Açılışını Başbakan Tayyip Erdoğan'ın yaptığı Dünya Ticaret Köprüsü, 135 ülkeden 2 bin 300 işadamını Türk girişimcisiyle buluşturdu. Zirvede, 7 milyar dolarlık iş bağlantısı hedefleniyor.



Küresel kriz sebebiyle dünya piyasalarında büyük bir daralma yaşanırken İstanbul, dünyanın dört bir yanından işadamlarını ağırlıyor. Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON), düzenlediği 'Dünya Ticaret Köprüsü'nde 135 ülkenin yönetici ve girişimcilerini, yeni işbirliği imkânlarını görüşmek üzere İstanbul'da bir araya getirdi. Sütlüce'deki Haliç Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen programın açılışında konuşan Başbakan Tayyip Erdoğan, küresel krizin tüm etkilerinin hissedildiği bu dönemde gerçekleştirilen organizasyonun önemine işaret etti.

Krizden, küresel işbirliği ile çıkılabileceğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, Türkiye ile iş yapmak isteyen, buradan ihracat yapmayı dileyen herkese kapıları sonuna kadar açtıklarını söyledi. Başbakan, "Hiç endişeniz olmasın, bizde totaliter veya otoriter yapı yok. Her şey yasalarla sağlanıyor. Gönlümüzü, kapımızı açarız. Ülkemizde taş taş üstüne koyanı başımız gözümüz üstünde taşırız." dedi. Devlet Bakanı Zafer Çağlayan da yeni işbirliği bağlantılarının dünya ekonomisine çok önemli katkılar sağlayacağını belirtti. Programa katılan konuk ülke yöneticileri de organizasyondan duydukları memnuniyeti dile getirdi.

TUSKON Başkanı Rızanur Meral, Türkiye-Dünya Dış Ticaret Köprüsü'nün açılışında yaptığı konuşmada, dünyanın krizle boğuştuğu, birçoklarının karamsarlıkla kabuklarına çekildiği dönemde işadamlarının yatırımla dünyaya meydan okuduklarını söyledi. Ticaret Köprüsü Programı ile dünyanın en büyük birebir iş görüşmelerinin yapıldığı iş platformu özelliğine sahip olduğuna işaret eden Meral, "Programda, 1.400 tercüman, 2 bin 300 konuk işadamı, 3 bin 200 Türk işadamı için 35 ayrı dilde tercüme yapacak." dedi.

Meral konuşmasında, geçmişteki organizasyonlar hakkında da bilgi verdi. Buna göre, üç Afrika, iki Avrasya ve Pasifik, bir Avrupa olmak üzere toplam 8 ticaret köprüsü kuruldu. 4 bin 400 işadamı ve 265 bakan, üst düzey bürokrat ve ticaret odası başkanı geldi. 152 yabancı basın mensubunun ağırlandığı organizasyonda 11 bin 600 Türk işadamı ile 140 bin iş görüşmesi yapıldı. Şu ana kadar milyarlarca liralık ticaret hacmi oluştu. Dış ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan konuşmasında, krizin etkilerinin bütün dünyada hissedildiği bugünlerde krize meydan okuyan bir etkinliğin gerçekleştirildiğini ifade etti. Çağlayan, "Tüm dünyada fuarlar ve toplantılar iptal edilirken, böylesi büyük bir organizasyonun Türkiye'de yapılması umutları güçlendirmektedir." dedi. Toplantıya katılan ülkelerin dış ticaretlerine önemli katkı oluşacağına işaret eden Çağlayan, "Ticaret Bakanları Zirvesi'ne katılan 33 ülkenin 24'ü IMF verilerine göre küçülmeyecek, büyüyecek." diye konuştu. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi de, kriz var diye yerinde oturmadıklarını belirterek, "Krizden çıkış ticaretin canlanmasına bağlı. Bu da bölgesel ve ikili ticaretlerin gelişmesi ile doğru orantılı." dedi. Başbakan Erdoğan konuşmasında, Türkiye'deki ve dünyadaki ekonomik gelişmelere değindi. Erdoğan, "Birilerinin inandığı gibi, paranın dini yoktur, milleti yoktur, ırkı yoktur, vatanı yoktur. Para bir civa gibidir, kendine uygun şartları nerede bulursa oraya gider. Bu anlayışla hareket ediyoruz." değerlendirmesini yaptı. Sadece hükümetin değil sivil toplum kuruluşlarının da inisiyatifi ele alması gerektiğini ifade eden Erdoğan, "TUSKON gibi örgütler bunu ziyadesiyle başarıyor ve göğsümüzü kabartıyor. TUSKON, umutsuzluğa kapılmak, karamsarlık bulutlarına teslim olmak yerine proje geliştirmeyi kendine görev vermiş." ifadelerini kullandı.

İSTANBUL'DA TANIDIK SESLER DUYACAKSINIZ

Erdoğan, konuşmasında İstanbul'daki köprülerin Boğaz'ın üstünde gerdanlık gibi Asya ve Avrupa'yı birbirine bağladığını anlattı. Konuklara, İstanbul'u gezdiklerinde sadece köprülerin değil şehrin de buluşma, kavuşma, kesişme noktası olduğunu ifade eden Başbakan, şöyle konuştu: "Türkiye medeniyetlerin buluştuğu, kültürlerin kaynaştığı inançların birlikte saygı temelinde özgürce var olduğu, renklerin, dinlerin, dillerin, mezheplerin barış ve hoşgörü içinde var olduğu yerdir. Misafirlerin her birinin kendilerinden, ülkelerinden, kültürlerinden bir parça bulabileceğini hatırlatmak isterim. Burada tanıdık yüzler, tanıdık sesler, tanıdık müzikler duyacaksınız. Avrupa, Asya, Amerika, Avustralya'nın bir pota içinde birleştiğini hissedeceksiniz. Bu güzide şehrin belediye başkanlığını yapmış ve şu anda başbakan olarak burada ağırlamaktan dolayı çok büyük bir memnuniyet duyuyorum."

