Nutuk'u bugüne kadar nasıl yanlış okuduk?

Nutuk'u bugüne kadar nasıl yanlış okuduk?

Yapı Kredi Yayınları'nın yeni baskısı, eserin 1934 baskısında var olan ve günümüze ulaşan çeşitli hataları ortaya çıkardı!

KÜRŞAD OĞUZ

Atatürk’ün yakın tarihimiz açısından büyük önem taşıyan ünlü eseri Nutuk, yıllar sonra Arap harflerinden bir kez daha çevrildi. Uzun soluklu bu çeviri süreci, eserin 1934 baskısında var olan ve günümüze ulaşan çok önemli hataları da ortaya çıkardı.

15-20 Ekim 1927 tarihleri arasında Cumhuriyet Halk Fırkası kongresinde bizzat Mustafa Kemal Paşa tarafından okunan büyük Nutuk, iki yıllık bir çalışma sonunda 1927'deki eski yazı baskısından Latin harflerine aktarılarak Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlandı. Bu çalışmayı, Ziver Öktem ve Yücel Demirel gerçekleştirdi.

Nutuk’un Arap harfli ilk baskısının metni 627, belgeleri ise 303 sayfaydı. 1934 yılındaki ilk Latin harfli yayını belgeler dâhil üç cilt yapılmış, Milli Eğitim Bakanlığı daha sonraki baskılarda eseri çoğunlukla üç cilt halinde yayımlamıştı. Yapı Kredi Yayınları Delta Dizisi’nden çıkan baskının tamamı tek cilt olarak 1197 sayfada toplandı ve orijinaldeki 10 renkli harita da eklendi.

 

'MÜTEESSİR'DEN 'MÜESSİR'E...
Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlanan Nutuk’un çevirisi 1927 tarihli orijinal baskıdan yapıldı. Bu nedenle, eserin 1934’teki ilk Latin harfli baskısında yer alan hatalı okumalar ve bu baskıya dayanarak daha sonraki baskılarda yapılan hatalar Yapı Kredi Yayınları’nın bu yayınıyla düzeltilmiş oldu.

1934 baskısında var olan ve günümüze kadar aktarılarak devam eden ama Yapı Kredi Yayınları baskısında düzeltilen yanlış okumalar arasında neler yok ki!

Bunların arasında “Nurdan”ın “Sevr’den” olarak, "tasmîm”in (tasarlama) “tashih” (düzeltme) olarak, “müebbed”in (sonsuz) “müeyyed” (teyit olunmuş) olarak, “salabet”in (katılık, dayanıklılık) salâhiyet (yetki) olarak, “müteessir’in (üzgün) “müessir” (etkili) olarak yanlış okunması sayılabilir.

 

NEYİN TEVZÎ?
Ayrıca “tüfek ve cephane ziyâına ve su-i tevzî’ine müteallik” cümlesindeki “su-i tevzî’i”, “süt tevzî’i” olarak okunması da, sanki Atatürk Nutuk’ta, “tüfek ve cephanenin kaybolması ve kötü dağıtımı”ndan değil de “tüfek ve cephanenin kaybolması ve süt dağıtımı”ndan söz ediyormuş gibi yanlış okumalara da yol açtı.

Bu yeni baskıyla Yapı Kredi Yayınları, bundan sonra araştırmacılar, bilimadamları ve her zaman Nutuk okuyacaklar için çok önemli bir kaynağa da imza atmış oldu.

http://www.haberturk.com/kultur-sanat/haber/631441-nutuku-bugune-kadar-nasil-yanlis-okuduk

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.