02 Şubat 2012 Perşembe günü, Eğitim Denetmenleri Yarıyıl Toplantısı Atatürk Kız Meslek Lisesinde yapıldı. Toplantıya Ankara Millî Eğitim Müdürü Kâmil Aydoğan, Eğitim Denetmenleri Başkanı, Eğitim Denetmenleri, Millî Eğitim Müdür Yardımcıları, Şube Müdürleri, İlçe Millî Eğitim Müdürleri katıldı.

 Toplantıda bir konuşma yapan Kâmil Aydoğan, teftiş mekanizmasına çok önem verdiğini; bu mekanizmanın içeriğinin tartışılabileceğini, şeffaflaştırılabileceğini, çağdaşlaştırılabileceğini, dünyadaki değişime ayak uydurarak geliştirilebileceğini, kısacası birçok konunun ele alınabileceğini söyledi. Bugün Millî Eğitim Müdür Yardımcıları ve şube müdürleri ile birlikte değerlendirme yapıyor olmanın çok anlamlı olduğunu belirtti.

 Millî Eğitim Müdürü Kâmil Aydoğan; Ankara’nın yönetim ekibi olarak hep birlikte Ankara’nın eğitimini yönlendirdiklerini vurguladı. Türkiye Cumhuriyeti Devlet’inin Başkentinin eğitimini yönlendiren kişiler olarak, yapılan işin çok önemli olduğunu söyledi. Bunun yanında sorumluluklarının diğer illere göre, artı bir değer kazandığını Ankara’nın başkent olmasının yanında; büyük bir dünya devletinin başkenti olduğunu vurguladı.

 Aydoğan, bugün Altındağ’daki, Mamak’taki bir okul ve öğrencileriyle gelişmiş dediğimiz ülkelerin banliyölerindeki, varoşlarındaki okul ve öğrencileri karşılaştırdığımızda rahatlıkla onlardan çok iyi durumda olduğumuzu ve elimizdeki gücün farkında olmamız gerektiğini ve iddialı bir insan olduğunu söyleyerek, "İddia ediyorum ki bugün biz dünyadaki o gelişmiş denilen ülkelerden daha kötü durumda değiliz." dedi. Yaşadığı bir olayı anımsatarak, 1930 yılında İtalya’da bir süre eğitim bakanlığı yapan bir kişinin bağışladığı okulla İtalya’da tarihe geçtiğini ve kahraman olduğunu, bizde ise böyle nice kahramanların bulunduğunu; halkın, vatandaşın eğitime sahip çıktığını, okullar yaptırdığını gururla anlattı. Aydoğan, anılarını paylaşırken kompleks duygusuyla savaşmamızı ve bu duyguyu yok etmemiz gerektiğini söyledi. Eğitim konusunda bizde olan sorun ve sıkıntıların her ülkede olabileceğini, dinamik bir süreçte ve iddiasıı olan bir ülke olarak ise dünyanın gözünün üzerimizde olmasının çok normal olduğunu belirtti.

 Ankara Millî Eğitim Müdürü Kâmil Aydoğan; eğitimcilerin teknolojik gelişmeleri yakından takip edip, gelişmelere de vakıf olmaları gerektiğine değinerek, FATİH Projesi’nin 06 Şubat’tan itibaren Ankara’da 7 pilot okulda uygulanacağını ve 2014’e kadar tamamlanıp 14 milyon öğrencinin kullanımına sunulacağını söyledi.

 Kurumsallaşmanın önemine bir kez daha dikkat çeken Aydoğan, "Güçlü kurumların en önemli özelliğinin; kurum içindeki birimlerin birbirleriyle olan diyaloglarının hızlı, dinamik ve saygılı olması ayrıca çalışanlarının birbirlerine sahip çıkan kişiler olmalarıdır." diyerek "Okullarla ilgili, ilçe millî eğitim müdürü denetmenleri aydınlatmıyorsa, denetimden sonra okulun birinci disiplin amiri ile denetmen sonuçları paylaşmıyorsa, orada bir zafiyet vardır." dedi. Aydoğan, sorumluluğun herkeste olduğunu, eğer saygınlık bekleniyorsa işin düzgün yapılması gerektiğini belirtti. İl disiplin kurulunda olmasının getirdiği tecrübeleri de eğitim denetmenleriyle paylaşan Aydoğan; örnekler üzerinden olaylara yaklaşımları, davranışları tartıştı.

 Aydoğan denetmenlerine hitaben; "İnsan kutsaldır. Daima insanî değerleri en üstte tutarak işimizi yapmalıyız. Bütün yaptığınız işlerde kişiler suçlu ya da suçsuz olsun nezaket ve insanlık ön planda olmalıdır. Sizler, ülkemizin en ücra yerlerine de giden ve oralarda atan kalp damarlarımızsınız."  dedi.
 
 Aydoğan, "okul iklimi" denilen tabirin çok hoşuna gittiğini, denetmenlerden okullarımızın genel iklimini en objektif biçimde anlamalarını ve bu konularda önce kurumu, daha sonra da kendisini bilgilendirmelerini isteyerek, "Sizlerin gözlemi önemli. Denetimlere ya da rehberliğe gittiğinizde velilerle sohbet edip okulla ilgili düşüncelerini öğrenin. Oradan velilerin gönlüne girmiş kişileri belirleyin. Diğer meşguliyetlerinizi azaltarak bunları önemseyin. Bu konu şundan dolayı önemli; insan ilişkilerinde üstün niteliği olan kişileri tanımak isterim. Bunu bana anlatacak başka bir mekanizma var mı?" dedi. Aydoğan, "Ayrıca rehberlik esnasında, satır aralarında dikkatinizi çeken herhangi bir olumsuzluk durumunda olaya anında müdahale edebilirsiniz." şeklinde konuştu.

Kâmil Aydoğan; "Türkiye’nin ve dünyanın en nezaket sahibi denetmenleriyle çalıştığımı düşünüyorum."

 Millî Eğitimin Müdürü Kâmil Aydoğan, konuşmasının sonunda eğitim denetmenlerine; "Gittiğiniz okulda her ne oluyorsa göreceksiniz. Bir tane bile mazlum, mağdur, ezilmiş bir çocuk varsa; onu bulacaksınız. Benim adıma gittiğiniz okulu check-up’tan geçireceksiniz. Çünkü sizler büyük bir uygarlığın başkentinin okulunu inceliyorsunuz. Niyetimiz ve yaptığımız iş çok önemli. Çok keskin gözlerin sizleri sürekli izlediği gerçeğini unutmayın. Aslında izlenen siz değilsiniz ben, kendimi izlettiriyorum. Dolayısıyla kamuoyu önünde; öğrenci, öğretmen ve idarecilere yanlış bir imaj vermek istemiyorum. Nezaket eğer astlarınıza karşıysa, sizin himayenizdeki insanlara karşıysa siz büyük insansınız ve o taktirde bir anlam ifade eder. Türkiye’nin ve dünyanın en nezaket sahibi denetmenleriyle çalıştığımı düşünüyor ve hepinize teşekkür ediyorum." dedi.

 Eğitim Denetmenleri Başkanı Mehmet Ali Çayır da yapılan slayt gösterisinden sonra eğitimde değişim ve dönüşüme yönelik eğitim deneticilerine hitaben bir konuşma yaptı. Toplantının ikinci bölümüne Eğitim Denetmenleri Başkanı Mehmet Ali Çayır ile İl Eğitim Denetmenleri devam ettiler.