-  4. sınıfı bitiren mevcut müfredatla ortaokula başlayacak.

-  İlköğretimden sonra hafızlık eğitimi alınabilir u Din dersi seçmeli olabilir

-  Seçmeli Alevilik ve Kürtçe geliyor

-  Köy okulları açılmayacak

 

 

MİLLİ EĞİTİM BAKANI Ömer Dinçer, kavgalı komisyon toplantısında kabul edilen 4+4+4 teklifinin dersane ve benzeri sorunları çözecek bir düzenleme olmadığını, yapısal düzenlemeler getirdiğini kaydetti.

Yeni sistemle ilgili hazırlanacak müfredatın, okula yeni başlayacak çocuklara uygulanacağını, halen okula devam eden çocukların mevcut müfredatla eğitimini sürdüreceğini kaydeden Dinçer, yeni sistem doğrultusunda bütün illerde özel sektör desteğiyle ortaöğretim kampüsleri yapılmasının tasarlandığını vurguladı.

Köy okullarının açılmayacağını, önceden engellerin kaldırılması nedeniyle halen olduğu gibi hafızlık eğitiminin ilköğretimden sonra alınmaya başlanabileceğini ifade eden Dinçer, açıköğretim sistemine ise liseden itibaren geçileceğini belirtti. Zorunlu din derslerinin kaldırılmasına, seçmeli Alevi ve Kürtçe derslerine yeşil ışık yakan Dinçer, seçmeli din derslerinde isteyenin istediği dini öğrenmesinin doğru olduğunu düşündüğünü vurguladı. Dinçer, okula başlama yaşını da teklifteki gibi 60-72 ay arası olarak açıkladı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Kamuoyunu Milli Eğitim Bakanı aydınlatacak” açıklamasıyla işaret ettiği Dinçer, bakanlıkta, gazetecilere, 4+4+4 yasa teklifi ile ilgili bilgi verdi ve soruları yanıtladı.

Dinçer, teklifin kabul edildiği kavgalı komisyon oturumundan muhalefeti sorumlu tutarak, “Bir hafta boyunca muhalefet partisi, salonu komisyon üyesi olmayan milletvekilleriyle doldurarak gündemi meşgul etti. Konuyu tartışmak yerine süreci engelleyecek tavır içerisinde oldu. Ak Parti’nin 1 gün salonu doldurması büyük bir kavganın sebebi olarak kamuoyuna yansıtıldı” dedi.

CHP’nin, teklifteki bazı düzenlemelerin, bazı bakanlardan onay alamadığı, bu nedenle tasarı olarak getirilemediği iddiasının doğru olmadığını kaydeden Dinçer, “Daha önce bu mevzuyu tartıştık. Ayrıntılı bilgi sunmuştum” dedi.

Dinçer, yeni sistemin getirdiklerini ise şöyle özetledi:

60 AYI DOLDURAN ÇOCUK OKULA BAŞLAYACAK: Mevcut sistemde eğitime başlama yaşında alt limit 72 aydı. Ancak 68 ila 83 ayı dolduran çocuklar eğitime kabul edilebiliyordu. Yeni düzenlemeyle eğitim yaşı, 1 yıl öne alınacak. Eğitime başlama alt sınırı 60 aya çekiyoruz, üst sınırı ise 72 ay yapıyoruz. 72 ayı üst limit olarak belirleyerek çocuklarımıza 1 yıl kazandırıyoruz.

GEÇİŞ SÜRECİNDE ÇİFTE MÜFREDAT: Mevcut öğrenciler için müfredatta bir değişiklik öngörmüyoruz. Değişiklik yalnızca önümüzdeki yıl, okula yeni başlayacak öğrencileri kapsayacak. Bu yıl 4. sınıfta okuyan öğrenciler, gelecek yıl ortaokul öğrencisi olacak ama mevcut müfredatta eğitimine devam edecek. Sadece ilköğretimin ilk kademesine yeni başlayacak çocukların, okula 1 sene erken başlamaları söz konusu olacak. O nedenle onlara uygun ve özel bir program uygulamaya başlayacağız. Ondan sonra çocuklarımız onlara uyguladığımız müfdredatla eğitimlerine devam edecek.

KÖY OKULLARI YENİDEN AÇILMAYACAK: Ortaöğretim zorunlu hale geleceğinden, yeni bir öğrenci potansiyeline ulaşacağız. Bu sebeple yeteri kadar öğrencinin olduğu bölgelerde, daha önce kapatılmış okulları yeniden öğretime açabileceğiz. Buna yerel düzeyde karar vereceğiz. (Taşımalı eğitim nedeniyle kapanan) Köy okullarının yeniden açılması gündeme gelmeyecek. Elimizde, köy okullarının kapanmasıyla kız çocuklarının okullaşma oranlarının düştüğünü teyit eden sonuçlar yok.

