Lisansüstü eğitim yapan öğretmenler, bir taraftan kendilerini geliştirerek eğitim hizmetini daha nitelikli yapma potansiyeline kavuşmakta, diğer taraftan da bakanlığın ihtiyaç duyduğu uzman personel ihtiyacını karşılamaktadır. Bununla da kalmamakta lisansüstü eğitim yapan öğretmenler, eğitim fakültelerinin öğretim elemanı ihtiyacına yönelik potansiyel hedef kitleyi oluşturmaktadır.

Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat Kanununda yapılan düzenlemeler, 14 Eylül 2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlandı. Yapılan değişiklikle özür grubu tayinleri yılda bir kez olmak üzere yaz tatili ile sınırlandırılmıştır. Ancak özür grubu tayinler yapıldığında bir çok üniversite lisansüstü eğitim sınavını yapmamış olduğundan bu süreçte lisansüstü eğitim sınavını kazanıp öğrencilik hakkını elde eden öğretmenler, atama dönemi geçtiğinden özür grubundan tayin isteyememektedir. Bir diğer konu da bazı üniversiteler ara dönemde de lisansüstü eğitim sınavları yapmaktadır. Benzer durum bu sınavı kazanan öğretmenler için de geçerlidir.

Milli Eğitim Bakanımız bir televizyon programında yaptığı  konuşmasında “iller arası özür grubu yer değiştirme başvurularında artık eğitim özrünün geçerli olmayacağını belirtmiş” ayrıca “öğretmenlere yüksek lisans yapmak istiyorsanız kendi ilinizde yapın” önerisinde bulunmuştur. Türkiye’deki üniversitelerin her bölümünde lisansüstü eğitim programları bulunmamaktadır. Özellikle doktora programı bulunan üniversite sayıları da sınırlıdır. Bu anlayış lisansüstü eğitim imkanı bulunmayan illerde çalışan öğretmenler için  adaletsizlik, fırsat eşitsizliği  yaratmaz mı?

2005 yılında uygulamaya konulan ilköğretim programlarında çocuklarımıza ilköğretim birinci sınıftan itibaren  kazandırmaya çalıştığımız “kariyer geliştirme bilinci” nin öncelikle öğretmenlerin de kazanması gerekmez mi? Kendi kariyerlerini geliştiremeyen, hatta bu fırsat verilmeyen öğretmenler, ne derece bu bilinci öğrencilerine kazandırabilir?

Bilgi edinme yasasına dayalı olarak elde edinilen verilere göre 01.09.2010-31.08.2011 tarihleri arasında il içi 175, iller arası 2877 öğretmenin özür grubundan atamasının yapıldığı öğrenilmiştir. 2011 – 2012 Öğretim yılı verilerine göre Türkiye’de toplam öğretmen sayısı 717.588’dir. Özür grubu ataması yapılan toplam öğretmen sayısı Türkiye’deki toplam öğretmen sayısına oranlandığında bu oranın (%0.42) oldukça düşük olduğu görülmektedir. Bu nedenle özür grubu atamalarda öğrenim durumundan yer değiştirenlerin sayısı manidar değildir.

Mevcut yasal düzenlemeyle özür grubuna bağlı yer değiştirmelerin yaz döneminde bir kez yapılması, ayrıca özür grubu yer değiştirmelerde öğrenim özrünün çıkarılacağı düşüncesi, öğretmenlerin lisansüstü eğitim alarak kariyerlerini geliştirmelerini  olumsuz etkileyecektir. Bunun yanında bakanlığın ve üniversitelerin uzman personel ihtiyacının yetişmesine de darbe vuracaktır.

Bu nedenle eğitim durumunu özrünün özür gurubu yer değiştirme içerinde eski uygulamada olduğu gibi yer alması, özür grubu yer değiştirme müracaatlarının eylül ortası ve şubat tatilinde olmak üzere iki kez yapılması hem MEB hem de Üniversiteler açısından oldukça verimli ve etkili bir uygulama olacaktır.

Yrd.Doç.Dr. Soner POLAT

Kocaeli Üniversitesi Eğitim Fakültesi

 memurlar.biz