Okullara bağış kandırmaca mı?
Bakan Dinçer ilk imzasını Kayıt ve Diplomalar için bağış alınmaması değil talep edilmemesini emreden 2011/40 nolu genelgeye atmıştır.
Burada ayrıca veli ile okul aile birliklerinin karşı karşıya getirilmemesi de emredildi.
Okullar tedirgin önlerini göremiyorlar ne yapacaklarını bilemiyorlar… Alsalar bir dert almasalar başka bir dert. Sene sonu nasıl gelir diye korkuyorlar. Gelecek kaygıları bir nebze olsun giderilse ve bakanlıkça “artık velinin sırtından okulları yönetme devri sona erdi, okullarımızınihtiyaçlarını biliyoruz ve bakanlıkça karşılayacağız denilse” herkes rahat edecek. Bırakın okul müdürlerini il/ilçe müdürleri dahi inanmıyor paratoplanmayacağına.
Genelgeye rağmen toplanmaya devam edilince Erkek Teknik Öğretim Genel Müdürlüğü sitesinden bir açıklama yayımladı genelgeye atıfta bulunarak;
“…Buna rağmen Bakanlığımız Özel Kalem Müdürlüğüne ve Genel Müdürlüğümüze yapılan başvurulardan, öğrencivelilerinden bağış taleplerinin devam ettiği anlaşılmaktadır.
Sınavlı veya sınavsız öğrenci alan tüm okul müdürlüklerince, öğrenci kayıt-kabulleri için veya diploma parası adı altında öğrenci velilerinden hiçbir şekilde bağış talebinde bulunulmaması konusundaki Bakanlık talimatlarına titizlikle uyulması hususunda tüm yöneticilerin gerekli hassasiyeti göstermesini rica ederim.”
Yine tatmin eden bir sonuç yok. Tamam alınmasın da 2011-2012 nasıl geçecek kim karşılayacak okulların masraflarını buna cevap veren yok.
Bu noktada akıllara gelen soru: Bu bir kandırmaca mı?
Gelişmeler ile genelgeyi incelediğimizde okullarda bağışın kaldırılmasının amaçlanmadığını görüyoruz. Burada amaçKayıt ve Diploma parası alınmadı, kayıt parasını tarihe gömdük diyebilmek.
Bu sonuca varamamamız için bakanlığın kayıt dönemi dışında da hiçbir veliden okula bağış talep edilmeyecektir açıklaması yapması gerekiyor. Bu noktada en küçük emare göremiyoruz genelgede.
Bu durumda ileride yetkililer okul müdürlerine diyecek ki “kayıt parasını bitirdik ama okulların dönebilmesi için veliyi ikna edin ve sahip çıkmasını sağlayın…”
Okul Aile Birlikleri bu noktada sıkıntılı çünkü velilerden en kolay para toplanabilen dönem kayıt dönemi. Bağış olmadan kayıt yapılmaması söz konusu dahi olamaz fakat veli bu dönemde daha hassastır ve bu hassas dönemden Okul Aile Birlikleri yararlanmak istiyorlar.
MEB bu konuda gerçekten samimi ise yani veliden hiçbir suretle, hiçbir zaman (okullar açıldıktan sonra da) bağış talebinde bulunulmayacaksa bunu da açıkça belirtmelidir. Ayrıca okullarımızın nasıl döneceğine ilişkin açıklamayı da yapmalıdır.
Okulları zorlayan ihtiyaçlar nelerdir?
Okullarımızı en çok zorlayan ihtiyaç personel ihtiyacıdır. Binlerce öğrencinin okuduğu okullarda dahi hizmetli ve memur yok… Temizlik malzemesi ve fotokopi gibi masraflar da önemli yer tutuyor harcamalarda. Bu konular daihtiyaçlar karşılansa diğer konular öyle yada böyle çözümlenir. Okullarımızın büyük bir kısmının Kantin Kira geliri vardır. Bakanlık bu kalemleri karşıladıktan sonra kantin kira geliri ile diğer harcamalar karşılanmış olur. Tabii ki onarım vs… konularında mahalli idareler ve diğer kuruluşlardan yardım istenerek.
Böylece tarihe gömülür okullarda para toplanması işi. Bakanlık okullardan personel ve acil diğer ihtiyaçların talep etmiş olsa ve bunları karşılasa çözüm de gelecektir.
İlköğretim okulu müdürlerinin bizde neden ödenek yok liselerde var serzenişlerini duyuyoruz. İlköğretimlerin ödenekleri olmadığı doğru fakat liselerde de ödenek olduğunu söylemek doğru değil. Nasıl mı?
İlköğretimlerde Elektrik, su ve yakıt giderleri İl Özel İdareleri tarafından karşılanır. Bu nedenle bu konularda ödenek gelmez. Ortaöğretimlerde ise Elektrik, su, doğalgaz ve telefon harcamaları bakanlıkça karşılanır ve ödenek gönderilir. Yani ilköğretimlerde İl Özel İdaresinin yaptığı işi Ortaöğretimlerde bakanlık yapmaktadır. Ortaöğretimlerde de bu kalemler dışında ödenek gönderilmemektedir çünkü bakanlık ancak ve ancak bu harcamaları karşılayabilmektedir son yıllarda…
Yani ortaöğretimlere her ay belli bir miktar ödenek geldiği ve bu ödenekten temizlik malzemesi, temizlik personeli gibiharcamaların yapılabildiği kanaati doğru değildir.
Bağış konusunda dakika bir gol bir…
İstanbul’un varoş ilçelerinden birisinde okul aile birliği diploma karşılığında değil de diploma almaya gelen bir abiden 20,00TL istemiş. Zaten 50 isteyemezsiniz. Çünkü gerçekten para toplamanın çok zor olduğu bir bölge. Abi iknaya çalışılmış okulun deprem güçlendirmesi nedeniyle ihtiyacımız çok , ... eksikliklerimiz var denilmiş veli Nuh demiş Peygamber dememiş derken çekip gitmiş. İki gün sonra anne gelerek 20,00TL ödeyip diplomayı almış tabii ki makbuzunu da.
Abi üşenmemiş basmış şikayet mailini. Mail İlçe Milli Eğitime kadar ulaşmış ve okul müdürüne sorulmuş yazılı olarak cevap verin diye… Okul müdürü ne yapacak şimdi aşağı tükürse sakal, yukarı tükürse bıyık ikisi de kirletilmez ki?
Bakanlığın şu okul müdürlerine bir sorması gerekiyor sizin ihtiyaçlarınız neler, ne yapmak istiyorsunuz, vatandaştan neden para topluyorsunuz diye?
Buradan gelen taleplere ya cevap vermeli yada böyle gelmiş böyle gider misali eski tas eski hamam işler misali, görmedim, duymadım bilmiyorum demeli…
Aklın yolu bir bu işe bakanlığın el atıp veli ile yöneticiyi, öğretmeni, öğrenciyi karşı karşıya getirmenin önüne geçmelidir.
Saygılarımla…
Maksut BALMUK
Eğitim Yöneticisi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.