Ankara Millî Eğitim Müdürü Kâmil Aydoğan 03 Kasım 2011 Perşembe günü, Ankara İl Özel İdaresinin 3. Dönem 10. toplantısına katılarak, il genel meclis üyelerine seslendi.
Toplantıya Ankara’nın eğitim verileriyle ilgili bir sunum ile başlayan Aydoğan, ardından Ankara’nın 2012-2015 hedeflerini anlatarak, il genel meclisi üyelerinin sorularını yanıtladı.
AYDOĞAN: ”Ankara diğer illere önder ve örnek olma sorumluluğu taşıyor.”
Konuşmasına Ankara İl Genel Meclisinde olmaktan ve meclis üyelerine seslenmekten mutluluk duyduğunu dile getirerek başlayan Ankara Millî Eğitim Müdürü Kâmil Aydoğan, Ankara’nın sıradan bir şehir olmadığını, Türkiye Cumhuriyetinin başkenti olarak, diğer illere örnek ve önder olma sorumluluğu taşıdığını ifade etti.
Ankara’nın 1642 okulda, 917 bin 716 öğrencisi, 50 bine yakın öğretmeni, öğretmen başına 19 ve derslik başına 36 öğrencisi, 25 bin dersliği ile Türkiye ortalamasının üzerinde eğitim verilerine sahip olduğunu ayrıca 3 yıl sonra derslik başına düşen öğrenci sayısını 30'un altına düşürmeyi hedeflediklerini belirtti.
Ankara'da ilköğretimde okullaşma oranının yüzde 100 olduğunu söyleyen Aydoğan, ''Okula gitmeyen tek bir öğrenci bile olsa biz onu hemen fark ediyoruz ve peşine düşüyoruz. Bütün ilçe millî eğitim müdürlükleri bünyesinde bu işle ilgili çalışan ekiplerimiz var. Ankara'da bütün çocuklarımız okula gidiyor.'' dedi.
OKUL ÖNCESİ EĞİTİMDE ZORUNLU İLLER ARASINDAYIZ
Okul öncesi eğitimde okullaşma oranını yüzde 100'e çıkarmayı hedeflediklerini anlatan Aydoğan, geçen yılki rakamlara göre okullaşma oranının arttığını, 5 yaş grubunda yüzde 60'lar civarında olduğunu söyledi.
Bu yıl zorunlu okul öncesi eğitime Ankara'nın da dahil olduğunu ifade eden Aydoğan, ''5 yaş grubu zorunlu eğitimde Ankara pilot iller arasına bu yıl girdi. Bu durum ortaya çıkınca derslik ve derslik donanımı ihtiyacını hızlı bir şekilde ve şartları zorlayarak çözdük. Biz Ankara'da 5 yaş grubundaki bütün çocuklarımızı anaokullu yapacağız. Bunun alt yapısını oluşturduk. Zorunlu iller arasında olmanın sorumluluğunu Ankara yerine getirecektir. Bütün 5 yaş grubu çocuklarımız da diğer ilköğretim okulu öğrencileri gibi okula devam edecekler.'' diye konuştu.
Okul öncesi eğitimin zorunlu hâle gelmesiyle her okulda kapasiteyi artırdıklarını anlatan Aydoğan, okul müdürlerinin daha küçük bir odaya taşındığını, müdür yardımcılarının odalarının küçültüldüğünü ve böylece toplam 317 derslik kazanıldığını belirtti. Bu çocukların ailelerine ulaşmak için de çalışma yürüttüklerini anlatan Aydoğan, ''Adrese dayalı kayıt sisteminde hangi çocuğun, nerede oturduğunu, yaş gruplarını ve hangi yıl, hangi bölgede okula başlayacaklarını bildiğimiz için, planlarımızı ona göre yapıyoruz. Ana sınıfındaki artışla birlikte zaten 5 yaş grubunda okullaşma oranı yüzde 60'lar düzeyindeydi. Şimdi yüzde 100'e çıkmış olacak.'' dedi.
