AK Parti Ordu Milletvekili Metin Gündoğdu, "Muhsin Yazıcıoğlu'nu şehit eden FETÖ'cü teröristlerdir" dedi.

Muhsin Yazıcıoğlu'nun Genel Başkanlığı sırasında BBP'de Genel Başkan Yardımcılığı ve Genel Sekreterlik görevlerinde bulunan AK Parti Ordu Milletvekili Metin Gündoğdu, suikastın ardındaki FETÖ bağlantılarını işaret ederek, "Muhsin Başkan'ı FETÖ şehit etti" dedi.

"ARAMA KURTARMA ÇALIŞMALARINI AKSATTILAR"

Çarpıcı açıklamalarda bulunan Metin Gündoğdu, "Muhsin Başkan'ın içinde bulunduğu helikopterin düşmesinin ardından Kahramanmaraş Emniyetinde görevli olan Dursun Özmen tarafından bir bilgi notu paylaşılıyor. Çevre illerin valiliklerine gönderilen notta Muhsin Başkan'ın bacağı kırık bir şekilde kurtarıldığından bahsediliyor. Özmen böylelikle arama kurtarma çalışmalarını sekteye uğratıyor. Notun yalan olduğu sonradan anlaşılıyor ve Muhsin Başkan 3 gün sonra bulunuyor. O dönemde helikoptere ulaşılamaması için çaba gösterdiği açık olan Dursun Özmen bugün FETÖ'den tutuklandı. Bu olay Muhsin Yazıcıoğlu suikastının FETÖ tarafından işlendiğinin kanıtlarından biri budur" diye konuştu.

"MUHSİN YAZICIOĞLU'NU ŞEHİT EDEN FETÖ'CÜ TERÖRİSTLERDİR"

Muhsin Yazıcıoğlu suikastında parmağı olanların 15 Temmuz darbe girişiminden sonra yakalanan teröristlerle aynı kişiler olduğunu belirten Metin Gündoğdu, "Çok çarpıcı bir diğer kanıt ise 15 Temmuz'da ortaya çıktı. Muhsin Başkan'ın içinde bulundu helikopterin düştüğü alana giderek, helikopterin GPS cihazlarını söken kişilerin Muğla'ya Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı şehit etmeye giden grubun içinde olduğu ortaya çıktı. Bu teröristlerden birisi Astsubay Üstçavuş Aydın Özsıcak, diğeri ise Yarbay Davut Uçum isimli şahıslardır. Bu olay başlı başına FETÖ'nün Muhsin Başkan'ın katili olduğunun kanıtıdır. Muhsin Yazıcıoğlu'nu şehit eden FETÖ'cü teröristlerdir" şeklinde konuştu.

"AVUKATLAR BİLDİKLERİNİ AÇIKLASIN"

Muhsin Yazıcıoğlu davasını takip eden avukatlara önemli görev düştüğünü ancak gerekli hassasiyetin gösterilmediğini vurgulayan Metin Gündoğdu, "Bu avukatlardan biri 14 Aralık 2015 tarihinde yaptığı açıklamada "Kimlerin nasıl ve ne şekilde bu suikastı işlediklerini gayet net bir şekilde bilmekteyiz. Muhsin Yazıcıoğlu'nun dava arkadaşları olarak bu dosyanın kapatılmasına müsaade etmeyeceğiz" diyor. Bu olayı takip eden bir başka kişinin 29 Mart 2012 tarihindeki açıklaması da şu şekilde: "Her yerde ahtapotun kolları olan bir yapıyla karşı karşıyayız. Bu olayın (Muhsin Yazıcıoğlu suikastı) arkasında kim olduğunu, tahminden öte biz biliyoruz." Bu arkadaşlar, Muhsin Başkan'ın katillerini biliyor da neden açıklamıyor. Bu açıklamayı yapacağınıza, algı yönetimi yapacağınıza, bilgi kirliliği oluşturacağınıza neden Muhsin Başkan'ın katillerini açıklamıyorsunuz. Bu suikastın arkasında hükümet varmış algısını oluşturanlara neden müsaade edildi. Bunların net bir şekilde ortaya koyulması gerekli" ifadelerini kullandı.

Bilgi kirliliği üzerinden algı yönetimi yapmaya çalışanlara fırsat verildiğini belirten Gündoğdu sözlerine şöyle devam etti: "Benim BBP'de Genel Başkan Yardımcısı olduğum dönemde yapılan bir başkanlık divanı toplantısında, Muhsin Başkan'ın davasını takip eden avukatlardan birisi "Ben bu işin arkasında kimin olduğunu biliyorum" dedi ve işin arkasında o dönem Başbakan olan Sayın Erdoğan'ın olduğunu iddia etti. Ben de bu iddiayı neye dayandırdığını sordum, belgesi olup olmadığını sordum ve sert bir tartışma yaşadık. Suikast davasını takip eden avukatlardan biri olan Rafet Arslanoğlu da FETÖ kapsamında açığa alındı."

"HELİKOPTERİ KİM KİRALADI?"

Metin Gündoğdu açıklamasını şöyle tamamladı: "Muhsin Başkan'ın şehadet sürecinden sonra çıkan Zaman gazetelerine bakın. Çarşaf çarşaf haberler yaparak "Muhsin Yazıcıoğlu'na Ergenekon Terör Örgütü suikast düzenledi" minvalinde haberler yaptılar. Son 2 buçuk yılda da suikastı hükümetin üzerine yılmaya çalıştılar. Algı operasyonu yapamaya çalıştılar. Bu helikopterin kiralanması konusunun da aydınlatılması gerekiyor. Kimler tuttu, fatura hangi şirkete kesildi. Bunlar Devlet Denetleme Kurulu raporlarında da var. Bunlar net bir şekilde ortaya konmalıdır. FETÖ'den tutuklu bulunan Emre Soncan isimli kişiye kitap yazdıran kimler? Bu kitapta yer alan gizli bilgi ve belgeleri kimler temin etti? Bu kitapla ne algısı oluşturulmaya çalışıldı."