Prof. Dr. Arif Verimli 66 aylık çocukların öğrenme güçlüğünün değil yaşanması muhtemel psikolojik sorunların önemine dikkat çekiyor ve ayrılma anksiyetesinin bu dönemde daha keskin yaşandığını belirtiyor. Ayrıca Verimli'ye göre bu kadar tehlikeli bir zamanda çocuk, kendini dışarıya karşı korumada 72 aylıkken olduğu kadar uyanık olmayabilir.
Çocuklar ilk doğduklarından itibaren oral, anal, ödipal ve elektra dönemi gibi evrelerden geçiyor. Verimli bu dönemdeki eğitimin önemini vurguluyor;
"Bu dönem içinde cinsel dönemler barındırır penise imrenme, kastrasyon, penisin kesilmesi gibi... İşte bu dönemler özellikle şehirlerde daha eğitimli kesim tarafindan pedagog ve psikiyatristlere danışılarak öğrenilen ve çocuğa buna göre eğitim ve yaklaşım geliştirdikleri ve bu dönemlerin sağlıklı atlatıldığını biliyoruz. 66 ay bu dönemlerin duruldugu latent dönemin başladığı bir döneme denk geliyor ki bu da çocugun okula başlayabilecegini gösteriyor."
EVRELER SAĞLIKLI ATLATILMAZSA OKUL EZİYET OLUR
"Ama bu dönemler evde sağlıklı atlatılmamışsa okul eziyete dönüşecektir. Tuvalet sorun, evden ayrılmak sorun, okula adaptasyon sorun olur. Çocukta zeka iyiyse zaten 66 ay okuma yazma öğrenmek için yeterlidir. 3 yaşında kreşlere bırakılan çocuklar çatır çatır İngilizce öğreniyorlar. Ama 66 ay dış dünyayı tanımak için çok küçük bir yaş. Ayrılma anksiyetesi bu dönemde daha keskin yaşanır."
ÇOCUK UYANIK OLMAYABİLİR
Prof. Dr. Verimli bu dönemde, çocukların kendilerini dış tehlikelere karşı korumada çok fazla uyanık olamayabileceğine de dikkat çekiyor; "Çocuk 72-84 ayliklar kadar uyanık olmayabilir. Bence yaş değil de yaşa uygun müfredat çok önemli. Türkiye'de kadınların eğitim ortalamasi 4,4 yıl. Okula gitsinler daha iyi diye düşünuyorum bir vatandaş olarak. Okulda çocuğun güvenliği önemli, bilimsel metotlarla çocuk egitimi önemli. 66 ayla bir sorunum yok ama 72 ay olsa biraz daha rahat ederdim bu sebeplerle."
Hürriyet