Engelli öğrencilerin okula gitmeleri için yoğun çaba gösterdiklerini vurgulayan Aydoğan, ''Engelli olup da sıra bekleyen çocuğumuz yok. Ankara'da sıra bekleyen engelli öğrenci bırakmama çabası içerisindeyiz'' dedi. Aydoğan, Ankara'da kaynaştırma eğitimi dahil toplam 14 bin 500 engelli öğrenci olduğunu belirtti.
MESLEKİ EĞİTİMDE ARTIŞ YAŞANIYOR
Ortaöğretimde okullaşma oranının yüksek olduğunu ifade eden Aydoğan, ''Ankara, Türkiye ortalamasının çok üzerindedir. Geçen sene % 86 olan oran, bu sene %92 düzeyindedir. Orta öğretimi bitiren öğrencilerin yüzde 97'si liseye başlıyor. Ankara'da zorunlu eğitim fiili olarak 12 yıla çıkmış durumdadır.'' diye konuştu.
“Mesleki eğitimde ise her 100 çocuğumuzdan 45'ini meslek lisesinde okutmaya hedefledik. O hedefimizi gerçekleştirdik ve daha da yükseltmeyi amaçlıyoruz.'' diyen Aydoğan, % 35'lerde olan mesleki eğitimde okullaşma oranının şu anda artarak %48'lere çıktığını söyledi. Aydoğan, öğrencileri meslek liselerine yönlendirme politikasının başarılı olduğunu belirtti. Aydoğan, mesleki eğitim konusunda sektörle işbirliği içinde olduklarını, okullaşmayı ona göre yönlendirdiklerini ifade etti.
Aydoğan, SBS ve ÖSS sonuçlarında, Ankara’nın her zaman ilk ona girdiğini, özellikle fen ve matematik alanlarında bir numara olduğunu, diğer dallarda da aynı başarının sağlanması için yoğun bir çaba sarf edildiğini önemle vurguladı.
Ankara’nın her okulunda bir ekibin, her okulunda bir öğretmenin hazırladıkları projeler ile Ulusal Ajans kanalı ile Avrupa Birliği ülkelerine gittiğini, bu kanal ile 10 milyon euroluk bir hibenin kullanıldığını ve bunu çok önemsediğini belirten Aydoğan, Avrupa ülkelerine giden, oraları gören öğretmen ve öğrencilerin özgüven kazandıklarını dile getirdi.
Konumu gereği gördüğü birçok ülkenin eğitim ortamını tanıma fırsatı yakaladığını belirten Aydoğan ülkemizdeki birçok okulun fiziki koşullarının bazı Avrupa ülkelerinin okullarından daha iyi olduğunu, özellikle değerlerimizin hâlâ çok güçlü olduğunu, ülkemizin değer ihracı yapabilecek durumda olduğunu belirtti.
Başkentte eğitim alanında şu anda en büyük sorunun hizmetli eksikliği olduğunu belirten Aydoğan, ''Onu da bakanlığımızın, il özel idaresinin sağladığı kaynaklarla, hizmet satın alma yoluyla kısmen çözüyoruz. Başka kurumlardan millî eğitime nakledilen personelle beraber bu yıl bu sorunun çözüleceğini düşünüyorum.” dedi.
Aydoğan, Ankara’da ocak ayına kadar ısınma probleminin olmayacağını ve 1500 okul müdürüyle toplantı yaptığını anımsatarak, ''Onlara ‘elektrik, su, doğalgaz, yakıt borcu ödenmeyen okul var mı?’ diye sordum. Olumsuz cevap almadım. Şu anda biz, yakıt, elektrik, su yönünden okullarımızın bütün ihtiyaçlarını karşılıyoruz.” dedi.
Ankara’nın genelde eş durumundan öğretmenlerin geldiği bir kent olduğunu, eş durumdan gelen öğretmenlerin Ankara'nın merkezinde çalışmayı tercih ettiklerini belirten Aydoğan, ''Ama Bala’nın, Haymana’nın, Çamlıdere’nin de öğretmene ihtiyacı var. Biz bu öğretmenlerden, hiç kimseye hiçbir ayrım yapmaksızın puan üstünlüğüne göre ilimiz emrine verilenleri dağıttık.'' diye konuştu.
