Mevzuat Çöplüğü Temizlendi!(2)

Mevzuat Çöplüğü Temizlendi!(2)

Mevzuat Çöplüğü Temizlendi!(2)

Mevzuat metinleri hazırlanırken hassas davranılmalıdır. Çünkü mevzuat, kurumun işleyişini ifade eden yazılı kurallar bütünüdür. Mevzuatta ki anlaşılmazlık veya çelişkili hükümlerin bulunması, ucu açık her yana çekilebilecek ifadelerin yer alması adaletsiz uygulamalara neden olmaktadır. Çalışanlar mahkeme kapılarında soluğunu almaktadır. Bu da kurumda kurum kültürüne zarar vermektedir. Maalesef bu dün böyleydi, bugün de böyle devam edecek gibi. İki örneği paylaşmak istiyorum. Biri 2006 yılında yayınlanan yönetmelik, diğeri ise daha dün denilecek zamanda yayınlanmış bir yönetmelik!

******

Son yayınlanan okul aile birliği yönetmeliğinin 17. Maddesine bakalım;

Gelirlerin dağılımı

MADDE 17 – (1) Resmî okullarda kantin ve benzeri yerlerin;

a) Birliklerce kiraya verilmesi hâlinde,

1) …………..

2) Elde edilecek gayri safi gelirden Hazineye ödenmesi gereken arz bedeli düşüldükten sonra kalan net tutarın % 80’i birliğin, % 10’u ilçe millî eğitim müdürlüğünün, % 10’u ise il millî eğitim müdürlüğünün banka hesabına aktarılır. Büyükşehir statüsünde olmayan il merkezlerindeki birliklerde ise gelirin % 20’si il millî eğitim müdürlüğünün banka hesabına,

yatırılır.

b) Birliklerce işletilmesi hâlinde,

1) ……………..

2) Arz bedelinin hesaplanmasında gayri safi hâsılat esas alınmış ise Hazineye ödenmesi gereken arz bedeli, zorunlu işletme giderleri ve kanuni giderler düşüldükten sonra kalan net tutarın % 80’i birliğin, % 10’u ilçe millî eğitim müdürlüğünün, % 10’u ise il millî eğitim müdürlüğünün banka hesaplarına aktarılır. Büyükşehir statüsünde olmayan il merkezlerindeki birliklerde ise gelirin % 20’si il millî eğitim müdürlüğünün banka hesabına yatırılır.

3) İl/ilçe millî eğitim müdürlükleri hesaplarına yatırılan paralar, il/ilçe millî eğitim müdürünün veya görevlendireceği ilgili müdür yardımcısı/şube müdürü başkanlığında iki okul müdürü ve iki birlik başkanından, mülki amirin onayı ile oluşturulan komisyonca öncelikle imkânları kısıtlı olan okulların ve öğrencilerin eğitim ve öğretimle ilgili ihtiyaçlarında kullanılmak üzere ilgili birliğin hesabına aktarılır.

 

Kantin ve benzeri yerlerin birliklerce kiraya verilmesi halinde, kira paylarının il/ilçe müdürlüklerince nasıl harcanacağı ile ilgili bir hüküm yok. İki fıkra ile a) bendi tamamlanmış. Birliklerce işletilmesi halinde ise nasıl yol izleneceği 3. Fıkrada açıkça ifade edilmiş. b) bendinin 3. Fıkrası a) bendini kapsamamaktadır. Birliklerce kiraya verilen kantin ve benzeri yerlerden alınan kira gelirlerinden il/ilçelere gönderilen paylar şimdi nasıl harcanacak? Nasıl komisyon kurulacak? Belirlenmemiş. Mantığına baktığınızda 3. Fıkranın a) bendini de kapsadığını düşünebilirsiniz. Ama 1.,2.,3 diye sıra numarası verme işlemi, yalnızca konu başlığının alt maddelerini içermektedir.

 

Bu ve benzer hatalar geçmişte de yapılmıştır. Bu yüzden çalışanlar mağdur olmuş ve adalet duygusu zedelenmiştir. Özellikle atama ve yer değiştirmeler ile ilgili mevzuat hazırlanırken alanda görev yapan STK ların görüşlerinin alınması çok önemlidir. Alınan görüşlerin mevzuata doğru bir biçimde yansıtılması ise daha da önemlidir.

 

******

 

2006 yılında yayınlanan Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği yönetmeliğinin birçok maddesinde problem var. Ama ben en çok görevde yükselmeyi içeren 25. Maddesine takılıyorum. Herhalde böyle ucu açık ifadelerin yer aldığı bir yönetmeliği, Anayasanın 2. Maddesinde ifadesini bulan hukuk devleti ile bağdaştırmamız mümkün değildir diye düşünüyorum.

