YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya, Gazi Üniversitesi'ndeki rektör atamasıyla ilgili ilk kez konuştu. Üniversitelerdeki seçimleri dönemin yasa koyucuları tarafından temayül yoklaması olarak görüldüğünü YÖK'te daha sonra mevcut adaylar konusunda oylama yapıldığını anlatan Çetinsaya, İlter'in o zaman neden seçim yapıyorsunuz" sorusuna ise sistemin baştan yanlış kurgulandığını söyledi. Çetinsaya, Ağustos'ta yapılacak seçimlerin Türk üniversite tarihinin son seçimleri olması dileğinde bulundu.

Köşk'ün rektör atamalarındaki tavrı ve YÖK'ün uygulamaları tartışılmaya devam ediyor. Balçiçek İlter'in Habertürk'te konuk ettiği YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya, rektörlük seçimlerinin üniversiteleri böldüğünü söyleyerek, sistemin değişmesi gerektiğini ifade etti.

Gazi Üniversitesi'ndeki seçimlerde 5'inci olmuş adayın önce 3'üncü sıraya ardından da Köşk tarafından rektör olarak atandığını hatırlatan İlter, bu konuda daha önce yazılar yazdığını ve durumun anlaşılır bir tarafının bulunmadığını söyledi. "Akademisyen olsaydım, benim tercihime saygı duymayan makamı protesto ederdim ve seçime katılmazdım" diye konuşan İlter, seçimlerde ilk sırada çıkan kadın adayın YÖK tarafından ikinci sırada Köşk'e gönderildiğini ancak seçimlerde 5'inci olan adayın rektör olarak atandığını hatırlattı.

"ÜNİVERSİTEDEKİ SEÇİMLER TEMAYÜLDÜR"

Ağustos'ta yapılacak seçimlerin Türk üniversiteleri için yapılan son seçimler olması temennisinde bulunarak sözlerine başlayan YÖK Başkanı Çetinsaya, seçimlerin üniversitelere zarar verdiğini iddia etti. Üniversite kampüslerindeki öğretim üyelerinin oylarıyla rektör belirlenmesinin çağdaş bir uygulama olduğunu ifade eden Çetinsaya, buna rağmen bu seçim süreçlerinin akademik yapıya, üniversitelere zarar verdiğini söyledi. Çetinsaya şöyle konuştu:

"Üniversitelerdeki seçimler bir siyasi parti mücadelesine dönüyor. Sonun da hem seçim öncesi hem de seçim sonrası, akademik hayata üniversitelerin yapısına zarar veriyor. Oturup dünya örneklerini incelediğinizde çok farklı bir yapıyla karşılaşıyorsunuz. Batı'ya bakıyorsunuz Doğu'ya bakıyorsunuz 5-6 örnek dışında, Kore gibi Slovenya gibi bir kaç örnek dışında bizdeki gibi bir süreç kalmamış. Çok ama çok farklı modeller var.

SEÇİM SÜRECİ ANLATTI

Üniversitelerde temayül yoklaması yapıldığını ve bu süreçte rektör adaylarının serbestçe propaganda yaptığını anlatan Çetinsaya, oradan en çok oyu alan 6 adayın, YÖK Genel Kurulu'na geldiğini söyledi. Burada adayların projelerinin dinlendiğini ifade eden Çetinsaya, son dönemde 120 adayı dinlediklerini anlattı. Çetinsaya, İlter'in "Gazi Üniversitesi'ndeki seçimleri mantığım almıyor, o zaman neden üniversitelerde seçim yapılıyor" sorusuna ise şu sözlerle cevap verdi;

"Bu seçim temayül yoklaması olarak algılanmış, yasa koyucu tarafından. Bize geldikten sonra adaylar birer birer değerlendiriliyor ve gizli oylamanın ardından 3 isim belirleniyor. Sonra da Cumhurbaşkanlığı süreci başlıyor. Orada da adaylar birer birer değerlendiriliyor, analiz ediliyor ve Sayın Cumhurbaşkanı tarafından bir kişi rektör olarak atanıyor.

Eğer üniversitelerdeki seçimleri temayül yoklaması olarak algılanıyorsa bu da icraate yönelik bir değerlendirme gizli oylamadır"

ERSANLI'YA DAVET
 
KCK Soruşturması kapsamında tutuklu bulunan Prof. Büşra Ersanlı için konuşan YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya "Büşra Hanım'ı çok iyi tanıyorum. Kendisi akademik hayatım boyunca pozitif roller oynadı. Aynı branşta çalıştık. Yakından bildiğim bir kişi, en kısa zamanda suçsuzluğunun anlaşılarak aramıza dönmesini istiyorum" dedi.
 
 
 
12 Eylül döneminde '1402' kapsamında birçok öğretim üyesinin üniversiteden uzaklaştırıldığına tanık olduğunu kaydeden Çetinsaya, "Hocalarımızın baskıya rağmen duruşları bizim için örnek oldu" şeklinde konuştu. 28 Şubat'ı da bir üniversite hocası olarak yaşadığını kaydeden Çetinsaya, birçok öğretim üyesinin çalışmalarından dolayı fişlendiğini, akademik kariyerinin engellendiğini söyledi.
 

Kaynak : http://www.internethaber.com/yok-gokhan-cetinsaya-rektorluk-atamalari-balcicek-ilter--441948h.htm#ixzz20FvqhNOW