Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, "Üniversiteler, milletin kızlarını emanet ettiği, hocalarına 'annelik, babalık yap, rehberlik yap' diye emanet ettiği kurumlar. Öğrencilerimize herhangi bir şekilde yan gözle bakılmasına bile tahammül edemeyiz." dedi.
TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Tüm Yönleriyle Araştırılarak Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu, AK Parti Malatya Milletvekili Öznur Çalık başkanlığında toplandı.
Saraç, komisyon üyelerine yaptığı sunumda, YÖK Başkanı olmasının ardından 2015'te kadın çalışmaları birimini kurduklarını ifade ederek, göreve geldiğinde 58 olan kadın araştırma merkezlerinin, bugün 113'e çıktığını bildirdi.
Akademik idarecilik pozisyonlarında daha çok kadın akademisyenin yer alması için çaba gösterdiklerini anlatan Saraç, hemen her rektörler toplantısında, dekan adaylarının hiç olmazsa birinin kadın olması konusunu dile getirdiklerini söyledi. Saraç, gelecek süreçte rektör yardımcılarından birinin kadın olması sürecini de başlatmayı düşündüklerini belirtti.
Saraç, Türkiye'de 207 yükseköğretim kurumunda, 8 milyonu aşkın öğrenci, 90 bin öğretim üyesi, 180 bin öğretim elemanı olduğunu, bu üniversitelerden 129'unun devlet, 74'ünün vakıf ve 4'ünün vakıf meslek yüksekokulu statüsünde bulunduğunu vurguladı.
Ön lisans eğitimi alan kız öğrencilerin, erkeklerden fazla; lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencileri arasında ise kız öğrenci oranının erkeklerden az olduğunu dile getiren Saraç, yükseköğretim öğrencilerinin yüzde 49'unun kızlardan, yüzde 51'inin erkeklerden oluştuğunu kaydetti.
Kız öğrenci oranının 2002'de yüzde 42 iken bugün yüzde 49'a yükseldiğine işaret eden Saraç, "Kız öğrencilerin sayısındaki artışın sebebi aslında her şehirde bir üniversite olması. Orada birden sıçrama yaptı. Demek ki kızlarımıza bir imkan sunduğumuzda bu imkandan istifade edebilme ve o alana girebilme iradesi var. Her şehirde üniversite olması kız öğrenci sayısını sıçrattı." diye konuştu.
- Kadın öğretim üyeleri artıyor
Kadın profesör, doçent ve doktor öğretim üyesinin erkeklerden az olduğunu anlatan Saraç, ancak kadın oranının istikrarlı bir şekilde arttığını vurguladı. Saraç, kadın araştırma görevlisinde de hızlı bir şekilde artış olduğunu ifade etti.
Saraç, 203 üniversitede, devlet üniversitelerinde 255, vakıf üniversitelerinde 139 kadın rektör ve dekan bulunduğuna dikkati çekerek, Türkiye'de 17 kadın rektör varken AB ülkelerinin 20'sinde hiç kadın rektör olmadığını belirtti.
Kadın dekanın görev almadığı bir yer bulunmadığını anlatan Saraç, Türkiye'deki kadın profesörlerin oranının, AB'dekinden fazla, ABD ile çok yakın olduğunu dile getirdi.
- "31 üniversitede cinsel taciz ve saldırıya karşı destek birimi var"
Kadın ve şiddet başlığında tez çalışmalarını YÖK olarak desteklediklerini ifade eden Saraç, bu konuda 342 yüksek lisans, 51 doktora, 36 tıpta uzmanlık çalışmasının kayıtlı olduğunu anlattı.
YÖK Başkanı Saraç, üniversitelerde cinsel taciz ve saldırıya karşı destek birimleri bulunduğunu, bu birimlerinin sayısının 31 olduğunu bildirdi.
Sanılanın aksine YÖK'ün üniversite öğretim üyelerine soruşturma açma yetkisi bulunmadığını belirten Saraç, "Ama ihraçlarla ilgili husus var ise ve eğer itiraz ederse ihraç edilen kişi YÖK'ün gündemine gelir." dedi.
Yekta Saraç, 2014'ten bugüne kadar 60 öğretim elemanı hakkında "kadına taciz" filiyle üniversitelerden ihraç talebi geldiği ve bunları onayladıkları bilgisini paylaştı. Sadece 8 kişinin sözlü bir taciz olması ve ispatlanamaması gibi sebeplerle alt cezayla cezalandırıldığını kaydeden Saraç, "Ama YÖK olarak bakışımız şu; Cinsel taciz sübut bulmuş ise alt cezaya inmeden, geldiği gibi ihraç işlemlerini tamamlayacağız. Üniversiteler, milletin kızlarını emanet ettiği, hocalarına 'annelik, babalık yap, rehberlik yap' diye emanet ettiği kurumlar. Burada öğrencilerimize herhangi bir şekilde yan gözle bakılmasına bile tahammül edemeyiz." değerlendirmesinde bulundu.
Komisyon üyesi milletvekillerinin sorularını da yanıtlayan Saraç, üniversitelerin, YÖK'ün taşra teşkilatı olmadığını ve atamadan, soruşturma açmasına, programını belirlemesine kadar özerk şekilde çalıştığını vurguladı.
Saraç, YÖK'ün yükseköğretimle ilgili politikalar yapması, bunun dışındaki işlemlere karışmaması gerektiğini anlattı.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Saraç, üniversitelerde kreş olmasıyla ilgili herhangi bir şey yapılamayacağını çünkü yetkilerinin bulunmadığını ancak teşvik edebileceklerini ifade etti.
Yeni YÖK olarak üniversitelerde yeni bir süreç başlattıklarını ve "engelsiz üniversite ödülleri" verdiklerini anlatan Saraç, bunu öğrenci tercihlerinden önce kamuoyuna açıkladıklarını anlattı.
Saraç, bundan dolayı üniversitelerin bir yarışa girdiklerini belirterek, şimdi de "kadın dostu üniversiteler"le ilgili bir süreç, bir yarışma başlatmayı planladıklarını söyledi. Saraç, bu doğrultuda kadın dostu üniversiteleri de kamuoyuna açıklayacaklarını dile getirdi.