MADDE 25- (Değişik : 23.7.2010/27650 RG) (1) Görevler arası geçişler aşağıdaki esaslara göre yapılır.

a) ……….,

b) Asaleten şube müdürü görevinde en az iki yıl görev yapmış olanlar, ilçe millî eğitim müdürü veya il millî eğitim müdür yardımcısı görevlerine,

c) İlçe millî eğitim müdürü, il millî eğitim müdür yardımcısı görevlerinden birinde veya bu görevlerde toplam en az üç yıl asaleten görev yapmış olanlar, il millî eğitim müdürlüğü veya daire başkanlığı (bağımlı) görevlerine,

ç) (A) tipi eğitim kurumlarında asaleten müdür olarak en az sekiz yıl görev yapanlar il millî eğitim müdürlüğü görevine,

d) Asaleten şube müdürü görevinde en az altı yıl görev yapmış olanlar, il millî eğitim müdürü veya daire başkanlığı (bağımlı) görevlerine,

e) (A) tipi eğitim kurumlarında asaleten müdür olarak en az üç yıl veya (B) tipi eğitim kurumlarında asaleten müdür olarak en az beş yıl ya da (A) tipi ve (B) tipi eğitim kurumu müdürlüğünde toplam en az dört yıl asaleten görev yapanlar ilçe millî eğitim müdürlüğü, il millî eğitim müdür yardımcılığı görevlerine,

f) Millî eğitim müdürlükleri bünyesinde en az beş yıl süreyle mimar ve mühendis olarak görev yapmış olanlar, münhasıran yatırımlardan sorumlu olmak üzere millî eğitim müdür yardımcısı görevlerine,

Atanabilirler.

 

Daha bunun alt paragrafında hükümlerde var. Ama ben uzatmak istemiyorum. Hangi görevde kaç yıl süre ile görev yapanların yükseleceği hüküm altına alıyor. Buraya kadar tamam! Peki, bu görevler arası geçiş nasıl sağlanacak? Duyurusu ne olacak! Kim nereye müracaat edecek, belirsiz. Oysa mevzuat denilen, kurumların işleyişinin kılavuzu olan metinler belirsizliği gidermek için ortaya konur ve uygulanırlar. Mevzuatın kendisi kafalarda soru işareti bırakmaz. Ya da hukuksuzluğun kaynağı bir mevzuat olamaz. Kanun ve yönetmelikler aynı zamanda hukuka da uygun olmalıdır. Hukuka uygun olan yine toplum vicdanında da kabul bulur.

 

******

Hazırlanacak her türlü yasa ve yönetmelik genel ve sınırları belirsiz bir düzenleme yetkisini idareye vermemelidir.Görevde yükselme ve unvan değişikliği yönetmeliğinin 25. Maddesi böyle bir yetkiyi idareye tanımıştır. Anayasada idareye tanınan yetki kanunla sınırlı, bir yetkidir. İsim olarak böyle bir yönetmeliğin Bakanlık tarafından yayınlanmış olması da yeterli değildir. Anayasa’nın 128. maddesinde “…….Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir. Ancak, malî ve sosyal haklara ilişkin toplu sözleşme hükümleri saklıdır. Üst kademe yöneticilerinin yetiştirilme usul ve esasları, kanunla özel olarak düzenlenir.” denilmiş; 657 sayılı yasanın 2. Maddesine istinaden hazırlanan, Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği yönetmeliğinin dayanağını da bu hüküm oluşturmuştur.

***

2006 yılında yayınlanan yönetmeliğin, “görevde yükselme eğitimi esasları başlıklı bölümü” ilk defa atanacak şube müdürleri için uygulanmadı. 2006 yılından beri kadrolu şube müdürü ataması yapılamıyor. Bakanlık kendi yayınladığı yönetmeliği uygulamadı. Mevzuatı hazırlamak yetmiyor önemli olan adaletli bir şekilde uygulamak. Ama hazırlanan yönetmelikte bir problem varsa uygulamamak daha az sorunla karşılaşmak demektir. Bence bu mantıkla hareket edildi. Mevzuat hazırlamada itina ile ve akıl akıldan üstündür mantığı ile hareket ederek uygulayıcıların ve etkilenenlerin görüşünü önemsemek, hataları en aza indirecektir diye düşünüyorum. Gizli kapaklı tartışılmadan hazırlanan mevzuat daha sonra çözümü zor problemleri de beraberinde getirmektedir.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.