AKŞENER Habertürk'e konuştu;
-Bir tüzük kurultayı yapmak üzere yola çıktık. O nedenle delegelerimizden imza topluyoruz. 539 kişiye ulaştım, tek tek arkadaşlarımızla konuşuyoruz. Şimdi bu noter onaylı evrakları topladıktan sonra, tüzüğü de değiştirdikten sonra bu isteği seçimli kongre talebine çevireceğiz. Aktif olarak imza toplayan 3 kişiyiz. Biz 3 arkadaş bir toplantı yaptık, Koray Aydın ve Sinan Oğan'la. Ayrı ayrı konuştuk. Tüzük kurultayı engelini aştıktan sonra adayım.
-Bahçeli'ye kızgın değilim, hiçbir olumsuz düşüncem yok. Milletvekili listesinde olmadığım için bir kızgınlık, kırgılık olamazdı, olmadı. Ben susma hakkımı kullandım. Partiye zarar vermemek için seçim sürecinde konuşmadım. Bahçeli'nin beni aday göstermemesinin nedenini bilmiyorum. 7 Haziran'dan sonra bir araya gelmedik, sadece Meclis'te 15-20 dakika oturduk, havadan sudan konuştuk.
-Cumhurbaşkanlığı seçiminde adımın anılması rahatsızlık yarattı. Ben Cumhurbaşkanlığına aday olacağım diye kulis yapmadım. Medyada ismimin söylenmesi için bir çabam olmadı. Oradan başlayan bir gerilim oldu.
KURULTAY TALEBİ
-Talebimiz şudur, sayın Genel Başkan olağanüstü kurultayı toplamalıdır. Kim aday olacaksa olmalıdır. Sayın genel başkan da aday olmalıdır.
-Siyasetçi çözüm üretmekle mükelleftir. 7 Haziran'ın ardından İlhan Kesici aday gösterilebilirdi. Yanlış bir strateji yapıldı. Seçim gecesi Bahçeli TBMM Başkanlığı için CHP'yi aramalıydı. 7 Haziran sonrasında kararlar istişareye dayanmadan alındı.
-Koalisyon CHP'yle olmazdı, 17-25 kısmını bilmiyorum ama diğer ilkeler ışığında MHP'yle bir koalisyon zorunluluk haline gelirdi. O zaman MHP oyun kurucu olurdu. Kurulan oyunun peşinden giden olmazdı.
ERİYEN OYLAR
-Bence 2 milyon oy istişare kanallarının kapalı olmasından gitti. Kamaoyu, sayın Devlet Bahçeli'nin, MHP'nin bu koalisyonu kurmak istemediğine net bir şekilde inandırıldı. Bizim seçmenimiz İç Anadolu da Ak Parti ile, Ege'de CHP ile bir koalisyon istedi. Seçmenimiz partimizin iktidarda olmasını istedi.
-Siyaset, partinizi iktidara taşıma işidir. Benim ve arkadaşlarımızın iddiası şudur, adaylık meselesini sona erdirebilirsek ben buradan şu sözü veriyorum ilk seçimde Allah'ın izniyle Başbakan olacağım. MHP bu oranı haketmiyor.
-Seçim hükümetine bakanlık teklifini düşünmeden reddettim. Ne sayın Gül'le ne de sayın Arınç'la en küçük irtibatımız olmadı. MHP'yle ilgili hiçbir konuyu MHP mensubu olanların dışında kimseyle konuşmadım, çok da ayıp bu.
CEMAAT İDDİASI
-Ben ne Fethullah Gülen cemaatinin ne herhangi bir tarikatın ya da herhangi bir dini grubun mensubu, müridi değilim ama siyaset tutarlılık işidir ben sayın Devlet Bahçeli beyefendinin bu sözleri belgelemesini isterim. Sayın Gülen'i toplasanız 2 kere görmüşümdür İçişleri Bakanlığı döneminde. Pensilvanya'ya hiç gitmedim. Sadece telefonda bir kayıp nedeniyle başsağlığı diledim. Ben nereye gittiysem, kiminle konuştuysam devletim bilir. Pek çok cemaat lideriyle iletişim görevini yerine getirdim.
KONGRE ÇALIŞMALARI
-Ben kongre çalışmaları için en geç sahaya inen adayım, "0" imzayla yola çıktım. Kapattım kendimi eve, 30 Kasım'dan sonra delegeleri tek tek aramaya başladım. 539 kişiye ulaştım, 22 ili bitirdim. Kongre için beni mutlu eden bir imza oranına ulaştım. Kişisel bir hedefim yok tabii ama yüksek bir oranı hedefliyorum. Oğan ve Aydın'ın çalışmalarıyla imza sayısına ulaşacağız. Delegeler "Ya Başbakan ya da babaanne olacaksın" diyecek.
-Sayın Bahçeli kendi partililerinin iradesini hiçe saymaz. Yeterli imza toplanırsa o kurultayı toplar, sayın Bahçeli'ye güveniyorum.