Memur-Sen'den KESK Başkanı'na Sert Tepki
Gerçeklere göz kapayarak uydurma ifadelerle haber yapmayı alışkanlık haline getirenlerin uzattığı mikrofona konuşan KESK Başkanı Lami Özgen'in Memur-Sen’e yönelik itham ve iftira fırsatını bihakkın kullanma telaşı fazlasıyla hissediliyor.
Gerçeklere göz kapayarak uydurma ifadelerle haber yapmayı alışkanlık haline getirenlerin uzattığı mikrofona konuşan KESK Başkanı Lami Özgen'in Memur-Sen’e yönelik itham ve iftira fırsatını bihakkın kullanma telaşı fazlasıyla hissediliyor.
Çalışma hayatını çatışma ortamına dönüştürmeye çalışan KESK Başkanı Özgen, KHK ile kamu görevinden çıkarılma işlemlerinden yola çıkarak yürütülen darbe soruşturmalarını sulandırmaya, FETÖ ve PKK'ya örtülü destek sunmaya, süreci zehirlemeye ve 15 Temmuz sonrası oluşan Yeni Kapı ruhunu zedelemeye gayret etmektedir. Lami Özgen'in, son dönemde terör örgütlerinin PR'ını yapmakla nam kazanan Cumhuriyet gazetesine verdiği röportaj baştan aşağıya karalama ve altını dolduramadığı boş iddialarla doludur. Memur-Sen'i yalan ve iftiralarla karalayan, hedef gösteren, tezviratlarla itibarsızlaştırmaya çalışan Özgen'in amacı, terör koalisyonu ve işbirlikçilerine malzeme sağlamaktır.
Açıklamasında açığa alınmaların ardından 4 öğretmenin intihar ettiğini ileri süren Özgen, alçakça bir şekilde söz konusu intiharların sorumlusu olarak Memur-Sen'i göstermektedir. Asıl amacı, toplum mühendisliği ile Konfederasyonumuza karşı psikolojik harp yürütmek olduğu demecindeki ifadeleriyle belgelenen Özgen, öyle anlaşılıyor ki bizleri verdiğimiz haklı mücadeleden gerçek dışı, iftira ve husumet içeren iddialarla caydıracağını düşünüyor. Böyle düşünenler dün olduğu gibi bugünde hezimete uğrayacaklardır. Bizim tavrımız da çağrımız da nettir, iddiasını ispatlamayan şerefsizdir.
15 Temmuz darbe girişimi sonrasında FETÖ/PDY/PKK mensuplarının kamu görevinden uzaklaştırılması sürecinde Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen, kamuoyuna yaptığı açıklamada, "Haklarında açığa alınma/görevden uzaklaştırma işlemi tesis edilen öğretmenlerden haklarında herhangi bir adli soruşturma/kovuşturma ve/veya idari soruşturma/inceleme yürütülmeyenlerin görevlerine iade edilmesi, masumların daha fazla mağdur edilmemesi, eğitimin verimliliği ve devamlılığı açısından elzemdir" demiştir. Aynı şekilde Konfederasyonumuz Genel Başkanı Ali Yalçın, ilgili bakanlıklarla yaptığı görüşmelerde, çeşitli platformlarda ve medya da defalarca "Kamu FETÖ’den tamamen temizlenmeli, yeni mağduriyetlere fırsat verilmemeli, masumlara görevi iade edilmelidir. Biz mazlumların, masumların yanındayız. Darbe ve terör ile ilişkisi olan herkesin de karşısındayız" diyerek net tavrımızı göstermiştir. Bu duruş arşivlerde kayıt altındadır.
Lami Özgen, hak olanı savunması, haklı olanın yanında durmayı tercih etmesi gerekirken, yaşanan intihar olayını istismar ederek, araçsallaştırmaktadır. Diğer taraftan üslubu ve sarıldığı şiddetin diliyle de terör örgütü propagandası yaparak, sahayı terörize etmeye çalışmaktadır.
Özgen, Memur-Sen'i hedef göstermektedir çünkü; Memur-Sen'in haklı ve tutarlı duruşu, maskelileri açığa çıkarmaktadır. Memur-Sen güneşi Türkiye üzerinde parladıkça KESK gibi yapıların karanlık yüzleri tebarüz etmektedir.
Özgen, Memur-Sen'e saldırmaktadır çünkü; Memur-Sen vesayet, terörizm ve eperyalizm karşısında sahih ve tutarlı bir tavra sahiptir. Memur-Sen'in bu hakikatli duruşu, sahte antiemperyalistleri, terör sevicileri, terör örgütlerinin vesayeti altındakileri deşifre etmektedir.
Özgen, Memur-Sen'i hedef göstermektedir çünkü; Memur-Sen hiç bir eyleminde, hiç bir tavrında terör örgütlerinden, karanlık odaklardan sufle almamıştır. Aksine Memur-Sen, terör örgütlerinin ve karanlık odakların kirli emellerini deşifre etmiştir.
Özgen, Memur-Sen'i karalamaktadır çünkü; Memur-Sen 15 Temmuz gecesi darbe karşısında sokağa ilk çıkan ve 27 gün boyunca alanlardan ayrılmayan bir konfederasyondur. Bu tavrıyla Memur-Sen, sahte darbe karşıtlarının foyasını da ortaya çıkarmıştır.
Binlerce okul çağı öğrencisini ölüme gönderen, öğretmenleri tehdit eden ve öldüren, ülkeyi karanlık bir iç savaşa çekmeye çalışan PKK'yı kınayamayanların, darbeyi kınarken bile darbecilerin adını anmayıp darbeyi sulandırmaya kalkanların bugün sahte bir insan hakları söylemiyle bir intihar olayı üzerinden Memur-Sen'i karalamaya kalkmaları ve tartışmaların içine çekmeye çalışmaları komik olduğu kadar da trajik, bir o kadar da ahlaksızcadır.
Memur-Sen ailesi olarak bu ahlaksız tavrı şiddetle kınıyor, Özgen'i Memur-Sen ailesinden ve Türkiye'den özür dilemeye davet ediyoruz.
Her türlü hukuki hakkımız saklı kalmak kaydıyla kamuoyunun bilgisine saygılarımızla sunarız.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.