Dünya piyasalarında pandemi sürecine altın fiyatları damga vurdu. Bu seneye 1.559 dolar seviyesinden başlayan ons, yaklaşık yüzde 35 primle ağustosta 2.075 doları gördü. Ardından gelen kar satışlarının ardından ons, 1.950 doların altına çekildi. Gram altın da aynı süreçte 298 TL'den 515 TL'ye kadar çıktı. 'Ons'la beraber gerileyen gram, haftayı 460 TL'nin hemen üzerinde tamamladı. Salgının getirdiği belirsizliklerle birlikte, başta ABD Merkez Bankası (FED) olmak üzere küresel çapta trilyonlarca dolarlık parasal genişlemeye gidilmesi, altını destekleyen en önemli etkendi. Covid-19 salgınının tedavisine yönelik gelişmeler, dünya ekonomilerinden gelen pozitif sinyaller ve jeopolitik risklerin görece yatışması, fiyatları son dönemde baskılayan başlıca unsurlar oldu.
470 TONA YAKLAŞTI
Yerli yatırımcı eğilimlerine bakıldığında; altın hesaplarının büyüklüğü yıl başında 250 ton civarında bulunuyordu. Bugün 470 tona yaklaştı, yani 215 milyar TL'lik bir değere ulaştı. Bu parasal büyüklüğün yarısı, altın fiyatlarının yükselmesinden kaynaklandı. Ancak son dönemde altın alım satımındaki vergi, vatandaşı bankalardan serbest piyasaya yöneltti. Böylece fiziki altın ithalatı da ciddi miktarda arttı. Senenin ilk sekiz ayında fiziki altın ithalatı, yüzde 120 artışla 16 milyar dolara tırmandı. Bunun yaklaşık 8,7 milyar doları, altındaki hareketin hızlandığı haziran, temmuz ve ağustos aylarında gerçekleşti. Düşük faiz ortamı ve aşırı talep neticesinde, döviz çıkışıyla alınan bu altınların çoğu, fiziki olduğu için yastıkaltı birikimlere katıldı. Talep karşısında Darphane de arzı artırdı. Geçtiğimiz yaz, aylık 400 bin adetlerde olan çeyrek altın basımı, bu yaz 800 bin adetleri geçti. Bugün yastıkaltındaki altının değerinin, yaklaşık 200 milyar dolar olduğu belirtiliyor.
BEKLENTİLER DÜZELDİ, RİSK İŞTAHI ARTTI
Salgının ilk safhasının ardından ABD, Çin ve Avro Bölgesi'nde beklentilerden iyi gelen makro ekonomik veriler ve yukarı yönlü revize edilen beklentiler, yatırımcı güvenini yeniden iyileştirmeye başladı. Böylece "güvenli liman altın" eğilimi bir miktar güç kaybetti ve risk iştahında artış yaşandı.
PANİKLE ALANLAR KAYBETTİ
Ağustos başında reel faiz getirilerinin düşük olması, ABD-Çin gerilimi ve bol likidite gibi etkenler, altın fiyatlarını rekor seviyeye yükseltti. Ancak en tepeden altın alanlar bugün zarar yazdı. Analist İslam Memiş "Rusya ve ABD'nin aşı konusundaki açıklamaları, altın fiyatlarında gerilemeye sebep oldu. Dünya Sağlık Örgütünden onaylanmış bir aşı haberi gelmesi halinde düşüş hızlanabilir. Ağustos ayının ilk haftasında altının gram fiyatı, Kapalıçarşı'da 515 liraya kadar yükseldi. Vatandaşların panik alımlar yaptığını gördük. İki haftada 7 milyar dolarlık (yaklaşık 50 milyar TL) panik alımı yapan vatandaşlar zarar etti. Agresif dalgalanmalarda yatırımcılar soğukkanlı olmalı. Hareketlerin normalleşmesini beklemeli. Düşük faiz ortamı, bol likidite, jeopolitik riskler devam ettikçe altına talep sürebilir" diye konuştu.