0002 Plakalı Günler

14 yıl boyunca Başbakanlık muhabirliği yapan Erhan Seven, 5 başbakan, 7 hükumet gördü. Gazeteci Seven, kapalı kapılar ardındaki başbakanlar Erbakan, Yılmaz, Ecevit, Gül ve Erdoğan ile yaşananları 60 öykücük halinde "0002 Plakalı Günler" olarak kitaplaştır


Hükümetin başındaki ve devlet yönetiminin en aktif kişisi olan Başbakan, başbakanlık muhabirleri tarafından adım adım izlenir. Başbakanlık muhabirliği gazetecilik mesleğinin zor ve sıkıntılı bir alanıdır. Ancak bununla birlikte keyifli yönleri de vardır. Başbakanların yaptıkları faaliyetler, verdikleri demeçler, programlar izlenir. Hatta aile hayatları bile takip edilir. Bunlar gazetelerde, televizyonlarda haber olur. Ama bazı konular haber olamayabilir, ya da hakettiği kadar gazete sütunlarında yeralmayabilir. Başbakanlık muhabirinin yazdığı bazı haberler sümenaltı edilir, bazı konular görmezden gelinir. Hatta muhabir bile 'haber olmayacağı' düşüncesiyle gördüğü, tanık olduğu, duyduğu bazı şeylere otosansür uygulayarak yazamayabilir.
Başkent Ankara'da "Başbakanlık Muhabiri" olarak aralıksız 14 yıldır görev yapan Erhan Seven, başbakanlarla, onların aileleriyle, koruma ekipleriyle, yönetim kadrolarıyla yaşadıklarını kaleme aldı.

KAPALI KAPILAR ARDINDAKİ 14 YIL

Nesil Yayınları'ndan "Başbakanlık Muhabirinin Kaleminden - 0002 Plakalı Günler' adıyla çıkan Erhan Seven imzalı kitapta, yazarın görev yaptığı 14 yıllık sürede başbakanlarla yaşadığı, ilk elden duyduğu hatıralar yer alıyor. Sabah ve Yeni Şafak gazetelerinde aralıksız olarak çalışan ve halen gazetemizde bu görevi sürdüren Seven, sırasıyla Necmettin Erbakan, Mesut Yılmaz, Bülent Ecevit, Abdullah Gül ve Recep Tayyip Erdoğan ile yaşadıklarını, gözlemlediklerini, şahit olduklarını, kısacası hatıralarını yazdı. Okurların yüzünde bir tebessüm bırakan kitaptaki öykücükler, yazarın çalıştığı gazetelerde yazamadıkları ya da yazsa bile göz ardı edilen, veyahut bizzat kendisi tarafından otosansüre uğrayan konular oldu. 5 başbakan ve 7 hükümeti takip eden yazar Erhan Seven, 60 öykücükten oluşan hatıralarını bu kitapta toplamış oldu.


Ecevit'e "Öcalan kaçtı" şakası

Erhan Seven'in kitabında yer verdiği bir anısına göre, Başbakan Bülent Ecevit'e Abdullah Öcalan'ın yakalanmasının ardından "Öcalan kaçtı" şakası yapılmış. Seven'in kitabından ayrıntılarıyla anlattığı olay şöyle gerçekleşmiş: Ecevit'in başbakanlığı döneminde Öcalan'ın yakalanıp Türkiye'ye getirilmesiyle birlikte Türkiye gündemi de uzun süre bu olaya kilitlenmişti. Öcalan'ın yakalanmasından bir buçuk ay sonra 1 Nisan günü sabahında Başbakanlık önünde Ecevit'i bekleyen gazetecilerden Petek Us, Ecevit'i görünce yanına yaklaşıp "Öcalan hapishaneden kaçmış, duydunuz mu? Bu konuda ne söyleyeceksiniz?" deyince kendilerinin de büyük bir şaşkınlık yaşadıklarını anlatan Seven "Hem sözü tam olarak duyamayan, duyduğu kadarıyla da Öcalan'ın kaçması gibi korkunç bir olay olduğunu fark eden Başbakan Ecevit, hemen arkasına dönerek yardımcısı Hüsamettin Özkan'a 'Ne diyor arkadaşlar?' dedi. Hüsamettin Özkan hemen müdahale etti ve 'Herhalde 1 Nisan şakası yapıyorlar efendim' dedi. Bunun üzerine biz de gazeteciler olarak 1 Nisan şakası olduğunu söyledik ve Ecevit de açıkçası hiç fazla gülümsemeden merdivenleri çıkarak Başbakanlık binasına girdi."


Erbakan'ın elini sıkan bayan zabıta

Bugünlerde Saadet Partisi'nde (SP) yaşanan tartışmalar nedeniyle yine gündemde olan Necmettin Erbakan, Başbakan olduğu dönemde Mersin'e yaptığı bir gezi sırasında cuma namazı için Ulu Cami'ye yönelir. Üzerinde zabıta kıyafetleri olan bir kadın bağırarak Erbakan'a ulaşmaya çalışır. Korumaları engellemeye çalışsa da dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan kadının yanına gelmesine izin verir. Zabıta kadın önce, "hoşgeldiniz" diyerek Erbakan'ın elini sıkar. Hoca teşekkür edip ayrılırken, zabıta kadın "Erbakan abdestsiz namaz kılıyor, benimle tokalaştı, abdesti bozuldu" diye konuşmaya başlar. Farklı mezheplerin uygulamalarından haberdar olmayan kadın, Erbakan'ı zor durumda bırakmak isterken kendisini komik duruma düşürmüş olur.


Kitapta yer alan öyküler

Kitapta yeralan öykülerden bazılarının konuları ise şöyle:

- Abdullah Gül'ün başbakanlıkta tiryaki olduğu favori içeceği
- Tayyip Erdoğan'dan sigara baskını
- Yılmaz'ın kravatında gazetecileri meraklandıran sır
- Gül, kendisini gizlice takip edildiğini farkedince neler yaptı?
- Erbakan'ın sivil ve resmi korumaları neden birbirine girdi?
- Ecevit, Formula 1 yarışlarına neden karşıydı?
- Erdoğan mahallesindeki çocuklara ne söz verdi ve yapamadı?


Cimbom yensin diye Eyüp Aşık'ı gönderdi

Erhan Seven'in kitabında anlattığı başbakanlardan biri olan Mesut Yılmaz, Galatasaray fanatikliği ile bilinir. Yılmaz, Başbakanlık Resmi Konutu'nda dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı'ya Galatasaray - Trabzon maçlarında Galatasaray'ın yenmesi için bir uğuru olduğunu ve bu nedenle Bakanlarından Eyüp Aşık'ı Trabzon'a gönderdiğini anlatır. Yılmaz, Aşık'ın hem hem Trabzonlu hem de sıkı bir Trabzonspor taraftarı olduğunu söyleyip, "Kendisi Avni Aker Stadı'nda ne zaman maç seyretse maçı kaybediyorlar. Ben de bunu bildiğim için sabah kendisini çağırdım, Trabzon'a gitmesini, maçı stattan seyretmesini talep ettim. Eminim ki maçı kazanacağız" der. Maç sonunda Yılmaz'ın dediği gibi Galatasaray'ın Trabzon'u yendiğini hatırlatan Erhan Seven, bu olayın da "Yılmaz'ın devlet bakanını uğur için Trabzon'a gönderdiği bir anekdot olarak tarihe geçtiğini" ifade ediyor.
yenişafak

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

KAMU PERSONELİ Haberleri