İLKÖĞRETİMDEN SONRA HAFIZLIK EĞİTİMİ: Hafızlık eğitimi almak isteyen çocuklarımız lise çağında gerekiyorsa yine okula kaydolmak ama dışardan (açıköğretim yoluyla) eğitimini almak şartıyla bu işi yapma imkanına kavuşabilecekler. Mevcut düzenlemeler, daha önceki şartlardan eksiklik taşımıyor. Onlara imkan veriyor. Mevcut uygulamada çocuklar, ilköğretimden sonra bu tür eğitimleri alabiliyor. Yine aynı eğitimi alabilecekler. Üstelik 1 yıl daha önce alma şansları olacak. Burada esas olan Diyanet’in hafızlık eğitimi ile ilgili metodolojiyi değiştirmesi ve çocukların yaş ve pedagojilerine uygun şekilde yapılacağını duyurmasıydı.

AÇIKÖĞRETİM, ÖZEL İHTİYAÇLAR İÇİN: İsteyen çocuk liseye, isteyen çocuk açıköğretime gidecek algısı doğru değil. Ortaokulu bitirmiş bir çocuk liseye gitmek zorunda. Bunlar içerisinden kimlerin açıköğretimde devam etmeksizin öğretime devam edeceği, Bakanlar Kurulu kararıyla belirlenecek. Toplumda bir takım özel ihtiyaçları karşılamak için, bir takım esneklikler gerekebilir. Örneğin, engelli çocuklar için, hafızlık yapmak isteyen çocuklar için. Bunun, toplam çağ nüfusu içindeki oranının, yüzde 1-2’yi geçeceğini zannetmiyorum.

İSTEĞE BAĞLI DİN DERSİ: Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin verilmesi gerektiğine inanıyorum. Bunun daha çok, genel din kültürü ve dini kavramların verildiği, ahlaki değerlerin öğretildiği, toplumsal sorumlulukların aşılandığı bir değerler eğitimi mantığı üzerinden verilebileceğini düşünüyorum. Gerçek anlamda bir din dersinde ise çocukların hepsine kendi dinlerinin, inanışlarının verilmesi gerekir. Müslüman çocuğun Müslümanlığı, Hristiyanın hristiyanlığı, musevinin museviliği öğrenebildikleri bir din dersi konulursa, onun isteğe bağlı olarak verilmesi gerektiği kanaatindeyim.

ALEVİLİK VE KÜRTÇE SEÇMELİ OLABİLİR: Alevilik de aynı şekilde. Ama kararı Talim Terbiye Kurulu verecek. Kürtçe de seçmeli ders kapsamında okutulabilir.

BU KANUN ÇÖZMEZ: (Dersane ve sınav yükü gibi sorunların çözümü konusundaki soruya karşılık) Bu kanun eğitim sisteminin sorunlarını çözen bir kanun değil. Sadece yapısal düzenleme yapan bir kanun. Sorunlar, bu kanunu çıkartmasak da var olan, çıkarttığımız zaman da devam edecek, başka kategoride çözmemiz gereken bir sorun. O sorunları da yeri ve zamanı geldikçe çözeceğiz.

ORTAÖĞRETİMLER KAMPÜSTE TOPLANACAK: Kamu, özel ortaklığı uygulaması başlatıyoruz. Neredeyse bütün illerde ortaöğretimler için kampüs hazırlığı yapıyoruz. Bunu özel sektör parasıyla yapacağız. Bu kampüste birden çok lise, fen lisesi, sosyal bilimler lisesi, imam hatip lisesi, öğretmen lisesi, kız meslek lisesi gibi liselerin ve yurtlar ve sosyal tesislerin olduğu alanlar oluşturuyoruz. Fiziki altyapısını ve donanımını özel sektör sağlayacak. Biz öğretmen, yönetici atayacağız. Öğrenci alacağız.

 

 

 

 

Kim ne demişti?

Geçtiğimiz hafta Milli Eğitim Komisyonu Sözcüsü ve Alt Komisyon Başkanı Fikri Işık, okula başlama yaşını eski yasada olduğu gibi “72 ayı dolduran çocuklar” şeklinde düzenleyebileceklerini söylemiş, Başbakan Erdoğan ise yaptığı açıklamada, “İlk 4’e başladığınızda 60 aydan gün aldınız. Taban 60 ay, tavan 72 ay. Yani 60 ayla 72 ay arasında zorunlu eğitim öğretim süreci başlıyor” demişti. Dinçer de zorunlu eğitime başlama yaşının alt sınırının 60, üst sınırının 72 ay olduğunu söyledi. 60-72 ay düzenlemesi, TBMM Milli Eğitim Komisyonu’ndan da geçmişti.

 

Milliyet