Başbakan Binali Yıldırım FETÖ'nün darbe girişiminde uçaklar tarafından bombalanan ve çok sayıda özel harekatçının şehit olduğu Gölbaşı Polis Özel Harekat Daire Başkanlığını ziyaret etti, Cuma namazını polislerle kıldı. Başbakan Yıldırım'a İçişleri Bakanı Efkan Ala da eşlik etti.
Burada gazetecilere açıklama yapan Başbakan, tehlikenin henüz geçmediğini ve demokrasi nöbetlerinin devam etmesi gerektiğini vurgularken vatandaşa da sağduyu çağrısında bulundu. Başbakan, "Tehlike bitmiş değildir. Şu anlamda değildir. Vatandaşımız tedirgin olmasın. Vatandaşımızın huzuru, güveni sağlanmıştır. Ve zayıf da olsa bu gibi intikam duygusuyla, yenilmişlik hissiyle harekete geçen, geçmeye çalışan çılgınlar olabilir. Buna karşı da tedbirlerimizi alıyoruz." dedi.
İşte o konuşmadan satır başları
Hainlerin Türkiye Cumhuriyeti'ne birliğine, beraberliğine karşı hazırlık yaptığı günün haftasındayız. FETÖ terör örgütü mensuplarının, asker kılığındaki teröristlerin ülkenin, milletin bağımsızlığına karşı başlatılan bu hain girişimi sona erdirmek için hazırlık yapan 43 tane yiğidimizi, attıkları bombayla şehit ettiler. Az önce baktığımız bir çukurda bir helikopter bir enkaz haline geldi. Orada da 7 yiğit kardeşimizi şehit verdik. Toplam burada 50 şehidimiz var.
ŞEHİTLERİMİZİN HAZİN BİR ÖYKÜSÜ VAR...
Bu arkadaşlarımızın hazin bir öyküsü var. Güneydoğu'da terör operasyonlarını tamamlayıp buraya dönmüşler. Onlar Türk halkının kalbine taht kurdular. Bütün polis teşkilatımızın alnından teker teker öpüyorum. Onlar bizim yiğitlerimizdir.
BURASI SURİYE DEĞİL!
Şu manzaraya bir bakın. Burası Suriye değil, Filistin değil. Burası Ankara'nın göbeği. Bu ülkenin güvenliği, huzuru için çalışan polis kardeşlerinin üzerine acımasızca saldırdılar. Bunu vatandaşlarımla paylaşmak istiyorum. Bu örgütün ne kadar cinnet noktasına geldiğini gösteren bundan daha açık bir şey olamaz
BU CANİLERİN ARKASINDA DURMAKTAN VAZGEÇİN
Bize kanıt kanıt diye ipe un serenlere şunu söylüyorum, Bundan daha büyük bir delil var mı? Bu ölüm makinelerinin bu canilerin ardında durmaktan artık vazgeçin.Büyük bir bela, sizlerin ülkemize, çağrımıza, kulak vererek meydanlara inmeniz ve bu darbeci bozuntularına gözünüzü kırpmadan karşı durmanız bu darbenin bertaraf edilmesinde en büyük gücümüzdür. Polis teşkilatımız çok sınırlı imkanlarıyla bu orantısız güce karşı hayatlarını feda ederek sonuna kadar direnmişlerdir. Genelkurmay, Meclis, havaalanları, bütün kritik yapıları kurtarmak için canla başla çalışmışlar ve muvaffak olmuşlardır.
TEHLİKE BİTMİŞ DEĞİL
Ama tehlike bitmiş değildir. Vatandaşlarımız tedirgin olmasın. Vatandaşın huzuru sağlanmıştır. Rehavete mahal yok. Uyanık olacağız. İntikam duygusuyla harekete geçmeye çalışan çılgınlar olabilir. Bilgi kirliliği var. Bunun da maksatlı olduğunu gözardı etmeyelim. İnsanları korkuya, paniğe sevk edip başka planlara kalkışmaya kalkmak isteyenler olabilir.
SAĞDUYU ÇAĞRISI
Türkiye intikamla hareket etmez. Adaletle davranılacak ama yapılanların hesabı sorulacak. Yapanlar teker teker adaletin önüne çıkarılacaklar ve hak ettikleri cezayı alacaklar. Vatandaşlarımız sakin olsun, hükümetimiz olaya hakim. Provakasyona meydan vermeyelim, demokrasi nöbetine kardeşlik içinde, parti görüş farkı koymadan devam edelim. 15 Temmuz şehitler günü olarak kabul edildi.
HALKIN GÜCÜ TANKIN GÜCÜNÜ YENDİ
Cümle alem biliyor ki bu alçakça bir darbe teşebbüsüdür. Büyük Türk milleti, bağrından çıkardığı polis teşkilatı, gerçek askerleri, subayları gerekli mukavemeti göstermiştir. Bu alçak girişimi sonlandırmıştır. Asker kılığındaki FETÖ'cü çeteleri, terör elemanlarını, askerlerimizle, silahlı kuvvetlerimizle karıştırmamamız lazım. Her kurumda yanlış yapılar olabilir. Bugün artık temizlik günüdür. Bu şebekelerin devlet içinden temizlenmesi için ne gerekiyorsa yapılacaktır. Halkın gücü karşısında, tank gücü hiçbir şey yapamamıştır, iman gücü isyan gücünü yenmiştir.
GÜLEN'E SERT TEPKİ: HALA ABUK SUBUK KONUŞUYOR
Terör örgütünün başı bugün çıkmış millete hakaret ediyor. Bu millet neden sokağa çıkmış diyor. Hala abuk subuk beyanlarda bulunmaya devam ediyor. Bu işin sürdürlebilir bir yanı yok gereken her şey yapılıyor.