Geçtiğimiz aylarda kurulan OHAL Komisyonu çalışmalarına devam ederken, komisyonun kararlarına karşı yapılacak itirazlara bakacak mahkemeler de belirlendi. 

HÂKİMLER ve Savcılar Kurulu ( HSK) 1. Dairesi, tarafından OHAL Komisyonundan çıkacak kararlara itirazlar için Ankara’da 19. ve 20. İdare Mahkemeleri kuruldu. 

Her iki mahkemeye başkan ve 3’er üye atandı. OHAL İnceleme Komisyonu, kısa sürede ilk kararlarını verecek. Bu kararlara itirazları ise kurulan yeni mahkemeler sonuçlandıracak. 

Basın yayın organlarında yer alan haberlere göre, kanun hükmünde kararname (KHK) ile meslekten ihraç edilenlerin, bursu kesilen öğrencilerin, rütbeleri alınan emekli güvenlik personelinin, kapatılan kurum ve kuruluşların itirazlarını değerlendirecek olan OHAL İnceleme Komisyonu’na başvuru süreci geçen ay tamamlanmıştı. 

OHAL İnceleme Komisyonu’nun kurulmasına ilişkin KHK’da, komisyonun kararlarına karşı yapılacak itirazlara bakacak mahkemelerin HSK tarafından belirleneceği hüküm altına alınmıştı. 

Önceki gün toplanan HSK 1. Dairesi, bu kapsamda Ankara’da iki yeni idare mahkemesi ihdas ederken, 19. ve 20. İdare Mahkemeleri kuruldu. Her iki mahkemeye başkan ve 3’er üye atandı. OHAL İnceleme Komisyonu, incelemelerini dosya üzerinden yaparak başvurunun reddine veya kabulüne karar verecek. 

İtirazı reddedilenler HSK tarafından belirlenen Ankara 19. ve 20. İdare Mahkemelerinde dava açabilecek. OHAL kapsamında yayımlanan KHK’larla ihdas edilen işlemlere ilişkin yargı yolu açılmış olacak.

KONCUK: BU KONU DA YENİ YOLLAR BULUNMALIDIR

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk; Çalışmalarına başlayan OHAL komisyonunun mevcut kriterler çerçevesinde karar veremeyeceği noktasında daha öncede görüşlerimi bildirmiştim.  Komisyon ancak, takipsizlik kararı almış olanları görevlerine iade edebilir ama genel anlamda insanları rahatlatacak bir çözüm ne yazık ki öngörülmemektedir. 

HSK’nın komisyondan çıkacak red kararlarını değerlendirmek üzere yeni iki ayrı daire kurması sürecin biraz daha uzaması anlamına gelmektedir. Türkiye Kamu-Sen olarak her açıklamamızda, hızlı ve etkili kararlar verilmesi, umutla bekleyen vatandaşların sonuca ulaştırılmasını temenni ettik. 

Şu ana kadar komisyona 102 bin civarı başvuru olduğunu biliyoruz. Bu kadar başvurunun komisyonda görüşülmesi ve devamında verilecek red kararlarının yeni bir mahkeme sürecine girmesi sürecin çok daha uzaması anlamını taşımaktadır. 

Bir kez daha ifade ediyoruz ki, açıktakiler ve ihraçlar konusunda hükümetin yeni bir yol bulaması lazımdır. Elbette bu işin içinde olan hainlere gereken ceza verilmeli ve gereği yapılmalıdır. Ancak masum olanlar tespit edilmeli ve görevlerinin başına dönmelidir. 

Yaşanan bu hukuki süreçlerin ülkemizin uluslararası alanda da itibarını zora sokmaması adına, OHAL Komisyonunun daha aktif ve işlerlik kazanan bir konuma getirilmesi ve mahkemeye gerek kalmadan sonuçların çıkması hepimizin yararına olacaktır. Bunun ülkemize yakışır olacağına inanıyorum.” dedi.