İLKSAN Çırpındıkça Batıyor!

İLKSAN Çırpındıkça Batıyor!

İLKSAN Çırpındıkça Batıyor!

Huylu huyundan vazgeçmiyor. Eğitim-Bir-Sen olarak rakamlarla, belgelerle sorduğumuz sorulara yine İLKSAN’dan cevap gelmedi. Her zaman olduğu gibi sorularımızı teğet geçerek cevap veriyormuş numarası yapıyor. İlgili ilgisiz kelimelerle laf kalabalığı yapıp topu taca atıyorlar. Verecek cevapları olmadığını bildiğimiz için her defasında ısrarla sormaya devam ediyoruz. Çünkü biz cevabı içinde soru soruyoruz.

İLKSAN’ı yöneten zihniyet sandık yönetimini de işletme yönetimini de bilmiyor. Bildiği tek şey sorularımıza cevap verirmiş gibi yapıp cevap vermemektir. Ama gözden kaçırdıkları bir şey var o da mızrağın çuvala sığmadığıdır. Yanlış yapanlar, yapılan yanlışları gizleyenler, çeşitli kalem oyunları ile illüzyona başvuranlar, yanlışlıkları üstün körü denetim raporları ile aklayanların hepsi adalet önünde tek tek hesabını vereceklerdir. Bunu çok iyi bilen İLKSAN yöneticilerinin telaşını ve onları oraya taşıyan malum sendikanın tedirginliğini anlıyoruz.

İLKSAN Yönetim Kurulu Başkanı bu sene Antalya’da yapılan Türk Eğitim Sen’in il ve ilçe temsilcileri toplantısında 1996 yılından bu yana en ufak bir yanlışlık yapılmamıştır diyerek show yapmaktaydı. Aynı başkan neden şimdi ağız değiştirerek olaylara geçmişte yaşandı demektedir. Biz nedeni söyleyelim. Bir tarafta Türk-Eğitim-Sen’li üyelere mesaj verip, şirin gözüküp yeniden seçilmeye çalışmakta diğer taraftan biz yanlış yapmadık eski Türk Eğitim-Sen’liler yaptı diyerek soracağımız hesaptan kendini kurtarmaya çalışmaktadır.

274 bin İLKSAN üyesi adına bir tek isteğimiz var. O da sorularımıza uzatmadan çarpıtmadan net cevap vermeleridir.

İLKSAN Çelişkiler İçerisinde
İLKSAN’ın iyi mi kötü mü yönetildiği konusunda aslında kendi kafaları karışmış vaziyettedir. İLKSAN’ın çok iyi yönetildiğini iddia edenler ortaya koyduğumuz gerçekler karşısında yönetim kurulunda dört bakanlık görevlisi var diyerek kötü yönetimi kabul etmektedirler. Bütün suçu bakanlık görevlilerine atanlar o yöneticilerin neden Türk Eğitim Sen’li delegelerce seçildiğini izah etmelidir.

Gece Bekçisi Meselesi…
Biz Sandık yöneticilerinin hatalı kararı ile sandık binasında uygunsuz davranışta bulunan gece bekçisine ödenen tazminatı sormuştuk.

İLKSAN olayın geçmişte yaşandığını, tazminat kararını mahkeme verdiğini söyleyerek, aslında bizi teyit etmektedir. Biz zaten tazminat kararını mahkeme vermedi dememiştik. Biz Mahkeme neden İLKSAN’ı bekçiye tazminat ödemeye mahkûm etmiştir? Diye sormuştuk. Siz hangi hatayı yaptınız da suç işleyen bir personelinize öğretmenlerin alın terinden bir de tazminat ödediniz. Eğer İLKSAN’ın yüreği varsa mahkeme kararlarını açıklar. Mahkeme kararında gerçekler bütün çıplaklığı ile görülecektir. Gece bekçisi tazminat alsın diye işlemlerde yaptığınız usulsüzlükken olmasın?

TOKİ Meselesi…
Her zaman olduğu gibi İLKSAN yönetimi gereksiz laf kalabalıkları ve hedef saptırmalarla kendini bu işten sıyırmaya çalışmaktadır. Bu meselenin deve misali doğru bir tarafı yoktur. Onlarca değer tespitinden bahsedenler neden en düşük değere yakın rakama verdiklerini, neden ortalama rakamın altında bir değere verildiğini, neden kurumun zararlarını tazmin edilmediğini, neden öğretmenlere 2788 konuttan sadece 963’ün satılabildiğini izah etmeliler. Aslında cevapları bile her şeyi açıklıyor. İLKSAN’ın nasıl yönetildiği konusunda fazla izahata gerek var mı?

Her şey bir tarafa Sendikamızın bilgi edinme yoluyla istediği sözleşme metnini vermekten kaçınmaları bile her şeyi açıklamıyor mu?

İLKSAN yöneticileri şunu iyi bilinmelidir ki yanlışı yapan kim olursa olsun biz üzerine gideceğiz. İLKSAN yöneticileri, bir protokol veya açılış yapılırken Bakanın onur tanığı olarak katılmış olmasını ticari beceriksizliğini örtmeye araç olarak kullanacak kadar yalpalamaya başlamışsa bu durum İLKSAN’ın daha da içler acısı halde olduğunu teyit eder. TOKİ’nin bir ticari kuruluş olarak kendi kurumun menfaatini esas alıp konut yapması kadar doğal bir şey olamazdı. Oysa biz burada TOKİ’nin kendi kurumu açıdan neden bu kadar uygun şartlar da konut ürettiğini ve TOKİ’yi kara geçirdiğini değil. İLKSAN’ının neden üyelerin menfaatini koruyamadığının hesabını soruyoruz. Burada ticari faaliyetlere soyunan sandık yöneticilerinin ticari becerileri ortaya çıkmaktadır.

