MEB raporunda öğretmenlerle ilgili çarpıcı tespitler
Yeni Şafak Gazetesi yazarı Ahmet ÜNLÜ bu günki köşesinde Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2019 Yılı Faaliyet Raporu'nda yer alan öğretmenlerle ilgili bilgilere yer vererek çıkardığı sonuçları ve görüşlerini açıklamıştır
Ahmet ÜNLÜ'nün bugünki yazısı;
MEB'in 2019 yılı faaliyet raporunda öğretmenlerle ilgili çarpıcı tespitler
Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2019 Yılı Faaliyet Raporu incelendiğinde öğretmenlerle ilgili çarpıcı sonuçlara ulaşmak mümkündür. Mesela, 8 yıllık süreçte 122.982 öğretmenin emeklilik ve istifaen MEB'den ayrıldığını görüyoruz. Bu rapordaki öğretmenlerle ilgili önemli bilgileri okuyucularımızla paylaşarak çıkardığımız sonuçları ve görüşlerimizi açıklayacağız.
Yıllara göre atama yapılan öğretmen sayıları
Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2019 Yılı Faaliyet Raporu incelendiğinde öğretmen atamalarıyla ilgili çok ciddi verilere rastlayamıyoruz. Ancak, daha önceki yıllarda yayınlanan raporlarla bir araya getirdiğimizde önemli verileri elde edebiliyoruz. Bu verilere göre;
1- 2013 yılında 39.676, 2014 yılında 49.002, 2015 yılında 51.326 ve 2016 yılında 29.699 öğretmen ilk atama yoluyla göreve başlamıştır. 2017 yılında 22.026, 2018 yılında 25.001 ve 2019 yılında 40.222 Sözleşmeli Öğretmen Ataması (4/B) yapılmıştır. 2019 yılında 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu Kapsamında 72 atama, 2828 Sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu Kapsamında da 49 atama yapılmıştır.
2- 2013 yılında 250, 2014 yılında 366, 2015 yılında 404 ve 2016 yılında da 238 öğretmen Açıktan Atama, Kurum içi, Kurumlar Arası ve Yeniden Atama yoluyla göreve başlamıştır. 2017 yılında bu atama türünü göremiyoruz. 2018 yılında (657 sayılı Kanun'un 74 ve 92'nci maddesine göre) 6 açıktan atama yapılmıştır. 2019 yılında (657 sayılı Kanun'un 74 ve 92'nci maddesine göre) açıktan öğretmen ataması yapılmamıştır.
3- Sadece 2013 yılında 1.011 Açıktan İlk, Kurum İçi, Kurumlar Arası İlk Atama yapılmış olup, 2014, 2015 ve 2016 yıllarında bu yöntemle öğretmen ataması yapılmamıştır. 2017 yılında bu atama türünü göremiyoruz. 2018 yılında (657 sayılı Kanun'un 74 ve 92'nci maddesine göre) 6 açıktan atama yapılmıştır. 2019 yılında (657 sayılı Kanun'un 74 ve 92'nci maddesine göre) açıktan öğretmen ataması yapılmamıştır.
4- 2013 yılında 106, 2014 yılında 83, 2015 yılında 152, 2016 yılında 63, 2019 yılında da 286 milli sporcu öğretmen olarak atanmıştır. Ancak, 2017 ve 2018 yıllarında bu atama türüne yer verilmemiştir.
5- 2013 yılında 311, 2014 yılında 671, 2015 yılında 723 ve 2015 yılında da 498 engelli öğretmen ataması yapılmıştır. 2017 yılında 1.319 engelli atamasına yer verilmiş, ancak bu atamanın kaç tanesinin öğretmen olduğu bilgisi verilmemiştir. 2018 yılında 515 engelli öğretmen ataması yapılmıştır. 2019 yılında da 750 engelli öğretmen ataması yapılmıştır.
6- 2013 yılında 226, 2014 yılında 798 ve 2015 yılında 131 ve 48 Açıktan Atama (28 Şubat Dönüşü) yoluyla öğretmen ataması yapılmıştır. Bu yolla başörtüsü mağduru öğretmenlerin sorunu çözülerek devlet utançtan kurtulmuştu.
7- 2013 yılında 32, 2014 yılında 1, 2015 yılında 1, 2016 yılında 259 ve 2017 yılında 46 ve 2018 yılında 55 ve 2019 yılında 72 olmak üzere 3713 sayılı Kanun'a göre atama (Şehit Yakını) öğretmen ataması yapılmıştır.
8- 2013 yılında 73, 2014 yılında 136 ve 2015 yılında da 48 olmak üzere yargı kararıyla (İlk Atama, Açıktan, Kurumlar Arası) öğretmen ataması yapılmıştır. 2016 yılında bu yöntemle atama yapılmamıştır. 2017 yılında 22.026, 2018 yılında 25.001 ve 2019 yılında 40.222 Sözleşmeli Öğretmen ataması (4/B) yapılmıştır.
