İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni TÜSİAD da dahil olmak üzere eğitimciler, sendikalar ve milletvekilleri tepki gösterdi. TBMM’ye sunulan kanun teklifinin hedeflere nasıl hizmet edeceğinin şüpheli olduğunu belirten TUSİAD açıklamasında şunlara yer verdi: "Eğitim reformunda önceliğimiz yaratıcılık, yenilikçilik, eleştirel düşünme, araştırma, analitik ve yabancı dil becerileri yüksek gençler yetiştirmek olmalı. Çocuklarımızın iyi birer dünya vatandaşı olmaları için çevre bilinci, cinsiyet eşitliği, insan hakları, çok kültürlülük gibi konularda da erken yaşlardan itibaren eğitilmeleri gerekiyor. Sekiz yıllık kesintisiz zorunlu eğitime geçildikten sonra ilköğretime erişimde sayısal sorunlar önemli ölçüde aşıldı. Ama okula düzenli devam ve ilköğretimi tamamlama konularında sıkıntılar devam ediyor. Katılımcı ve kapsamlı bir müzakere süreci işletilmeden gündeme getirilen kanun teklifinin ise birçok açıdan sakıncalar barındırıyor."

Meslek seçimleri bilinçsiz olacak

Okul öncesi eğitimin zorunlu eğitim kapsamına alınması gerektiği vurgulanan açıklamada, "Zorunlu eğitim süresinin 12 yıla çıkarılması kararı için herhangi bir takvim öngörülmedi. Kanun teklifiyle mesleki yöneltme ve yönlendirmenin erken yaşlara çekilmesinin; temel eğitim ve becerilerin yetersiz kalması ve bilinçsiz meslek seçimleri gibi riskleri bulunuyor. Ayrıca bu düzenleme, mesleki yönlendirmeyi geciktirmeye ilişkin diğer AB ülkeleri politikaları ile de çelişiyor. Bunun yanında çıraklık yaşının 11’e indirilmesi sonucunu doğuracak bir düzenlemenin sakıncaları da dikkate alınmalı" dendi.

Türkiye ’nin ihtiyacı olan eğitim reformu bu değil

Teklifin uygulanması halinde kız çocuklarının okullaşma oranının düşeceğini vurgulayan açıklamada şu görüşlere yer verildi: "İlköğretimi iki kademeye ayırma ve ilk kademe sonrasını açık öğretimle ilişkilendirme yönündeki düzenlemelerin özellikle kız çocuklarının eğitime katılım ve okula devamları açısından sıkıntı yaratacak. Bunun yanında, ilköğretim birinci kademeden ikinci kademeye geçişin yeni bir merkezi sınav modelini beraberinde getirip getirmeyeceği de belirsiz. Sonuç olarak; TBMM gündemindeki kanun teklifi mevcut durumdan geriye gidişe yol açacak. Türkiye’nin ihtiyacı olan eğitim reformu bu değil. Bu çerçevede, teklifin gündemden çıkarılması ve eğitim sistemimizde reformların bilimsel dayanakları sağlam, mevcut kazanımları dikkate alan ve nicelik ile nitelik sorunlarını çözmeye yönelik bir yaklaşımla ve katılımcı bir süreçle gerçekleştirilmesi gerekli"

Sendikalar da tepkili

Öte yandan Adana'da Eğitim-Sen üyesi öğretmenler, zorunlu eğitim süresinin 4+4+4 olarak düzenlenmesini öngören yasa teklifinin aceleyle TBMM'de görüşülmesine tepki gösterdi. 'Zorunlu' olarak eylem yaptıklarını söyleyen öğretmenler, kız çocuklarının eve kapatılmak istendiğini öne sürdü. Yaklaşık 30 öğretmen, "Eğitim haktır satılamaz", "Demokratik eğitim istiyoruz" ve "Gerici eğitime hayır" şeklinde sloganlar attı. Eğitim-Sen Antalya Şubesi üyeleri de Cumhuriyet Meydanı'nda bir araya geldi. Şube Başkanı Nurettin Sönmez, Başbakanın, 'Dindar nesil yetiştirmek istiyoruz' sözlerine uygun bir eğitim sistemi oluşturmak ve bu amacı gerçekleştirmek için 12 yıl sistemini bir 'kılıf' olarak kullanmak istediğini vurguladı. Sönmez, zorunlu eğitimin kendi içinde bölümlere ayrılarak kademelendirilmesinin asıl amacının, 8 yıllık kesintisiz eğitim nedeniyle kapanan İmam Hatip okullarının 6, 7 ve 8'inci sınıfa denk gelen bölümlerinin yeniden canlandırılması olduğunu söyledi. 

Pazar günü 4+4+4'e tepki mitingi

Eğitim-Sen tarafından yapılan açıklamada, TBMM, Milli Eğitim Komisyonu'nda görüşülen kademeli zorunlu eğitim tasarısı ile, iktidarın eğitim sistemini siyasal çizgisinde biçimlendirmeye çalıştığını söyledi. KESK İstanbul Şubeler Platformu çatısında, Kadıköy'de 26 Şubat Pazar günü kademeli, zorunlu eğitim tasarı ile ilgili 'Susmuyoruz, korkmuyoruz, teslim olmuyoruz' adı altında miting düzenleyecekleri duyuruldu.

Taksim Meydanı'nda aralarında KESK Genel Başkanı Lami Özgen'in de bulunduğu 15 kişilik topluluk tarafından düzenlenen basın açıklamasında, "Yaşasın bilimsel, demokratik, laik eğitim mücadelemiz", "4+4+4 = dindar nesil" pankartı açıldı.

İzmir'de de CHP İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Nazan Çetin, partili kadınlarla birlikte Alsancak Cumhuriyet Meydanı'nda basın açıklaması yaparak, Ak Parti milletvekillerinin zorunlu eğitimi kademeli olarak 12 yıla çıkaran yasa teklifine tepki gösterdi. Nazan Çetin, yasa teklifinde kesintisiz sekiz yıl zorunlu eğitimin ikiye ayrılarak dört yıla düşürüldüğünü, çırak olma yaşının 14’ten 11’e çekildiğini söyledi. Çetin şöyle devam etti: "Bu teklif günümüzde yüzde 25’i hiç okula gitmemiş, yüzde 45’i beş yıllık ilköğretim mezunu olan kadın nüfus yapımızı, geleceğe doğru iyileştirme umutlarımızı tümüyle yok edecektir. Kız çocukları eve hapsedilecek, çocuk gelin utancı daha da büyüyecek. Erkek çocuklarımız 21’inci yüzyılda okul sırasına değil usta rahlesine oturtulacak, sınıflar yerine dükkanlarla tamirhanelere doluşturulacaktır. Çocuklarımızı daha 11 yaşında çırak ve çocuk gelin olarak verme utancını yaşamaya evet demeyeceğiz."

http://www.hurriyetegitim.com/haberler/23.02.2012/kademeli-egitime-tepki.aspx