Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sel felaketinin yaşandığı Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde cuma namazını kıldığı Yeni Camii'nin çıkışında vatandaşlara sesleniyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarının satır başları şöyle;
Salı başlayan yoğun yağışlar Kastamonu, Bardın ve Sinop illerimizde maalesef büyük sel felaketlerine neden oldu. Kastamonumuzda Bozkurt, Azdavay, İnebolu, Küre ve Pınarbaşı ilçelerimiz bu yağışlardan en çok etkilenen yerler oldu. Bartın'ın Ulus, Sinop'un Ayancık ilçelerinin kimi köyleri de selden ciddi manada etkilenen yerler arasında. Öncelikle hepinize geçmiş olsun dileklerimi sunmak istiyorum. Malesef ölen kardeşlerimiz oldu onlara Allah'tan rahmet diliyorum. Yakınlarına ve milletimize başınız sağolsun diyorum. Bartın'da kaybolan vatandaşımız için çalışmalar sürüyor.
Dünyanın pek çok yeri gibi ülkemiz de bir süredir tabi felaketlerle boğuşmaktadır. Bu sadece ülkemizde olan değil ABD'si de böyle, Kanada'sı, Avrupa'nın bir çok ülkesi böyle. Bir felakettir gidiyoruz ve temennimiz o ki bunlarla boğuşurken en az hasarla bu felaketleri atlatalım. Ülkemizin güneyinde geçmişte eşi benzeri olmayan orman yangınları yaşadık. Karadeniz'in doğusunda yaşananları biliyorsunuz. Aynen burada olduğu gibi sel felaketlerini oralarda yaşadık. Hamdolsun bu yangınların hemen hepsini de kontrol altına almayı başardık. Ülkemizin kuzeyinde ise işte burada olduğu gibi sel felaketlerine maruz kaldık. Bir süre önce Doğu Karadeniz'de selin yol açtığı sıkıtılarla mücadele ettik. Kastamonu ve çevresindeki illerde yaşanan felaketlerde hayatını kaybeden, zarar gören vatandaşlarımızın üzüntüsü ülkemizin ortak üzüntüsüdür. Felaketin ilk anlarından itibaren devlet olarak sizlerle beraberiz.
AFAD başta olmak üzere Kızılayımızla birlikte tüm araç gereçlerle buradayız. Ne gerekiyorsa yaptık, yapıyoruz, yapacağız. 4 bin 760 personel, 19 helikopter, 1 İHA, 66 ambulans, 41 UMKE, 630 hizmet aracı, 437 iş makinası ve diğer pek çok araç gereç sahada faaliyet gösteriyor. Evlerin damlarından vatandaşlarımızı kurtaran silahlı kuvvetlerimizin, polisimizin onların kahramanca tüm o vatandaşlarımızı nasıl kurtardıklarını izlediniz. Bu kahramanlarımız alnından öpülesi kahramanlarımızdır.
Mağdur durumda olanların yüzde 95'ini kurtardılar. Allah göstermesin aksi olabilirdi. Bu öyle her kişinin karı değir. Er kişinin karıdır. Ben askerimizin, polisimizin bu operasyonda görev alan tüm kardeşlerimizi alnından öpüyorum. Onları tebrik ediyorum. O operasyon bizi rahatlattı. Gözlerimiz yaşlı olarak kadın, erkek, çocuk demeden sepetin içerisinde o yeni doğmuş yavrunun kurtuluşu herhalde gözlerimizi yaşartmıştır değil mi. Demek ki bizim böyle görevli kardeşlerimiz var. Onların bu gayretleri başarının sırrı olmuştur. Selden etkilenen Ayancık Devlet Hastanesi'ndeki hastaların tamamı başka hastanelere nakledilmiş veya evlerine ulaştırılmıştır. Öğrenci yurtları hazır tutulmaktadır. Yolların ve köprülerin hasar görmesi sebebiyle ulaşımı aksayan yerler için alternatif güzergahlar için karayollarımız çalışmaktadır. Elektrik kesintisi yaşayan yerlere enerji akışı için çalışmalar sürüyor. Su kesintisi yaşanan yerlerdeki altyapı onarım çalışmaları da hemen başlatılmıştır. Haberleşmenin kesintisiz sürmesi için mobil istasyonlar gönderilmiştir.
Hasar tespit çalışmaları 3 ilde 120 ayrı ekiple yürütülmektedir. Kredi desteğinden vergi ertelemelerine kadar tüm acil tedbirleri devreye almış durumdayız. Kurumlara ilk etapta ihtiyaçları olan ödenekler hemen gönderilmiştir. Evleri yıkılan vatandaşlarımızı yeni yuvalarına kavuşturmak için hemen kolları sıvıyoruz. Mağdur olan vatandaşlarımızın zararlarının telafisi içinde çalışmalara başladık.
Can kayıpları dışında her türlü kaybı telafi edecek güce sahiptir bunda endişeniz olmasın.
Bu arada diğer afet bölgelerinde de ifade ettiğim gibi aynısını söylüyorum genel hayata etkili afet bölgesi olarak burayı da ilan ediyoruz. Kastamonu, Bardın ve Sinop.
