ÖĞRETMENLER, OKUL MÜDÜRÜ BİLE OLAMAYACAK

ÖĞRETMENLER, OKUL MÜDÜRÜ BİLE OLAMAYACAK

Eskiden eğitim fakültesinden mezun olduktan sonra öğretmenliğe atanan bir kişi, mesleki ya da akademik kariyer yaparak önce okul müdürü sonra ilçede, ilde, bakanlıkta şube müdürlüğü ve diğer üst makamlara gelerek bilgi birikimlerini uygulamaya geçirmek iç

Eskiden eğitim fakültesinden mezun olduktan sonra öğretmenliğe atanan bir kişi, mesleki ya da akademik kariyer yaparak önce okul müdürü sonra ilçede, ilde, bakanlıkta şube müdürlüğü ve diğer üst makamlara gelerek bilgi birikimlerini uygulamaya geçirmek için hayal kurabilirdi. Bu hayal kuranlardan bir kısmı torpille, sınavla ya da başka yöntemlerle görevde yükselerek hayallerini yerine getirme fırsatı da bulabilirdi.

2011 seçimlerinin ardından İşletme bölümü mezunu Ömer DİNÇER’in Bakan olmasıyla birlikte Milli Eğitim Bakanlığında büyük bir değişim başladı. Önce 652 sayılı KHK ile MEB’in yapısını değiştiren ve bütün bürokratları bir gecede havuza alan Sayın Bakan daha sonra yine işletme mezunu bir bakan yardımcısı ve hukuk mezunu bir müsteşar göreve getirerek MEB’i tepeden başlayarak değiştirme yoluna girdi.

Yine devamında yapılan üst düzey atamalara baktığımızda eski kaymakamlar, iktisatçılar, işletmeciler, siyasal mezunları, hukukçular kendilerine çok rahat yer bulabildiler. Ancak eğitim fakültesi mezunu, öğretmenlikten başlayarak kademeleri tırmanmış bir üst düzey bürokrat görünmüyor ya da göstermelik birkaç tane var.

Bu durum gerçekten içler acısıdır. Bizim korkumuz bu işletmeci mantığının devam etmesi ve okul yöneticiliğine kadar indirilmesidir. Zaten sayın bakanımız geçen hafta işsiz öğretmenler için “kendilerine başka iş bulsunlar” demişti. Önümüzdeki günlerde, çalışmakta olan öğretmenlere de, “okul yöneticiliği istemesinler, sınıflarından çıkmasınlar, kafalarını da kuma gömsünler” bile diyebilir.

Bugün ülkemizde bakanlıklara baktığımızda; Sağlık Bakanı tıp fakültesi mezunu, Adalet Bakanı hukuk fakültesi mezunu, Enerji Bakanı elektrik mühendisi, Maliye Bakanı ekonomist ama Milli Eğitim Bakanı işletme mezunudur. 650 bin civarında öğretmenin olduğu bu büyük camiadan neden bir bakan çıkmıyor?  Mecliste 40’dan fazla öğretmen kökenli milletvekili var, kaç tanesi AKP’de bilmiyorum ama bunların arasında bakan olacak kapasitede birisi yok mu? Galiba yok…

Dedik ya biz öğretmenler sayıca fazla olmamıza rağmen sesimizi çıkarmadıkça bırakın bakanlığı, milletvekilliğini bu gidişle okul yöneticiliği bile elimizden alınacak.  

Bizden söylemesi…..

 

Saygılarımla

Sencer KAYA

Eğitim Yöneticisi

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARINDAN SEÇMELER

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum