Bir yandan bebeklere kitap okunmasının önemine dikkat çeken, diğer yandan erken çocukluk eğitimi alan çocukların öğretmenleri ve ailelerine, felsefe temelli erken okuryazarlık programı uygulanmasının amaçlandığı projenin sloganı "Patikle başla kitapla yaşa." olarak belirlendi.

Akademik koordinatörlüğünü İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Belma Tuğrul, Çankırı Karatekin Üniversitesinden Dr. Nihan Feyman Gök ve İstanbul Biruni Üniversitesinden Dr. Işıl Taş'ın yaptığı, İstanbul Güngören Polis Amca Anaokulu Müdürü Birgül Berna Uysal ve Muğla Milas Beçin İlkokulu Okul Öncesi Öğretmeni Kader Duman liderliğinde yürütülen projeyle, yeni tip koronavirüs salgınına bağlı uzaktan eğitim koşullarında, ev okuryazarlık ortamlarının nitelikli hale getirilmesine çalışılıyor.

Bebeklere kitap okunması, bebek kütüphaneleri ihtiyacına dikkat çekilmesi, sesli okumanın doğru tekniklerle öğrenilmesi ve uygulanması gibi hedeflerle yürütülen çalışma kapsamında gönüllü öğretmenler, ulaşabildikleri herkese bebekli ailelere bir patik, bir kitap hediye etme çağrısında bulunuyor.

Bursa'dan projeye katılan, Osmangazi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı Şahin Yılmaz İlkokulu ana sınıfı öğretmenleri Nuray Güçer ve Emine Feyzioğulları ile Yunuseli Anaokulundan Nagihan Keresteci, kütüphane kurma hedefi için bebek kitapları topluyor, çevrim içi derslerle ailelere ulaşıyor.

AA muhabirine çalışmaları hakkında bilgi veren Keresteci, "patik" kelimesinin tersten okunuşunun "kitap" olduğunu, bu iki nesnenin birbirini tamamladığını söyledi.

Patiğin bebeğin ayağını, kitabın da yüreğini ısıttığını belirten Keresteci, "Çocuklara evlerde kitap köşeleri, küçük kütüphaneler oluşturduk. Sesli okuma teknikleri, kitapları daha etkili ve etkileşimli okuma yönünde veliler, öğretmenler olarak çeşitli eğitimler alıyoruz. Hayalimiz bebek kütüphanesi; bebeklerin özgürce anneleriyle gidebilecekleri, kullanabilecekleri nitelikli alanları oluşturmayı istiyoruz. Mobilyasından tutun da yerdeki parkesine kadar bebeklerin gelişimine etki edecek alanlar oluşturmak istiyoruz." bilgisini paylaştı.

Kuracakları bebek kütüphanesini nitelikli kitaplarla donatmayı amaçladıklarını dile getiren Keresteci, "Kütüphane deyince sessiz olunmalı, kimse rahatsız edilmemeli, küçük çocuklar gitmemeli." algısını kırmak istediklerini ifade etti.

"Birçok çocuğumuza kitap ve patik hediye ettik"

Nuray Güçer de yaptığı gözlemlerde çocukların bazılarının kitaplardan uzaklaştığını gördüğünü, bunda teknolojinin etkisinin olduğunu anlattı.

Projeyle her çocuğa kaliteli kitapların ulaştırılmasını hedeflediklerini bildiren Güçer, şunları kaydetti:

"Hamile olabilir, yeni doğmuş olabilir; etrafımızdaki annelere, çocuklara bir patik bir kitap hediye edelim istedik. Pek çok arkadaşımız, akrabamız, çevremizdekiler projeyi duyunca destek verdiler. Birçok çocuğumuza kitap ve patik hediye ettik. Bebek kitapları maliyet olarak yüksek, istiyoruz ki dezavantajlı olan bütün bebekler, bütün çocuklar kaliteli kitapla ve o etkinliklerle tanışabilsin. Osmangazi Kaymakamı Zafer Orhan ve İlçe Milli Eğitim Müdürü Gürhan Çokgezer'in desteklerini de aldık. Biz gönüllü öğretmenler olarak bu kütüphanede aktif görev almaya da hazırız."

Emine Feyzioğulları ise çocukları doğdukları andan itibaren kitaplarla buluşturmak istediklerini aktardı.

Çocukların erken yaşta kitapla buluşmasının önemine işaret eden Feyzioğulları, "Çocuklar ne kadar erken yaşta kitapla buluşurlarsa dilleri o kadar gelişmiş oluyor, kelime hafızaları ve kitaplarla bağları artıyor, çevreleriyle ilişkileri gelişiyor. Bebekken kitapla tanışan insanların, tanışmayanlara göre iyi bir gelişim gösterdiği bilimsel kanıtlarla ortaya konulmuş. Bu süreçte 'Bebek hiç okur mu?' deyip bize gülen çok oldu. Evet bebekler okur, dünyaya geldikleri andan itibaren doktorun yüzünü, annesinin yüzünü ve çevresini okur." diye konuştu.