Tabii felaketler ülkelerin ve milletlerin birlik, beraberlik, dayanışma, paylaşma azletlerinin öne çıktığı dönemlerdir. Bu işin siyaseti olmaz. Fakat bakıyorum ki bazı kanallarda siyasetle alakası olmayan tipler çıkıyor. Tüm bu afetlerin neyi nasıl götürdüğünden haberi olmayanlar çıkıyor. İleri geri konuşuyorlar. Bugüne kadar bir gramlık iş üretmemiş olanlar ileri geri konuşuyorlar. Onların bu şekilde yaklaşımı bizi üzmez. Böyle bir zamanda bir olmamız lazım beraber olmamız lazım iri olmamız lazım diri olmamız lazım, kardeş olmamız lazım milletçe bu milleti ayağa kaldırmamız lazım. Ama onlar bakıyorsunuz hala gelip Erdoğan'a ben nasıl vurayım da ona yara vereyim dertleri bu. Yara veremezsiniz biz bu milletle beraberiz. Milletimizle beraber de bu yola devam edeceğiz. Biz bir ölür bin diriliriz. İnşallah şu afetleri de aşıyoruz aşacağız. İşte Antalya, Manavgat, Burdur her yeri gördünüz. ABD'si Rusya'sı yangınların altından kalkamadılar hala. Biz 20 günü bulmadan buralarda bu afetlerden büyük oranda kurtulduk.
Her dönemde olduğu gibi bugün de bu bozguncular milletimiz arasında fitne sokmak için ortaya çıkabiliyorlar. Milletimiz biliyoruz ki bunların hiç birinine itibar etmiyor. Hayatı acısıyla ve tatlısıyla ne kadar paylaşırsak önümüzdeki engelleri o kadar kolay aşar potansiyelleri o kadar hızlı hayata geçirebiliriz. Onun için hep geçmişten ders alarak geleceğe bakıyoruz.
Yıkılanın yerine daha iyisini yaparak, yananın yerine daha fazlasını dikerek yolumuza devam ediyoruz. Ülkemizi gerçekten çok parlak bir geleceğin beklediğine tüm kalbimizle ve samimiyetimizle inanıyoruz. Bu ülkeye 19 yılda her alanda kazandırdığımız sağlam altyapının üzerine büyük ve güçlü Türkiye'nin inşası için her zamankinden fazla çalışıyor mücadele ediyoruz.
Ormanlarımız yandı, bitmedik ki, şimdi 19 senede biz bu ülkede 5,5 milyar fidan değil ağaç diktik. Nasıl diktiysek yine dikeceğiz. Küllerimizden ayağa kalkacağız. Bu işi de biz başaracağız. Dikili bir fidanları yok onların bu ülkede. Şimdi ise konuşuyorlar, ne yangın bölgelerine ne sel bölgelerin giderler. Oturdukları yerden gazel okurlar. Şu kritik dönemi başarıyla geride bıraktığımızda bu ülkenin ve insanlarının önünde yepyeni bir dönem başlayacaktır.
Ülkemizin kutlu yürüyüşünü baskı, terör, tuzak ve kumpasla engenleyemeyenler son günlerde kin ve nefret siyaseti ile bizi birbirimize düşürmeye çalışıyorlar. İnşallah bu kirli senaryoyu da çöpe atacağız.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Şunu çok açık, net söylüyorum, Allah'ın izniyle bu afetleri de aşacağız. Ne gerekiyorsa devlet olarak elimizden geleni süratle yapıp, küllerimizden inşallah yeniden ayağa kalkacağız." dedi.
Erdoğan, 11 Ağustos'ta Batı Karadeniz bölgesinde etkili olan aşırı yağışlar sonucunda sel ve su baskınlarının meydana geldiği Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde cuma namazı için Yeni Cami'ye gittiği sırada kendisini bekleyen vatandaşları selamladı.
Vatandaşlara Cumhurbaşkanlığı otobüsünden hitap eden Erdoğan, şunları kaydetti:
"Sizi selamlamadan geçmeyim istedim. Şunu çok açık, net söylüyorum, Allah'ın izniyle bu afetleri de aşacağız. Ne gerekiyorsa devlet olarak elimizden geleni süratle yapıp, küllerimizden inşallah yeniden ayağa kalkacağız. Hiç merak etmeyin evelallah bu millet hiçbir zaman çömelmedi, yine çömelmeyeceğiz. Bu devlet hiçbir zaman çökmedi, yıkılmadı yine yıkılmayacağız ve süratle en kısa zamanda bütün mağduriyetleri gidermenin gayreti içerisinde olacağız. Bugün İçişleri Bakanım, Ulaştırma Bakanım, Çevre ve Şehircilik Bakanım hep birlikte buradayız. Yerinde değerlendirmeyi yapacağız."
Erdoğan, diğer bölgelerde de bakanların ve milletvekillerinin bulunduğunu dile getirerek, tespitlerin ardından gerekli adımların atılacağını bildirdi.