İçişleri Bakanı Soylu, Suudi gazeteci Kaşıkçı'nın kaybolmasına ilişkin, "Buna tırnak içerisinde '2 Ekim olayı' diyebiliriz. Sadece bizi ilgilendiren bir mesele değil. Türkiye ilk dakikadan itibaren iki şeyi iyi bir meziyetle sergiledi; hukukun gereğini, ikincisi de soğukkanlılığı. Uluslararası sözleşmelere riayet etti, aynı zamanda da açık ve şeffaf adımlar attı." dedi.
Soylu, "Bu meseleyi hukukun verdiği ölçüler içinde, şeffaf ve dünyaya açık yönettik, yönetmeye de devam ediyoruz." ifadesini kullandı.
Başkonsolosun rezidansında aramaya ilişkin de Soylu, "Bir kabul var ama başlamasına yönelik adımda ortak bir mutabakat gerekir. Bu ortak mutabakat bekleniyor." diye konuştu.
'Bizim hukukumuzun da imtihanı'
Bakan Soylu, şunları söyledi:
"Rezidansla ilgili savcılığın aldığı bir karar var. O talebe olumlu cevap verebilmek ve bunu sağlayabilmek ilgili ülkenin (Suudi Arabistan) onayıyla mümkündür. İlgili ülke bu onayı gösterdiği andan itibaren orada bu soruşturmaya yönelik adımlar atılacaktır.
Bu izin daha önce verilmiş olsaydı belki tartışmalar hiç oluşmayacaktı. Ortak mutabakat sağlandığı andan itibaren bu adım da gerçekleşir.
Bu sadece dünyanın takip ettiği mesele değil, bizim hukukumuzun da imtihanı aynı zamanda."
'Herkes soruşturmanın sonucunu beklesin'
Kaşıkçı olayıyla ilgili ses kayıtları bulunduğu iddiasına ilişkin Soylu, "Bunların hepsi yargılama sonucunda ortaya çıkacaktır." ifadesini kullandı
Soylu, "Herkes soruşturmanın sonucunu beklesin. Bir soruşturmanın sonucunda gerek savcılık gerekse kolluk kuvvetleri bu konudaki araştırmanın sonucunu titizlikle ortaya koyarlar ve bütün dünyaya burada neyin olduğunu, ulaşabildilerse hangi delillere ulaştıklarını ortaya koyarlar. Bunun ötesinde bu meselede çok fazla söz tüketmek kanaatimce israftır."
'Kanaatlerim kuvvetli ama bu, yargılamanın işidir'
Bakan Soylu, "Kanaatlerim var, bunları söyleyebilme kabiliyetine sahip değilim. Kanaatlerim kuvvetli ama bu, yargılamanın işidir." diye konuştu.
ABD'nin Kaşıkçı olayını 'Suud'un hamisi' olarak sahiplendiği iddiası konusunda Soylu, "Beyan farklılıklarından aslında böyle bir çizgiye de girilemeyeceği apaçık ortadadır. Üç gün önce başka, üç gün sonra başka bir şey. Dünya kamuoyuna söyleyebileceğim en diri cümle şudur; herkes soruşturmanın sonucunu beklesin." ifadesini kullandı.
'205 bin 523 düzensiz göçmen yakalandı'
Düzensiz göçmen sorununa ilişkin de Soylu, "2015'te 8 bin 500 kişi adalara geçiyordu, 2017'de 79, şu an ilk on ayda 86, yıl sonu itibarıyla yine 80'lerde kalır." dedi.
İçişleri Bakanı Soylu, düzensiz göçle mücadele kapsamında 4 bin 382 organizatör ve 205 bin 523 düzensiz göçmenin yakalandığını bildirdi.
Soylu, "Suriyelilerin bizim ekonomimize de katkısını maalesef iş adamlarımız seslendirmiyor ve dillendirmiyorlar, kusura bakmasınlar." diye konuştu.
Terörle mücadele konusunda Bakan Soylu, şöyle konuştu:
"'Bizim orada, şurada ne işimiz var' diye söylenenler var. Sadece iktidara muhalefet etmek için bu sözler söylenmez. Eğer bomba Afrin'de hazırlanıyorsa, terör örgütü Afrin'de eğitiliyorsa bizim Afrin'de işimiz var. Fırat'ın doğusunda da Fırat'ın batısında da işimiz var."
Soylu, "Terör örgütünü psikolojik ve fiziki olarak çok büyük hüsrana uğrattık. Türkiye içinde 371 üst düzey terörist etkisiz hale getirildi." dedi.
İçişleri Bakanı Soylu: "(Yerel seçim) Birtakım belediyelerin tekrar HDP'ye geçeceği söyleniyor. Diyelim ki geçti, ne dediklerini biliyor musunuz? Söyledikleri şu, '31 Mart'tan sonra belediyeler bizde; eğer buralarda çalışmak istiyorsanız ailenizden bir kişiyi şimdiden dağa gönderin.' Şimdi ben devletim, ne yapmam lazım. Seyredeyim mi, seyredelim mi?"
Oturmuşlar Kandil'de, acaba 31 Mart seçimlerinde muhtar kimi belirleriz hesabı yapıyorlar. Benim görevim 31 Mart'tan sonra değil, devlet olarak bizim görevimiz 31 Mart'tan önce adım atabilmektir. Onların muhtar belirlemeden PKK'yla irtibatlı-iltisaklı muhtarları belirleyip ona göre adım atmalıyız."
Şu anda elimizdeki en kuvvetli operasyonlar ardışık ve ankesörlü arama işidir. ByLock operasyonlarından daha ciddi operasyonlardır. Bunu bitirdiğimiz andan itibaren Türkiye'deki FETÖ tehlikesi tamamen ortadan kalkacaktır
"(FETÖ operasyonları) Ankesör ve ardışık aramalarla bağlantılı çok enteresan bir şey var, burada yakaladıklarımızdan yüzde 30'un üzerindeki itirafta bulunuyor ve 'Evet' diyor 'Biz böyleyiz'."
"(Uyuşturucuyla mücadele) Bu yıl tutuklanan sayısı 17 bin 57, bu az bir rakam değil. Şu an 50 bin torbacı cezaevinde."