- Türkiye'nin "sivil üniversitesi" olma misyonu ile faaliyet gösteren Ankara Düşünce Atölyesinin bahar dönemi eğitimlerine, 125 atölyede en az 50 bin kişinin çevrim içi katılımı bekleniyor
- Eğitimleri yaklaşık 25 alanda 30'u aşkın üniversiteden 340 gönüllü akademisyen verecek
- ADA Genel Koordinatörü Ercan Demirci: - "ADA'nın öncelikli odağı kamu yararı sağlamaktır. Bununla birlikte ADA hiçbir kamu veya tekil finansman kaynağı kullanmayıp tamamen gönüllülük esasıyla koordine olmaktadır"
Türkiye'nin "sivil üniversitesi" olma misyonunu taşıyan Ankara Düşünce Atölyesi (ADA) Bahar Dönemi kayıtları başladı.
ADA'nın Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi (ASBÜ) iş birliğinde Mart 2019'da hayata geçirdiği atölye eğitimleri Türkiye'den ve yurt dışından 30'u aşkın üniversiteden akademisyenin katılımıyla devam ediyor.
Kış döneminde salgın koşulları nedeniyle çevrim içi düzenlenen eğitimler, bahar döneminde de çevrim içi devam edecek. Bahar dönemi programı, 29 Mart'ta başlayıp 6 Haziran'a kadar devam edecek. Bahar dönemi kayıtları, nisanın ilk haftasına kadar sürecek.
ADA Genel Koordinatörü Ercan Demirci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kış döneminde 52 eğitim atölyesi açıldığını, eğitimlere 60 bin kişinin başvurduğunu, kapasite nedeniyle 30 bin başvuruyu kabul edebildiklerini belirtti.
Bahar dönemi kayıt sürecinin ilk gününde 8 bin 829 başvuru aldıklarını ifade eden Demirci, "Bahar döneminde ilgi, ihtiyaç ve talepleri dikkate alarak atölye sayısını 125'e çıkardık. Yaklaşık 25 alanda 30'a yakın üniversiteden 340 akademisyenle bahar dönemi eğitimlerini gerçekleştireceğiz. Bahar dönemi programının hazırlanmasında ASBÜ, Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi, Mardin Artuklu Üniversitesi, Muş Alparslan Üniversitesi, Artvin Çoruh Üniversitesi gibi Anadolu üniversiteleri ile de spesifik iş birliklerimiz oldu." diye konuştu.
ADA'nın, Türkiye’nin sosyal, bilimsel, siyasal, ekonomik, sanatsal ve kültürel gelişimi için çağdaş, yetenekli, girişimci ve nitelikli insanlara yönelik faaliyetler gerçekleştirdiğini anlatan Demirci, "yeni nesil sivil teşekkül" kimliğiyle akademik ve entelektüel kaygılara sahip insanlara farkındalık kazandırmayı hedeflediklerini bildirdi.
Demirci, özellikle lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde 100’ü aşkın gönüllünün koordine ettiği ADA'nın mevcut sivil toplum kuruluşlarından farklı bir yapılanmaya sahip olduğunu aktardı.
- "125 atölyede sosyal bilimlerin hemen hemen her alanı var"
Hiyerarşinin asgari seviyede tutulduğu ADA'da genç bir kadronun iş birliğiyle yürütülen faaliyetlerin temelini anlatan Demirci, şunları kaydetti:
"ADA hiçbir kamu veya tekil finansman kaynağı kullanmayıp tamamen gönüllülük esasıyla koordine olmaktadır. Atölyede, sosyal bilimler ağırlıklı olmak üzere akademik ve entelektüel bağlamda yer alan tüm başlıklarda atölye çalışmaları yapılmaktadır. ADA, katılımcıların farklı disiplinlerde, alanında yetkin hocalardan bilgi alabilmesine, hocaların ise bilgilerini ilgilisine aktarabilmesine olanak sağlayarak nitelikli ve herkese, her şeye iyi gelen düşünce ilkesiyle hareket ediyor. Açılan 125 atölyede sosyal bilimlerin hemen hemen her alanı var. Geniş bir yelpazede eğitim faaliyeti yürütüyoruz. Hoca yelpazemiz de öğrenci yelpazemiz de geniş. Öğrencilerimizin yüzde 65'i lisans, yüzde 25'i yüksek lisans ve doktora öğrencilerinden oluşuyor. Yüzde 10'u ise lise düzeyinde arkadaşlarımız. Dünyanın her yerinden öğrencimiz ve hocalarımız var. Çevrim içi eğitimlerle farklı bir kitleyle de muhatap olduk. Bu dönemde yaklaşık 50 bin kişilik bir katılım bekliyoruz."
ADA ile iş birliği içinde olan ASBÜ Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan ise üniversitelerin bir işlevinin de toplumla entegrasyon olduğunu vurguladı. Bu perspektifte birçok STK ile akademik ve bilimsel paydaşlık bağlamında iş birliklerinin olduğunu söyleyen Arıcan, atölye çalışmalarının üniversite-STK iş birliği anlamında örnek mahiyette olduğunu dile getirdi.
ADA Genel Direktörü Ayşenur Kurt da 100’ü aşkın genç gönüllüyle ADA'nın adeta okul işlevi gördüğünü, akademik gelişimle sivil ruhu bir arada tatmanın keyfini yaşadıklarını ifade etti.