666 sayılı KHK düzenlemesini “İyi niyetli bir adım ama uygulama çok yanlış" şeklinde değerlendiren ve eğitim ordusunu her geçen gün daha da mağdur duruma getirdiğini savunan Candan, Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı ve Milli Eğitim Bakanı Sayın Ömer Dinçer’i bu sorunu çözmeye ve mağdur durumdaki eğitim çalışanlarına bir müjde vermeye çağırıyoruz, dedi.

 

 

666 sayılı KHK düzenlemesiyle aynı işi yapan kamu personeli arasındaki ücret farklılığı giderilerek, "eşit işe eşit ücret" uygulamasına geçileceğinin öne sürüldüğünü ifade eden Candan, Hükümetin eğitim çalışanlarıyla ilgili kararlar alırken sosyal taraflarla üçlü diyalogu ihmal ettiğini belirterek, “Eğitim çalışanlarının mağduriyetinin ‘Toplu Sözleşme’ masasında giderileceği söyleniyor. Fakat Toplu sözleşme yasası 18 aydır bir türlü çıkarılamadı. TBMM alt komisyonunda takılıp kaldı. Tüm eğitim çalışanlarını temsil eden yetkili sendikaların birbirine düşmesi ve aralarındaki siyasi ve konjonktürel ihtilaf bir fırsat olarak görülmemelidir. Etkisiz durumda olan yetkili sendikaların tepki ve tehditleri “dostlar alışverişte görsün” tabirinden öteye geçmemiştir" dedi.

 

 

Candan, şöyle konuştu: "2011 yılı sonunda çıkarılan 666 sayılı KHK düzenlemesi, adaletten ve eşitlikten yoksun bir uygulamadır. Bu uygulamanın birimler ve çalışanlar arasında çatışma yaratmaya devam edeceğini, eğitim kurumlarında iş barışı ve verimini baltalayacağını, bazı kurumlarda iş yoğunluğu ve iş stresi nedeniyle kamu çalışanlarını psikolojik bunalımlara sevk edeceğini söylemiştik. Bu konuda hükümeti göreve çağırıyoruz. Bizlere verilen sözler yerine getirilmelidir. Eşit işe eşit ücret uygulaması eşitlikçi ve adaletçi bir anlayışla yeniden düzenlenmelidir" şeklinde konuştu.

 

 

D. Eğitimciler Sendikası