MEB'in "Yoga" İznine "Putperest İbadeti" Tepkisi
Müslüman Alimler Birlikleri'nden yapılan ortak açıklamayla Müslüman çocuklarına Budizm ve Hinduizm ibadeti 'yoga'nın eğitiminin verilmesi kabul edilemez olduğu belirtildi ve bu iznin derhal iptal edilmesi için Hükümete çağrıda bulunuldu.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın Budizm ve Hinduizm ibadeti olan 'yoga'yı çocuklarda uygulanmasına yönelik skandal onaya kamuoyunda tepkiler çığ gibi yükseliyor.
Müslüman çocuklara Hinduizm ibadetinin uygulanmasına Uluslararası Müslüman Alimler Dayanışma Derneği (UMAD), Medrese Alimleri Vakfı (MEDAV) ve Ehl-i Sünnet Alimler Birliği'nden (ESAB) yapılan ortak bir açıklamayla tepki gösterildi.
Putperest bir inanç ritüeli
Ortak açıklamada Diyanet İşleri Başkanlığı'nın fetva makamı olan Din İşleri Yüksek Kurulu'nun da bir Müslümanın kesinlikle 'yoga yapması'nın uygun olmadığına işaret ederek "Yoga sadece bir meditasyon, dinlenme ve zihinsel arınma uygulaması olmayıp aynı zamanda inanç ve dini boyutu olan Hint ve Uzak Doğu menşeli bir inanç ritüeli olmasının yanı sıra, putperest inançların yaygın olduğu bir coğrafyaya ait bir kültür unsurudur. Her ne kadar son yıllarda bir özenti sonucu Yoga eğitimi başta özel anaokulları olmak üzere bazı eğitim kurumlarında yaygınlaşmışsa da toplumumuzun bu konuda yeteri kadar bilinçlendirilmediği açıktır." denildi.
Okullardaki yoga eğitimi masum değil
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk başta olmak üzere, Hükümete çağrıda bulunan STK'lar, "Toplumu aydınlatma ve yanlışlardan dönülmesi hususunda hatırlatma görevi bulunan hocalar/alimler olarak bizler, okullarda yoga eğitimine karşı olduğumuzu ve bu eğitimin masum olmadığını, batıl bir dinin ve kültürün parçası olduğunu inanıyoruz. Dolayısıyla yavrularımızın bu dini ve kültürel dejenerasyona tabi tutulmamaları hususunda yetkilileri gerekli hassasiyeti göstermeye ve okullarda çocuk yogası yapılmasına dair izni iptal etmeye ısrarla davet ediyoruz." çağrısında bulundu.
İşte yapılan ortak açıklamanın tamamı:
Son günlerde basında ve sosyal medyada okullarda Çocuk Yogası etkinliği yapılmasına resmi izin verildiğine dair haberlerin yaygınlaşması üzerine, aşağıda zikri geçen Alimler Birlikleri olarak ortak bir basın açıklaması yaparak bu konuda kamuoyunu bilgilendirmeyi uygun gördük.
Din İşleri Yüksek Kurulu’nun da aldığı kararda belirttiği gibi; “Yoga, Hinduizm ve Budizm’de kişiye birtakım ilâhî bilgiler ve yetenekler kazandırarak, onun arınmasına ve hakikate ulaşmasına aracı olması amacıyla uygulanan bir yöntemdir. Son yıllarda ülkemizde bedensel egzersiz ve psikolojik terapi faaliyetleri görünümünde yaygınlaşan yoga merkezlerinin önemli bir kısmı kendilerini bu dinlerden ayrıştırarak bağımsız yoga uygulayıcısı oldukları söylemiyle faaliyet göstermektedirler. Ancak yoganın dinî bir yönünün bulunmadığı ve zihinsel arınmayı amaçlayan alıştırmalar olduğu söylemi tam olarak gerçeği yansıtmamaktadır. Çünkü Hint dinlerinde yoga, dinî bir uygulama olarak varlığını sürdürmektedir. (“Brahmanizm”, DİA, VI, 331) Buna göre bir Müslümanın, başka bir dinin inanç ve ibadetlerine dayandığını bilerek, yoga yapması uygun değildir.”
Görüldüğü gibi Yoga sadece bir meditasyon, dinlenme ve zihinsel arınma uygulaması olmayıp aynı zamanda inanç ve dini boyutu olan Hint ve Uzak Doğu menşeli bir inanç ritüeli olmasının yanı sıra, putperest inançların yaygın olduğu bir coğrafyaya ait bir kültür unsurudur. Her ne kadar son yıllarda bir özenti sonucu Yoga eğitimi başta özel anaokulları olmak üzere bazı eğitim kurumlarında yaygınlaşmışsa da toplumumuzun bu konuda yeteri kadar bilinçlendirilmediği açıktır.
Yüce dinimiz İslam, arınmanın Yoga gibi bize yabancı etkinliklerle değil; Tefekkür, Allah’ı zikretmek, huşu ile namaz kılmak, gece teheccüde kalkmak, oruç tutmak vb. ibadetlerle olabileceğini öğretmektedir. Ayrıca İslam kültüründe ruh eğitimi, nefis terbiye ve tezkiyesini sağlayan Tasavvuf mektebimiz vardır.
Toplumu aydınlatma ve yanlışlardan dönülmesi hususunda hatırlatma görevi bulunan hocalar/alimler olarak bizler, okullarda yoga eğitimine karşı olduğumuzu ve bu eğitimin masum olmadığını, batıl bir dinin ve kültürün parçası olduğunu inanıyoruz. Dolayısıyla yavrularımızın bu dini ve kültürel dejenerasyona tabi tutulmamaları hususunda yetkilileri gerekli hassasiyeti göstermeye ve okullarda çocuk yogası yapılmasına dair izni iptal etmeye ısrarla davet ediyoruz.
Alim/hocalardan müteşekkil üyelerimizin konuyla ilgili yüksek hassasiyetleri üzerine bu ortak açıklamayı kamuoyunun bilgisine saygılarımızla arz ediyoruz.
Abdulvahab Ekinci - UMAD (Uluslararası Müslüman Alimler Dayanışma Derneği Başkanı)
M. Tayyip Elçi - MEDAV (Medrese Alimleri Vakfı) Başkanı
Abdullah Cihangir - ESAB (Ehl-i Sünnet Alimler Birliği) Başkanı
Kaynak: yeniakit.com.tr
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.