İstanbul'un ekonomik anlamda da dünyanın önemli buluşma noktası olduğunu aktaran Erdoğan'ın verdiği bilgilere göre, tarih boyunca ticaret merkezindeki şehir, Hong Kong'dan Londra'ya tüccarların uğrak noktası oldu. Ekonomide sağlanan iyileşmeler İstanbul'un New York gibi finans merkezine dönüşmesini sağlıyor. Dünyanın en büyük finans kuruluşları ve markaları burada yerlerini almaya başladı. Kamu bankaları ve başta Merkez Bankası olmak üzere İstanbul'a taşıma hazırlıklarına devam ediliyor. Bu da tamamlandığında İstanbul dünyanın en önemli finans şehirleri ile rekabet edebilir konuma yükselecek.

Fuar başladı, 400 stant kuruldu

İstanbul Fuar Merkezi'nde gerçekleştirilecek Dünya Ticaret Köprüsü için ikili görüşmeler için kurulan bin 400 masanın dışında 400 de stant kuruldu. Dış ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'ın dün açılışını yaptığı stantlarda kendi alanlarında ülkenin önde gelen firmaları yer aldı. Masalarda gerçekleşecek ikili görüşmelerin yanı sıra stantlarda da önemli işbirliklerinin oluşmasını sağlayacak.

İstanbul'da oteller doldu taştı

TUSKON tarafından organize edilen Dünya Dış Ticaret Köprüsü programı aynı zamanda Türk turizmine önemli katkı sağladı. Yurtdışından gelen 2 bin 300 işadamı yaklaşık 7 milyon dolarlık turizm geliri oluşturdu. İşadamları, hem konaklama hem de alışveriş yaparak kişi başına yaklaşık 2 bin Euro'luk harcama yaptı. Anadolu'nun çeşitli illerinden gelen işadamları da İstanbul turizmine fayda oluşturdu.


[ZİRVEDE KİM NE DEDİ?]
Afrika'da büyük fırsatlar var

Afrika Birliği ticaret ve sanayiden sorumlu komiseri Elizabeth Tankeu: Kriz ortamında düzenlenen organizasyon için teşekkür ederiz. Afrika'da bütün dünyaya ihraç edilen hammaddede düşüş yaşandı. Yeni bir ekonomik yönetim mimarisini oluşturmayı amaçlarken, diğer yandan bütün sıkıntılara birlikte göğüs germeliyiz. Bütün krizin etkilerine rağmen Afrika hâlâ birçok iş fırsatı sunuyor. Afrika 900 milyonluk tüketici nüfusuna sahip. 2030'a kadar bu 1,3 milyarı geçecek. Kıtada çok önemli madenlere ve minerallere sahip olmasının yanı sıra ciddi bir tarım potansiyeli var.

Okullar için çok teşekkürler

Uganda Devlet Başkan Yardımcısı Gilbert Bukenya: Afrika, ekonomisini daha istikrarlı hale getiriyor. Enflasyon düşerken, gayri safi milli hasılada da artışlar var. Emtia fiyatları yükseliyor. Afrika, artık mali disiplinin son derece önemli olduğunu anlamaya başladı. Hükümetler mali konularda gerekli adımları attı. Afrika, sadece hammadde ihracatı ile yetinmemesi, ürün de ihraç edebilir hale gelmesi gerek. Kıtada tarım, meyve-sebze ve balıkçılık alanında imkanlar var. İnsan kaynakları da önemli, bu sebeple Afrika'da kurulan okullar için teşekkür ederim.

Güney Amerika'ya bekliyoruz

Kolombiya Eski Devlet Başkanı Ernesto Sante: 600 milyon Güney Amerikalının yaşadığı bölge, hidroelektrik potansiyeliyle dikkat çekiyor. En önemli biyodizel üretim merkezlerinden biri. Dünyada ekilebilir alanların yüzde 25'ten fazlası bu bölgede. Geçen yıl yüzde 5'lik büyüme sağlandı. En büyük doğrudan yabancı yatırım akışları geldi. 2008'de 108 milyar dolarlık yabancı yatırım çekildi.

Rusya, dünyaya entegre oldu

Rusya Odalar Birliği Başkanı Yevgeni Primakov: Rusya son derece derin bir şekilde dünya ekonomisine entegre oldu. Krizle birlikte Rusya bilim ve teknoloji altyapısını daha da artıracaktır. Rusya ekonomisinde inovasyon ve yenilikçilik çabaları çoğalacak. 21. asırda Türkiye ile olan ticaret hacmi 10 misli arttı. 2008'de 35 milyar dolara ulaştı. Türk yatırımlarının Rusya'daki hacmi 1 Ocak 2009 itibarıyla 3,5 milyar dolardır. Bu yatırımların çoğu doğrudan imalat sektöründe, ticaret ve inşaattaki yatırımlardır. 2,5 milyon Rus turist Türkiye'ye geliyor. 2,5 milyar dolarlık katkı sağlıyor.

ZAMAN