Özür kavgası İsrail'de krize dönüştü

Özür kavgası İsrail'de krize dönüştü

Özür kavgası hükümet krizine dönüştü; son karar rapordan önce açıklanacak

İsrail'in geçtiğimiz yıl Mavi Marmara'da hayatını kaybedenler için Türkiye'den özür dileyip dilemeyeceğiyle ilgili tartışma Tel Aviv'de yeni bir hükümet krizine yol açtı. Kabinenin sekiz bakanının, baskınla ilgili BM raporunun açıklanacağı 27 Temmuz'dan önce bir araya gelerek kesin kararı vermesi bekleniyor.İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, dün ülke basınında yer alan, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun Türkiye’den özür dilenmesi yönünde yasal tavsiye aldığı haberlerine tepki gösterdi.

 

İsrail Başsavcısı Yehuda Weinstein’ın, Başbakan Netanyahu’ya, Mavi Marmara baskınıyla ilgili olarak Türkiye’den özür dilenmesi tavsiyesinde bulunduğu öne sürülmüştü.

 

Weinstein, Birleşmiş Milletler’in konuya ilişkin rapor, baskına katılan asker ve komutanlarının yargı önüne çıkartılması yolunu açabileceğini belirterek asker ve komutanlara herhangi bir dava açmaması karşılığında, Türkiye’den özür dilenmesi formülünü dile getirdiği belirtilmişti.

 

"BU ANKARA'YA TESLİM OLMAK DEMEK"

Dışişleri Bakanı Lieberman, başkanı olduğu İsrail Evimiz Partisi’nin bakanlar zirvesinde yaptığı konuşmada Netanyahu’yu Türkiye’den özür dilemeye meyilli olduğu için ağır bir dille eleştirdi.

 

Lieberman, “Özrü mazur göstermek için yasal argümanlar kullanmak, baskıyı kaldıramamanın işaretidir. Bu yasal bir sorun değildir, diplomatik bir sorundur. Bu siyasi kadroların sorumsuzluğudur” dedi.

 

Türkiye’den özür dilemenin Ankara’ya teslim olmak anlamına geleceğini ifade eden Lieberman, “Eğer özür dilemek isteseydik, filonun hemen ardından dilerdik. İsrail zayıflık, utanç ve baskıya dayanma konusunda bir beceriksizlik sergiliyor” dedi.

 

DANANIN KUYRUĞU HAFTAYA KOPACAK

İsrail kabinesindeki en üst düzey sekiz bakanın ise önümüzdeki hafta bir araya gelerek Türkiye’yle muhtemel bir özrü beraberinde getirecek bir uzlaşma anlaşması imzalanmasını değerlendireceği belirtildi.

 

Haaretz gazetesinin edindiği bilgiye göre Netanyahu geçtiğimiz günlerde iki kez böyle bir imzanın eşiğinden döndü. Netanyahu’nun kararını değiştirmesinde en önemli faktör ise Lieberman’ın tepkileri oldu.

 

Netanyahu'nun hükümet krizine yol açmamak için geri adım attığı ifade ediliyor.

 

İsrail Başbakanı'nın BM raporunun açıklanacağı tarih olan önümüzdeki Çarşamba’ya kadar karar vermesi bekleniyor.


 

YA'ALON NUH DİYOR PEYGAMBER DEMİYOR

Başbakan Yardımcısı ve Stratejik İlişkiler Bakanı Moşe Ya'alon da Mavi Marmara’da ölenler için Türkiye'den özür dilenmesine karşı olduğunu bir kez daha yineledi.

 

Ya'alon, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Ta başından bu yana Türkiye ile uzlaşmaya varmaya, kurbanlar için üzüntülerimizi ifade etmeye ve insani amaçlı kurulacak fona katılmaya hazır olduğumuzu söyledik ama özür dilenmesine değil” dedi.
 

Ya'alon, özür dilenmesinin olan bitenler için İsrail'in sorumluluğu alması anlamına geleceğini kaydederek, “Askerlerimiz Mavi Marmara gemisinde kendilerini savundular. Filodaki diğer gemilerde saldırı olmadığı için (askerlerin) kendilerini korumak durumunda kalmadıkları da bir gerçek” diye konuştu.
 

Türklerin Ortadoğu'da meydana gelen olaylardan sonra bu konudaki tavırlarını değiştireceklerini ve uzlaşma görüşmelerinde bir yere varılabileceğini sandığını kaydeden Ya'alon, “Ancak durum böyle olmadı.  Türkiye'nin bu tavrıyla aramızdaki görüş farklılıklarının kapatılması imkanını görmüyorum. Tavrım açık. Türkiye Başbakanı bu konuda ısrar ederken ben özür kelimesinin kullanılmasına karşıyım. Türkiye'yle anlaşma olursa Türkiye hemen tavır değişikliğine gidip 'Gazze üzerindeki abluka yasaldır' mı diyecek? Bunu imkan dahilinde görmüyorum” dedi.


 Hürriyet

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.