Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye'de işsizlik oranı ağustosta önceki aya kıyasla 0,4 puan azalarak yüzde 9,6'ya geriledi. Böylece işsizlik oranı Ocak 2018'den bu yana ilk kez tek haneye gerilemiş oldu.

Söz konusu oran ayrıca Mart 2014'ten beri en düşük seviyeye işaret etti. İşsizlik oranı kadınlarda yüzde 12,5'le Ocak 2016'dan, erkeklerde yüzde 8,2'yle Aralık 2013'ten bu yana en düşük seviyeye geriledi.

Öte yandan istihdam oranı, ağustosta yüzde 47,9'a çıkarak verinin yayımlanmaya başladığı Ocak 2005'ten bu yana en yüksek seviyede gerçekleşti.

"İstihdamda 366 bin kişilik bir artış söz konusu"

Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, iş gücüne katılım oranının ağustosta geçen yılın aynı dönemine göre 1,5 puan arttığını söyledi.

Geçen yılın ağustos ayında 32 milyon 864 bin kişi olan iş gücünün, bu yılın aynı döneminde 34 milyon 326 bin kişiye yükseldiğine işaret eden Erkan, "Aynı dönemde iş gücüne katılım oranı yüzde 51,5'ten yüzde 53'e yükselirken, istihdam oranı 2,5 puanlık artışla yüzde 47,9'a çıktı. Mevsim etkilerinden arındırılmış istihdamda ağustosta 366 bin kişilik bir artış söz konusu" dedi.

Erkan, atıl iş gücünün yüzde 19,8 olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Yılbaşında çok ciddi bir asgari ücret artışı bekleniyor. Ekonomi yönetimi ve hükümet tarafından yapılan açıklamalar, bu zammın hiçbir şekilde enflasyonun altında kalmayacağı yönünde. Hatırlanacağı gibi Ocak 2022'de yüzde 50'lik, Temmuz 2022'de de yüzde 30'luk bir asgari ücret zammı gerçekleştirilmişti. Biz asgari ücret artışının en az yüzde 35 olabileceğini düşünüyoruz. Bu da asgari ücretin 2023 yılı için 7 bin 700 lira veya biraz daha üzerinde olabileceğini gösteriyor. Ekonomide talep eksikliği söz konusu olur ve firmalar ürün ve satış fiyatlarını artırma esnekliği bulamazsa, bu artan iş gücü maliyeti işsizlikte artış olarak yansıma bulabilir."

"Birçok şirketin ek kapasite yaratması istihdama olumlu katkı sağladı"

Paiterium Danışmanlık Kurucusu ve Ekonomist Dr. İsmet Demirkol da son dönemde Avrupalı şirketlerin Türkiye'deki yatırımlarını artırdığını belirterek, Çin'deki salgından dolayı da sanayi kesiminde üretimin arttığını söyledi.

Avrupa'daki savaş ve Çin'deki kısıtlamalar neticesinde, Türkiye'de demir-çelik, petro-kimya ve tekstil başta olmak üzere birçok şirketin tedariki karşılamak üzere ek kapasite yarattığını anlatan Demirkol, tüm bunların istihdama olumlu katkı sağladığını söyledi.

Demirkol, "Artan doğal gaz ve elektrik maliyetleri şu anda Türk sanayisinin temel problemi. Diğer taraftan avro/dolar paritesindeki gerileme de karlılığı baskılıyor. İstihdamdaki artışın bu şekilde devam etmesi, ancak teknoloji ve inovasyon yatırımları ile birleştirilirse karlılık seviyeleri korunabilir. Sanayi sektörü haricinde istihdam artışında, turizmde beklenti üzeri geçen sezon, kurye ve online ticaret sektörlerinin sürükleyici olduğu söylenebilir" diye konuştu.