Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, MEB’in daha önce açıkladığı takvim doğrultusunda alan değişikliği yapacağını belirtti. Yönetmenliğe rağmen uzun zamandır alan değişikliği yapılmadığına dikkat çeken Koncuk, bu nedenle talep ve beklentilerin arttığını, dolayısıyla bu taleplerin hepsine cevap vermenin çok zor olduğunu söyledi.

Bu yıl yapılacak olan alan değişikliği uygulamasının da yeni hayal kırıklıklarına sebep olabileceğini belirten Koncuk, “O halde çözümü zamana yaymak yine en doğru tedbir olacaktır.” dedi.

Koncuk açıklamasında şunları kaydetti:

“MEB daha önce açıkladığı takvim doğrultusunda alan değişikliği yapacaktır. Gerçekte, yönetmenliğe rağmen uzun zamandır alan değişikliği yapılmamış, bu sebeple talep ve beklentiler artmıştır. Aslında bu taleplerin hepsine cevap vermek çok zor görünmektedir.

Yükselen alan değişikliği talebinin tek sorumlusu yıllardır bu isteği görmezden gelen MEB'dir. Şayet zaman içinde yavaş yavaş bu istekler, tabi ki ihtiyaçlarımız doğrultusunda, karşılansaydı, problem bugün en az seviyeye inerdi. Olan olmuştur.

Bu konuda Türk Eğitim Sen olarak ortaya koyduğumuz geçmiş tekliflerimiz incelendiğinde, alan değişikliğinin her yıl yavaş yavaş yapılmasının bu talebi zamanla ortadan kaldıracağını söylediğimiz görülecektir, ancak MEB, maalesef bu konuda, seyretmekten başka bir şey yapmamıştır.

Bu yıl yapılacak olan alan değişikliği uygulamasının da yeni hayal kırıklıklarına sebep olacağını öngörebilmek zor değildir, neticede MEB sadece ihtiyaçları doğrultusunda bir program ortaya koyacaktır. O halde çözümü zamana yaymak yine en doğru tedbir olacaktır.

Benim bu açıklamamın bir çok kişide memnuniyet yaratmayacağını biliyorum ancak beklentileri bilen bir insan olarak tribünlere oynamak yerine doğru şeyleri söylemenin daha doğru olacağına inanıyorum. Bu sebeple doğru olan bugünden bir formül bulmak akla en uygun yol olacaktır.

Sayın İsmet Yılmaz ve MEB yetkilileri alan değişikliği taleplerini duymazdan gelerek çözemez, çözülmediği gibi bu talep de asla gündemden düşmez. O halde alan değişikliği talepleri her yıl düzenli olarak yapılarak yavaş yavaş azaltılmalıdır.

Gerek alan değişikliği gerekse alan daralması sebebiyle yaşanılan problemler az ya da çok her zaman karşımıza çıkacak problemlerdir. Bu problemlere kulak tıkamak yerine, taleplere kulak vermek hizmet kalitesi ve iş verimliliğini artıracaktır.

Aslında bu problemler kişilerin kendi problemi olmaktan öte Türk milli eğitiminin problemleri olarak görülmeli ve MEB alan değişikliği, alan daralması konusundaki talepleri özel bir daire başkanlığı oluşturarak takip etmelidir. Aksi takdirde bu konularda sıkıntılarımız sürecektir.”