Bakanlık Eğitimciden Yük Almıyor, Yük Oluyor

Eğitim-Bir-Sen: Bakanlık Eğitimciden Yük Almıyor, Yük Oluyor

 

Eğitim-Bir-Sen Hatay Şube Divanı ve Mersin Teşkilat Buluşması programına katılan Genel Başkan Yardımcısı Ali Yalçın, eğitim gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. “Okul yöneticisi olmak adeta belayı satın almak demektir. Bu saçmalığa ya bütçe verilerek ya da saçmalıklara bir son verilerek dur denmelidir. Bu gün eğer birisine beddua edecekseniz ‘Allah okul yöneticisi yapsın’ deyin yeter şeklinde konuşarak, Bakanlık mevcut hali ile eğitimciden yük almamaktadır. Yaptığı işlerin çoğunluğunda maalesef eğitimciye yük olmaktadır dedi.

 

 

10 Milyonun İrade Beyanını Başbakanlığa Sunacağız

 

İttihat Terakki zihniyeti yüzünden devlet yıllarca halkın inançları ile sorun yaşadı ve devletle milletin arası açıldı diyen Ali Yalçın, İnanç özgürlüğünü kısıtlayan despotik yaptırımlarla yıllarca toplum mühendisliği yapılmıştır. Üniversite kapılarında yaşanan dramlar, ikna adı altında imha süreçleri, inançları dolayısıyla kamudan atılmalar, ötekileştirmenler çok can yakmıştır. Devletle millet arasındaki makas bazen çok açılmıştır. Makasın açıldığı dönemlere baktığımızda genellikle darbe dönemleri ve takip eden yılları görmekteyiz. Türkiye bu gün darbeler ve darbecilerle yüzleşiyoruz dedi.

 

Darbecilerin kamu çalışanlarına miras bıraktığı 1982 model kamu çalışanlarının kılık kıyafet yönetmeliğini de tedavülden kaldırma zamanı gelmiştir. Kamu çalışanlarının saçı sakalı, bıyığı, tırnağı ile uğraşan, erkeklerin favori uzunluğu, kadınların ise ayakkabılarının topuk boyu ile ilgilenen, giydiği pantolonun kumaşını belirleyen, kadınlara kamuda başı açık olarak çalışmayı dayatan bu yönetmeliği şimdi çöpe atma zamanıdır diyen Yalçın, tüm kamu çalışanlarına özgürlük istiyoruz. Özgürlük için 10 milyon imza’ kampanyası başlatmış bulunuyoruz. Şehir meydanlarına kurmaya başladığımız stantlarla, www.ozgurlukicinonmilyonimza.com isimli internet sitesinden devam ettirdiğimiz 10 milyon imza kampanyamız her geçen gün yayılarak devam etmektedir şeklinde konuştu.

 

Birisine Beddua Edecekseniz ‘Allah Okul Yöneticisi Yapsın’ Deyin Yeter

 

Eğitim kurumlarına bütçe verilmemesi nedeniyle yaşanan sorunlar, her geçen gün daha da derinleştiğini söyleyen Genel Başkan Yalçın, Bakanlık her hangi bir bütçe vermediği okullara bol bol araziden kopuk talimatlar veriyor. En son sınıf annelerinin okul aile birliklerine yardımcı olmaması talimatı bağış genelgesi ile suni teneffüse giren bütçesiz okulları, adeta nefes alamaz hale getirdi dedi. Yardımcı hizmetli, güvenlikçi gibi yeterli sayıda personelin olmadığı okullarda, günlük rutin giderlere bile kaynak bulunamamaktadır. Okullar, Okul Aile Birlikleri marifetiyle toplanmaya çalışılan bağışlarla, okul yönetimlerinin utanma pazarı yapmak zorunda kaldıkları tahsildarlıkla ayakta tutulmakta ve SGK primleri dahil her türlü gideri okulca karşılanan ücretli yardımcı personel takviyesi ile hizmet vermeye çalışmaktadır. Devletin hiçbir kurumunda bütçe verilmeyip yöneticilere başınızın çaresine bakın denilmemektedir. Bu sadece ve sadece eğitime özgü bir durumdur. Şeklinde konuşmasını sürdüren Ali Yalçın, “Okul yöneticisi olmak adeta belayı satın almak demektir. Bu saçmalığa ya bütçe verilerek ya da saçmalıklara bir son verilerek dur denmelidir. Bu gün eğer birisine beddua edecekseniz ‘Allah okul yöneticisi yapsın’ deyin yeter” dedi.

 

 

Bakanlık Öğretmenlere Eziyet Etmekten Vazgeçmeli

Milli Eğitim Bakanlığı, görevde yükselme yönetmeliği, yönetici atama yönetmeliği, öğretmen atama ve yer değiştirme yönetmeliği dâhil birçok yönetmeliği acilen değiştirmek yerine işi yavaştan almaya, yavaştan aldıkça da işler sarpa sarmaya devam ediyor. Bakanlık bir an önce belirsizliklerden kurtulmalı, yıllardır soğumaya bırakılan eğitim çalışanları içerisinde genel idare hizmetleri sınıfındaki yardımcı personelin görev tanımlarını, çalışma sürelerini, tayin ve terfilerine açıklık getirecek yönetmelikte dahil rafta bekleyen değişiklikleri acilen yapmalı ve belirsizliği bitirmelidir. Şube müdürlüğü kadrolarına asaleten atamaların yapılabilmesi için sınav esaslı bir yönetmelik hazırlanmalı, eşit ve adil seçme sürecinin olabilmesi için yeni yapılacak yönetmelik sonrası sınav takvimi yayınlanmalıdır şeklinde konuşan Genel Başkan Yardımcısı Yalçın, “Şu an zoraki yapılmaya çalışılan norm kadro fazlası öğretmenlerin resen görev yerlerinin değiştirilme süreci acilen durdurulmalı ve yeni norm güncellemesi yapıldığı takdirde çoğu bulunduğu okulda yeniden norma dahil olacak öğretmenlere eziyet edilmekten vaz geçilmelidir” dedi.

 

Bakanlık Eğitimciden Yük Almıyor, Yük Oluyor

 

Eğitimde özgürlükler noktasında bizimde sonuna kadar desteklediğimiz bazı olumlu adımlar atılırken, diğer taraftan icraatlar da yapılan acemilikler ve hoyratlıklar eğitimcileri canından bezdirmiştir.   Milli Eğitim Bakanlığı, özür durumu ve isteğe bağlı yer değiştirme, norm fazlası atama, Anadolu liselerine öğretmen atama, ilk atama, dönüştürülen okullara atama, norm belirleme, yönetici atama, bağış genelgesi, şube müdürlüğü görevlendirme genelgesi gibi bütün konularda yaptığı özensizlikle eğitimcileri adeta çileden çıkarmayı başarmıştır. Diye konuşan Ali Yalçın, “Bu günlerde basında kabinede revizyon olacağı yazılıp çizilmektedir. Kabinde revizyon olur mu olmaz mı onu bilemiyoruz ama bir şeyi çok iyi biliyoruz o da eğitim çalışanlarına ve eğitimde restorasyonun şart olduğudur. Bakanlık mevcut hali ile eğitimciden yük almamaktadır. Yaptığı işlerin çoğunluğunda maalesef eğitimciye yük olmaktadır dedi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

MEB PERSONEL Haberleri