Bizim sorularımıza sinirlenenlere tekrar soruyoruz. 6 Milyon TL’ye yaptırılan İş Merkezi ihalelere çıkıldığı halde iki yıldır satılamamıştır. Satılamadığı bir kenara kiraya bile verilememiştir. Burada eni sonu hesap edilmiş ticari yatırımdan söz edilebilir mi? Kaldı ki iş merkezinin geç teslim edilmesine ilişkin tazminat öngören hüküm de konulmamıştır. İki yıl geç teslim edilmesine rağmen neden tazminat davası iki yıl boyunca açılmadı? 6 Milyon TL’lik iş merkezinin boş durmasından dolayı İLKSAN’ın zararı ne kadardır? Binlerce TL’lik bu zararın sorumlusu kimdir? Bunun tahsili yoluna neden gidilmemiştir?

Arsa Meselesi…
Bu konuda İLKSAN’ın verdiği cevaba ancak kargalar güler. Birçoğuna 30 yıldan fazla süredir sahip olunduğu halde; arsalara 16 yıllık Türk Eğitim Sen döneminde tek bir çivinin çakılmadığı kendilerin verdikleri cevaplardan da anlaşılmaktadır. 16 yıldır hiçbir şey katmayanlar halen çalışmalar devam ediyor diyerek üyeleri kandırmaya devam ediyorlar.

Resmi kayıtlarda 119 bin TL görülen arsaya Türk Eğitim Sen ‘milyar TL’ değer biçiyor. Anlaşılan Türk Eğitim Sen gerçekleri gizlemekte İLKSAN’ı aratmıyor. Resmi rakamlarla Türk Eğitim Sen’in ifade ettiği rakam arasındaki fark neredeyse 1000 kat. Bu üyelerle dalga geçmekten başka bir şey değildir.

Kar Ettiği Söylenen Şirketler Neden Kapatılmıştır?
İLKSAN yöneticileri DE-HA AŞ’nin kar ettiği söylüyorlar. Hazırlanan 2008 faaliyet raporuna bakılırsa kar zarar durumu görülür. Madem bu kadar karlı bir şirketti. Neden DE-HA A.Ş’ nin bir iştiraki olan A-D Turizm faaliyetlerine son vermiştir. 2008 faaliyet raporuna göre DEHA A.Ş şubelerinin üç yıllık zararı 1 milyon 122 bin TL değil midir?

Muhasebe Kayıtları İle Oynandığını, Hazırlattıkları Raporlar Söylüyor
İLKSAN cevabında ne diyor “Şirketlerin muhasebe kayıtları ile oynandığı iddiası ile ilgili kurum nezdinde herhangi bir bilgi ve belgeye ulaşılamamıştır.” Peki, denetleme kurulu raporu ne diyor “Kurumun 2005'te 5,8 milyon TL zarar ettiği, Ulus Öğretmenevi'nin aslında zarar ettiği, gece bekçisinin bir kadınla idare binasında gönül eğlendirmesinin cezalandırılmadığı, DE-HA A.Ş.'nin tasfiyesinin gerektiği, muhasebe kayıtlarıyla oynandığı...” daha fazlasını saymaya gerek var mı?

İLKSAN Yönetimi 2011 Genel Kurul Video Kayıtlarını Kamuoyu İle Paylaşsın
2009–2010 yıllarında verdiğimiz ‘üyelik gönüllülük esasına göre olsun’ önergemiz Türk Eğitim Sen’li delegeler tarafından reddedilmiştir. 2011 yılında üç sendikanın delegeleri ortak bir önerge için bir araya gelmiştir. Türk Eğitim Sen’li delegeler Eğitim-Bir-Sen ve Eğitim Sen’in ‘üyelik gönüllülük esasına göre olsun’ önergesini reddederek “bir sene bekleyelim; sandığın mali aktüeryası yapılsın, çıkacak mali durum raporuna göre karar alınsın” şeklinde bir önergeyi destekleyerek ipe un sermişlerdir. Hal böyleyken, bu durumu gönüllü üyeliği destekledik diye sunmanın gerçekle alakası olabilir mi? Mikrofonlara gönüllü üyeliğe karşı değiliz deyip sonradan ipe un serenlerin kim olduğunu genel kurul video kayıtlarını izleyenler rahatlıkla görebilecektir.

Velhasıl cevaplardan anlaşılacağı üzere İLKSAN yönetimi artık malum sendikanın 1996 yılından bu yana yaptığı her şeyi sahiplenmekten vazgeçmiş durumdadır. Bizce de doğruyu yapmıştır. Şimdi İLKSAN’a düşen yeni bir sorumluluk daha var. Sorularımıza cevap vermek yerine topu taç atmaktan, bakanlığı, sendikaları, hükümeti mahkemeleri vs. suçlamaktan vazgeçip sorumluluğu üzerine almaktadır. İLKSAN yönetimi kendine güveniyorsa 1996 yılından bu yana bütün faaliyet raporları bilhassa denetleme raporlarını (özellikle 2005 ve 2006) sitesinden yayınlar. Ancak bunu yapamayacaklarını biz biliyoruz.

Değerli İLKSAN Üyeleri,
2012 yılında yapılacak İLKSAN seçimleri alın terinizi heba edenlerden hesap sormak için önemli bir fırsattır. Sandığa gidilmeli, İLKSAN yöneticilerine hesap sormak ve zorunlu üyeliğe hayır demek için Eğitim-Bir-Sen’e destek olunmalıdır. Eğitim-Bir-Sen olarak İLKSAN’ı hak sahiplerinin hakkını koruyacak şekilde tasfiye etmeye kararlıyız.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum