Yükseköğretim Kurulu’nun YKS ile ilgili açıkladığı ve birkaç kez değiştirmek zorunda kaldığı sistemden sonra bu sefer yardımcı doçentlik ile ilgili açıkladığı taslağa yönelik eleştiriler sürürken, öte yandan yıllar önce uygulamaya konulan ancak 674 sayılı KHK ile statüleri 50/d olarak değiştirilen binlerce ÖYP’linin mağduriyeti ise halen sürüyor. Atanmış kadrolarda iken bir anda kendilerini geçici kadrolarda bulan yaklaşık 8 bin ÖYP’li ile ilgili nasıl bir tasarrufta bulunulacağı ise netlik kazanmadı.
BÜYÜK MAĞDURİYET YAŞIYORLAR
Üniversitelerdeki akademik personel yetersizliğini gidermek için getirilen Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı (ÖYP) ile binlerce aday atandı. Nice hayaller kurarak, merkezi atama ile ÖYP kadrolarına atananlar ise 17 aydır büyük bir mağduriyet yaşıyor. YÖK kanununun 33/a kadrolarına göre atanmalarından sonra KHK ile 50/d kadrolarına atanarak hakları elinden alınan mağdurların geleceği üniversitelerin kararına bırakıldı. 1 Ocak itibarıyla uhdesinde bulundukları üniversitelerin inisiyatifleri ile tekraren 33/a kadrolarına alınanların dışında kalanların mağduriyetlerine ilişkin sorun ise halen çözülmedi.
MERKEZİ ATANMIŞLARDI, KAPI ÖNÜNE KONABİLİRLER
KHK ile kadro statüleri değiştirilmeleri ise ÖYP’lileri hedefe koydu. Toplumda oluşan algı üzerine söz konusu ÖYP’lilere hem akademik camiada hem de kamuoyunda farklı gözle bakılır oldu. Merkezi atama sistemi ile gelmelerinden ötürü daha şeffaf bir şekilde atandıklarını öne süren ÖYP’liler ise kadro mücadelesini halen sürdürüyor. Her platformda konuyu gündeme getiren ÖYP’lilerin mağduriyetlerine dair TBMM’de soru önergeleri verilmiş, MEB ise cevap vermişti. MEB, ÖYP’lilerin ‘öğrenci olduğu’ vurgusunu yaptığı cevap da, kadrolarının kesin olmadığı, başarı gösterdikleri takdirde söz konusu üniversitelere atanacakları ifade edilmişti. Hatta MEB, söz konusu ÖYP’lilerin, akademik yeterlilikleri doğrultusunda istedikleri üniversitelerde çalışma hakkına sahip olduğunu ifade ederek, bunu da akademik özgürlük olarak değerlendirmişti.
DOÇENTADAYINDAN 55, ÖYP’LİDEN 65 İSTENİYOR
Bir yandan tüm bu gelişmeler yaşanırken bu sefer farklı bir durum daha ortaya çıktı. YÖK’ün yardımcı doçentliği ortadan kaldırmaya yönelik getirmeye çalıştığı yeni sistemde doçentliğe giden yolda kolaylaştırıcı düzenlemelere yer vermişti. Sözlü sınavının kaldırılacağı ve doçentlikte asgari dil puanının üniversitelerin tercihine bağlı olarak en az 55 olacağını duyurmuştu. Ancak YÖK, birkaç gün önce ÖYP’lilerin lisansüstü eğitim yapabilmeleri için yaptığı duyuruda tercih işlemlerinde yabancı dil puanı şartını 65 olarak açıklaması kafaları karıştırdı. ÖYP’lilerden 65 yabancı dil puanı istenen sistemde doçentliğe gidilen yolda en az 55 istenmesi akademik eğitim açından bir de çelişki ortaya çıkarmış oldu.
kaynak: Milli Gazete