Aydoğan, ''Hiç kimse bu konuların başka türlü olması için torpil, tanıdık, eş dost arama gibi yollara kalkmasın. Bu konuda bizim yapacağımız bir şey yok. Her yer bizim için çok önemlidir. Bala'nın, Haymana'nın köyündeki bir çocuğumuzun öğretmensiz kalması asla düşünülemez.” dedi.
Aydoğan, geçen yıllarda başlattıkları veli eğitimine bu yıl da devam edildiğini, geçen sene 200 bin veliye eğitim verdiklerini belirterek, “Aile, eğitim konusunun kesinlikle bir parçası. Bunu önemsiyoruz.'' değerlendirmesinde bulundu.
AYDOAĞAN: “Her yıl Ankara’ya 1100 derslik kazandırılacak ve 2015’te derslik ihtiyacı kalmayacak.”
Konuşmasına yatırımlarla ilgili istatistiki bilgileri vererek devam eden Aydoğan, Ankara’da yapımı devam eden 2700 derslik olduğunu, bunun küçük bir ilin birkaç senelik ihtiyacına denk geldiğini, hayırseverlerin 236 proje ile destek sağladıklarını belirtti. Yakın bir zamanda Ankara İl Millî Eğitim Müdürlüğünü ziyaret eden Sicilya eğitim heyetinin, böyle bir geleneğin kendi ülkelerinde olmadığını, böyle bir uygulamanın ilk ve son kez 1930 yılında gerçekleştiğini belirttiklerini ileterek, hayırsever katkısını çok anlamlı bulduğunu dile getirdi.
2011 yılı yatırım kaynaklarının dağılımı ve 2012 yılı yatırım tekliflerin hakkında bilgi veren Aydoğan, “İnşallah bütün bunları gerçekleştireceğiz. 2012-2015 yılı yatırım hedeflerimize göre her yıl Ankara’ya 1100 derslik kazandırdığımızda, 2015 yılında derslik ihtiyacımız kalmayacak. Bu hedeflerimizi gerçekleştirmek için 530 milyonluk bir ödeneğe ihtiyacımız var ve Ankara’nın bunu gerçekleştireceğine inanıyorum.” dedi.
HEDEFİMİZ EĞİTİM KAMPÜSLERİ!
Ankara’da; Keçiören Ovacık, Sincan Cimşit, Yenimahalle Karacakaya ve Elmadağ Hasanoğlan’da yapılması planlanan fen, sosyal bilimler ve tarım liselerinin olduğu bir kampüs programını hayata geçirme adımı atıldığını belirten Aydoğan, Ankara İl Genel Meclisinden de destek beklediğini iletti. Kampus projesi içerisinde pansiyon, lojman, spor salonu ve atölye birimlerinin yer alacağını belirten Aydoğan, “Bu kampüslerin birer eğitim kenti olarak, Türkiye’de ve dünyada model olmasını istiyoruz. Bu bir vizyon, hayal ama peşinden koşulmayacak hayal değil ve ben Ankara’nın bu potansiyeli ile bunu gerçekleştireceğine inanıyorum. Bu proje gerçekleştiğinde, ortaöğretim kurumları bir araya toplanıp, ilköğretim ve okulöncesi için alan açılmış olacak.” dedi.
Konuşmasına Ankara Millî Eğitim Müdürlüğü yönetim tablosunu tek tek tanıtarak devam eden Kâmil Aydoğan, şeffaf yönetim anlayışına sahip bir kurum olduklarının altını çizerek, toplumun hangi kademesinden olursa olsun, hem kendisinin, hem de mesai arkadaşlarının, günün her saatinde iletişime açık olduklarını belirtti.
Konuşmanın ardından il genel meclis üyelerinin sorularını yanıtlayan Aydoğan, il genel meclisi üyelerini Ankara İl Millî eğitim Müdürlüğüne davet etti ve Ankara’nın eğitimi için desteklerini beklediğini iletti.