Yıllara göre MEB'den ayrılan öğretmen sayısı
Faaliyet Raporuna göre, Milli Eğitim Bakanlığı'ndan 2012 yılında 8.800, 2013 yılında 7.877, 2014 yılında 7.975, 2015 yılında 10.988, 2016 yılında 44.144 ve 2017 yılında 19.217, 2018 yılında 8.982 ve 2019 yılında 15.019 olmak üzere emekli, istifa, göreve son, muvafakat, vefat, müstafi ve devlet memurluğundan çıkarılma yoluyla öğretmen ayrılmıştır. 2016 yılındaki yüksek artış FETÖ/PDY ve BTÖ kapsamında görevine son verilen öğretmen sayılarından dolayıdır.
2019 yılında MEB'de çalışan öğretmen sayısı
2017 yılı Faaliyet Raporu'na göre Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı'nda 920.524 öğretmen görev yapmaktadır. 2017 yılı Faaliyet Raporu'na göre ise Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı'nda 904.679 öğretmen görev yapmaktaydı. Emeklilik vb. nedenlerle ayrılanları çıkardığımızda 6.863 öğretmen artışı olmuştur. 2018 yılında atanan 4/B'li (sözleşmeli) öğretmen atamasının 25.001, 2019 yılında ise 40.222 Sözleşmeli Öğretmen ataması olduğunu dikkate almalıyız.
MEB'de çalışan toplam personel sayısı ise 2016 yılında 977.893 iken bu rakam 2017 yılında 984.354 ve 2019 yılında ise 946.114 olmuştur. Sözleşmeli öğretmenler Eğitim Öğretim Sınıfında yer almadığı için kadrolu öğretmen sayısı azalırken sözleşmeli öğretmen sayısı arttığından EÖH sınıfındaki düşme yanlış anlaşılmamalıdır. Buna rağmen bu sınıftaki MEB'de görev yapan öğretmen sayısının birçok ülke nüfusu kadar olduğunu ifade etmek isteriz. Bu kadar büyük bir öğretmen kitlesini etkin bir şekilde idare etmenin ne kadar zor olduğunu anlatmaya gerek olmadığını düşünüyoruz.
2019 yılında MEB'de disiplin cezası verilen personel sayıları
2019 yılında 1081 personele Uyarma, 2041 personele Kınama, 414 personele Aylıktan Kesme (2017 yılında 7.298), 209 personele Kademe İlerlemesinin Durdurulması (2017 yılında 680) ve 17 personele Devlet Memurluğundan Çıkarma cezası verilmiştir. 2018 yılında 360 personele Uyarma, 804 personele Kınama, 294 personele Aylıktan Kesme (2017 yılında 7.298), 77 personele Kademe İlerlemesinin Durdurulması (2017 yılında 680) ve 41 personele Devlet Memurluğundan Çıkarma cezası verilmişti. 2018 ve 2019 yılı karşılaştırıldığında disiplin cezalarında yüzde 300 oranında artışlar olduğu görülmektedir.
Ayrıca, 77 personel hakkında Adli Teklif (Mahkemeye sevkedilmiş ve adli süreç başlatılmış) ve 918 personel hakkında da İdari Teklif (görev ve görev yeri değişikliği vb.) (2017 yılında 8.530) getirilmiştir.
Tablolarla gerçekler ne kadar uyuşuyor?
Faaliyet raporunda yer alan "Birimlerin Ana Sorumlu Olduğu Stratejilere İlişkin Genel Tablo" incelendiğinde mükemmele yakın bir sonuç görüyoruz. Birimlerin sorumlu olduğu stratejilerle gerçekleştirdikleri stratejilere baktığımızda aklımıza hemen kedi ve ciğer karşılaştırması geliyor. Keşke daha güzel ve gerçekçi tablolarla karşılaşsaydık.
Yine raporda belirlenen hedeflerle gerçekleşme seviyelerinin arasındaki oransal farklar hedef belirlemesinde gerçekçi davranıldığını göstermektedir. Yani belirlenen hedef % 100 iken eğer bu rakam % 1.768,75 olarak gerçekleşiyorsa hedef belirlenirken gerçekçi davranılmadığını söyleyebiliriz. Buradan belirlenen hedeflerin ne kadar gerçekçi olduğunu da öğrenmiş oluyoruz. Raporda maalesef bu tür gariplikler de yer alıyor. Bu nedenle hedeflerin daha profesyonelce belirlenmesi gerektiğini vurgulayarak sayın Bakanın hedef gerçekleşme oranlarını incelemesini öneriyoruz.
MEB, basına yansımadan tecavüz olaylarına acil tedbir almak zorunda
Öncelikle çocuklara anne ve babalık yapan, onların her derdine çare olan ve hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan çok sayıda örnek öğretmenlerimizi burada saygıyla selamlıyorum. Onların emeklerinin karşılığının hiçbir şekilde ölçülemeyeceğini de ifade etmek istiyorum.
Ancak, hicap duyarak anlatmak zorundayız ki basında çok sayıda öğretmenin tecavüz olaylarına karışması bakanlığın acilen bu konuda eylem planı çıkarmasını gerektiriyor. Öğretmenler baş tacımız olmakla birlikte çocukların da göz bebeğimiz olduğunu dikkate alarak acilen bütün gücümüzle bu konuların üzerine gitmek zorunda olduğumuzu ifade etmek zorundayız. Bir de basına yansımayanlar dikkate alındığında ne demek istediğimiz daha iyi anlaşılacaktır. Özellikle çok detaylı sağlık kurulu raporları ile üniversitelerle ortak çalışmalar başlangıç olabilir.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.