Şubat ayında atanan öğretmenlerle ilgili çok şeyle söylendi. Söylenmeye de devam ediyor. Peki ne zamana kadar? MEB keşke detaylı bir yol haritası çizse de onlar da rahatlasa, kendileri de…
Şubat’ta atama yapılması iyi oldu ama sevinci uzun sürmedi.
Çünkü öğretmenler bir türlü öğrencilerine kavuşamadı…
Peki ağustosta atama yapılacak mı?
Yapılacaksa kaç öğretmen alınacak?
Branşlara göre dağılımı nasıl olacak?..
Umarız bir an önce açıklama yapılır…
Öğretmenler huzursuz!
İşte hemen her gün yüzlercesi gelen maillerden birisi:
Öncelikle belirtmek isterim ki siz olmasanız eğitimle ilgili objektif yazı yazan olmayacak...
Allah sizden razı olsun.
Ben şubat ayında atanmış MEB tabiriyle "aday/stajyer" öğretmenim. Bu süreç düzgün planlanmamış, paydaşlardan fikir, görüş alınmamış, apar topar yapılmıştır. Birçok gereksiz, plansız uygulamalar mevcuttur.
Bu uygulamanın kaldırılması için ne yapmak gerek? Sendikalar her zamanki gibi sessiz...
Sesimizi duyurursanız seviniriz. Bir an önce göreve başlamak istiyoruz. stajı zaten eğitim fakültelerinde yaptık ...
(ismimi yazmaktan çekindim, kusura bakmayınız)
Ne garip değil mi?
En temel konulardaki şikayetlerimizi yazarken bile ismimizi yazamıyoruz.
Sonra da, bu öğretmenler, niye soran, sorgulayan, özgür öğrenciler yetiştirmiyor diye öykünüyoruz?
Kabahat onların mı?
Kesinlikle hayır.
Peki öğretmenler bu durumda da, diğer mesleklerde durum farklı mı?
Alın birini, vurun diğerine…
Asıl ürkütücü olan Kraldan çok Kralcıların yaptırımları, yoksa işlerin bu noktaya geldiğini söylemek çok zor!
Bir okul müdürüne ya da bir bürokrata öğrenci sayısı gibi çok aleni olan sorular soruyorsunuz, onu bile söylemiyorlar.
Yani basit konularda bile konuşmama yolu tercih ediliyor ki asıl ürkütücü olan bu…
Abbas Güçlü / egitimajansi.com