Atamaya yetkili amirin ceza verme yetkisi

Hangi halde, Disiplin kurulu cezayı reddederse atamaya yetkili amir başka bir ceza veremez

Danıştay 12. Dairesi disiplin kurulu kararlarına ilişkin önemli bir karar verdi.

Mevzuat gereğince, disiplin kurulları önüne gelen dosyada ya kabul ya da red cezası verebilmektedir. Cezanın reddedilmesi halinde atamaya yetkili amirler başka bir ceza verebilmektedir.

Ancak aşağıdaki karara konu olayda, Danıştay, eğer disiplin kurulu zamanaşımından dolayı ceza vermeyi reddetmişse atamaya yetkili amirin başka bir ceza vermesine hukuken olanak bulunmadığına karar vermiştir.

İŞTE DANIŞTAY KARARI

Danıştay 12. Daire Başkanlığı 
2014/518 E. 
2016/1407 K.

İstemin Özeti : Danıştay Onikinci Dairesince verilen 17.09.2013 tarihli ve E:2009/6401, K:2013/6330 sayılı kararın; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi Düşüncesi : Karar düzeltme isteminin kabulü ile temyize konu kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği görüşüldü:

Dava; Bolu Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesinde uzman doktor olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125/C-(a) maddesi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin 13.05.2008 tarihli ve 9529 sayılı işlemin iptali istemiyle istemiyle açılmıştır.

Sakarya 1. İdare Mahkemesinin davacıya isnat edilen fiilin sübuta erdiği ve işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolundaki 28/05/2009 tarih ve E:2008/632, K:2009/474 sayılı kararının Danıştay Onikinci Dairesince onanmasına karar verilmiştir.

Davacı tarafından, karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemiz kararının kaldırılarak İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi istenilmektedir.

Danıştay Dava Daireleri ile İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurulları tarafından verilen kararların düzeltme yolu ile yeniden incelenebilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesinde yazılı sebeplerden birinin varlığı ile mümkündür.
Davacının kararın düzeltilmesi istemini içeren dilekçede ileri sürdüğü sebepler, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi uyarınca, Dairemiz kararının düzeltilmesini gerektirecek nitelikte bulunduğundan, kararın düzeltilmesi istemi kabul edilerek anılan kararın kaldırılmasından sonra uyuşmazlığın esası yeniden incelendi:

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun "Disiplin cezası vermeye yetkili amir ve kurullar" başlıklı 126'ncı maddesinde, 
"Uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezaları disiplin amirleri tarafından; kademe ilerlemesinin durdurulması cezası, memurun bağlı olduğu kurumdaki disiplin kurulunun kararı alındıktan sonra, atamaya yetkili amirler il disiplin kurullarının kararlarına dayanan hallerde Valiler tarafından verilir.

Devlet memurluğundan çıkarma cezası amirlerin bu yoldaki isteği üzerine, memurun bağlı bulunduğu kurumun yüksek disiplin kurulu kararı ile verilir.

Disiplin kurulu ve yüksek disiplin kurulunun ayrı bir ceza tayinine yetkisi yoktur, cezayı kabul veya reddeder. Ret halinde atamaya yetkili amirler 15 gün içinde başka bir disiplin cezası vermekte serbesttirler."

düzenlemesine yer verilmiştir.

Bakılan olayda, davacı hakkında yürütülen disiplin soruşturması sonucunda getirilen 657 sayılı Kanunun 125/D-(c) maddesi uyarınca kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ile cezalandırılması teklifi üzerine dosyanın görüşüldüğü İl Disiplin Kurulunun 04.03.2008 tarihli ve 8 sayılı kararı ile, davacının suç teşkil ettiği iddia edilen fiilleri iki yıl önce işlediği, 657 sayılı Kanunun 127. maddesinin son fıkrası hükmü uyarınca, bu fiiller suç teşkil etse bile zaman aşımına uğradığı kanaatine varılarak teklifin reddine karar verildiği, bunun üzerine yukarıda metnine yer verilen düzenlemede yer alan "Ret halinde atamaya yetkili amirler 15 gün içinde başka bir disiplin cezası vermekte serbesttirler." hükmüne dayanılarak müsteşarlık makamının 13.05.2008 tarihli ve 9529 sayılı işlemi ile davacının 657 sayılı Kanunun 125/C-(a) maddesi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırıldığı anlaşılmaktadır.

Her ne kadar yukarıda metnine yer verilen düzenlemede disiplin kurullarının ayrı bir ceza tayinine yetkisi olmadığı, verilecek kararın ceza teklifinin kabulü ya da reddi yönünde olabileceği belirtilmiş ise de, düzenlemenin sadece lafzıyla bağlı kalınarak teklifin reddi yönündeki kararın gerekçesinin göz ardı edilmesinin hukuken mümkün olamayacağı izahtan vareste bir husustur. Zira disiplin cezalarını vermeye yetkili kurul ve amirler belirlenirken söz konusu cezaların ağırlığının esas alınmış olması, burada öngörülen yetki kuralının ilgili kamu görevlisi bakımından hukuki güvenlik fonksiyonunu da açık biçimde ortaya koymaktadır. Kaldı ki anılan düzenleme, atamaya yetkili amirlere disiplin kurulu kararlarında yer verilen tespitlerin doğruluğunu, bir diğer ifadeyle disiplin kurulu kararının hukuki isabetini değerlendirme yetkisi vermemektedir.

Bu bakımdan, disiplin kurulunun soruşturmaya konu fiilin tarihi itibarıyla ceza verme zamanaşımı süresinin geçmiş olduğu değerlendirmesini yaparak teklifin reddine karar vermesi halinde atamaya yetkili amirin aynı fiili esas alarak yetkisi dahilinde bulunan bir başka disiplin cezasını vermesine hukuki olanak bulunmamaktadır. Ayrıca, disiplin kurulu kararının gerekçesinde yer alan ve soruşturmaya konu fiil tarihi itibarıyla ceza verme zamanaşımı süresinin geçirilmiş olduğu yolundaki değerlendirmenin, hak arama hürriyeti bağlamında "aleyhe hüküm verme yasağı" olarak isimlendirilen ve davacının menfaatinin dava konusu işlemle belirtilen hukuki durumdan daha ağır bir biçimde ihlaline yol açacak şekilde karar verilmesini yasaklayan yargılama hukuku ilkesi uyarınca iş bu dava kapsamında irdelenemeyeceği hususu da ayrıca belirtilmelidir.

Sonuç olarak, davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125/C-(a) maddesi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin 13.05.2008 tarihli ve 9529 sayılı işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı anlaşıldığından, davanın reddi yolunda verilen temyize konu kararda bu nedenle hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine 16/03/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

KAMU PERSONELİ Haberleri