Her dört evden birinde astımlı var

Her dört evden birinde astımlı var

Astım, çoğu zaman alerjik zeminde gelişen bir hastalık olarak biliniyor. Dr. Orhan Dalkılıç, "Astımlı kişinin hava yolları, astımı olmayanlara göre daha duyarlıdır. Bilhassa çocuklukta başlayan astım için bu daha belirgindir" diyor. Peki astım krizini tet

 

Alerji Uzmanı Dr. Orhan Dalkılıç, astımın, nefes alma sırasında havanın naklini sağlayan iletici hava yollarında daralma, tıkanıklık ve buna bağlı olarak hava akımında zorlukla karakterize olan kronik iltihabi bir hastalık olduğunu belirtiyor. Astımda genetik faktörler, çevresel faktörler, mevsimsel ısı ve nem oranı değişiklikleri etken. Öyle ki, bazı dönemlerde yakınmalar şiddetli artarken bazı dönemlerde de normale dönebiliyor.

BESLENEN HAYVAN NEDEN

Hastalığın ortaya çıkmasında hem genetik yatkınlık hem de çevresel faktörler birlikte rol oynuyor. Tüm dünyada, ev tozu akarları ile evde beslenen kedi-köpek gibi hayvanlar; hamamböceği gibi haşereler ve küf en sık rastlanan astım nedenleri. Polenler, aspirin gibi ilaçlar ve bazı işyerlerinde maruz kalınan mesleki uyarıcılar da astımla sonuçlanan alerjik duyarlılığın gelişimine yol açabiliyor. Ayrıca sigara dumanıyla temas, solunum yolu enfeksiyonları, hava kirliliği, bazı gıdalar ile bunlara ilave edilen katkı maddeleri de bilhassa erken çocukluk döneminde astım gelişimine katkıda bulunuyor. Bu nedensel ilişki gösteren faktörlerin tümüne ilaveten iklim değişiklikleri, stres, egzersiz gibi değişkenler ise astımlılarda nöbetleri tetikliyor.

AŞIRI YORGUNLUK TETİKLİYOR

Göğüs Hastalıkları ve Alerji Uzmanı Dr. Orhan Dalkılıç, astımı tetikleyen riskli meslek gruplarını şöyle sıralıyor. "Fırıncılar, kuaförler, boyacılar, çiftçiler, kereste, mobilya ve gıda sektöründe çalışanlar olmak üzere birçok iş kolunda işyeri ortamında karşılaşılan bazı maddelere bağlı olarak astım gelişir. Bunun yanısıra hastalığı tetikleyen faktörlere de dikkat etmek gerekebilir. Örneğin; çoğu astımlı koşma, merdiven çıkma gibi eforlar sırasında tıkanmaktadır. Sigara, çeşitli toz kimyasal dumanlar, kokuların solunması, kalp-tansiyon ve romatizma ilaçlarından bazılarının kullanılması, grip vb. hastalıklara yakalanmak astımlılarda nöbetleri tetikleyebilir. Astım çoğu kez nefes darlığı ile kendini belli ediyor. Göğüste tıkanma, öksürük, hırıltılı solunum diğer rastlanan şikâyetler. Bazen sadece öksürükle veya nefes alıp verirken hırıltı, hışırtı gibi bir ses şeklinde belirti verebilir. Astım şüphesi yaşayanlar bu konuda uzman bir hekime başvurulmalıdır. Gerekirse alerji testleri ve balgam incelemeleri de yapılabilir

Hastalar ölümcül ataklar geçirebilir

 

Türk Toraks Derneği Astım ve Alerji Çalışma Grubu, Defne Joy Foster'in ölümüyle gündeme gelen astımla ilgili, tetikleyici faktörlerden uzaklaşmayan ve düzenli hekim kontrolünde olmayan hastaların ölümcül ataklar geçirebildiklerini açıklıyor. Astımın, her yaştan bireyi etkileyebilen, doğru tedavi ile kontrol altına alınabilen, kontrol altına alınamadığında ise günlük aktiviteleri ciddi olarak kısıtlayan müzmin bir hastalık olduğuna işaret edilen açıklamada, astımın, hava yollarının daralması ile kendini gösteren ve ataklar halinde gelen bir hastalık olduğu ifade edildi. Astımda sık görülen tetikleyicilerin, üst solunum yolu enfeksiyonları, allerjenler, sigara, hava kirliliği, ilaçlar, besin maddeleri, reflü, stres ve egzersiz olduğuna yer verilen açıklamada, astım tedavisinin amacının da hava yollarındaki mikrobik olmayan iltihaba bağlı daralmanın giderilmesi olduğu belirtildi.

 

Tüm dünyada sprey kullanılıyor

 

Sprey türü ilaçlar astım tedavisinde tüm dünyada yaygın olarak kullanılmaktadır. Çünkü, sprey şeklinde kullanılan ilaç sadece hastalığın yerleştiği solunum yollarına ulaşır ve etkisini burada gösterir iken; ağızdan veya enjeksiyon şeklinde verilen ilaç, tüm vücuda dağılıp her yerde ve dolayısıyla etkili olması istenmeyen organlarda da (kalp, böbrek vb) etkileri görülebilir.

 

Yiyecek, içecek ve evcil hayvanlar krizi tetikler

 

Astım hastalığı ve nöbetlerin ortaya çıkmasında hem genetik, hem çevresel faktörlerin etkili olduğunu ifade eden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Mete Duruk, "Astımla baş edebilmek için hasta ve yakınlarının birlikte eğitilmesi gerekiyor. Astım, kadınlarda daha sık görülen bir hastalık ve pekçok türü var. Alerjik ve alerjik olmayan olarak ikiye ayrılıyor. Evcil hayvanlar, polenler, küfler alerjiye neden olan maddelerdir. Alerjen bulunmayan türde; nezle, gribal enfeksiyonlar, soğuk veya kirli hava, sigara dumanı, parfüm kokusu, gıda katkı maddeleri ve stres etkili oluyor. Mesleksel astım, kişinin çalıştığı ortamda karşılaştığı etkenlerden ortaya çıkar. Egzersiz astımı efor sırasında ortaya çıkan bir tür deride sıcaklık, kızarma, kaşıntı ve kuru öksürükle birlikte seyreder. Evcil hayvanları odanıza sokmayın. Oda ısısının soğuk olmamasına, yün, yorgan, yastık gibi eşyalarda akarlarla mücadeleye dikkat edin. Alerjik maddelere dikkat edin. Yiyeceklere bağlı astımda proteinler ile dondurulmuş gıdalar, ve fast -foodlardaki katkı maddeleri sülfitler rol oynuyor. Bu yiyeceklerin uzun süre dayanması için kullanılan sülfitler, krizleri tetikliyor. Aşırı tuz ve alkol tüketmemeye de dikkat edin. Gastrik astım, mide içeriğinin yemek borusuna kaçmasıyla oluşuyor. Astımla mücadelede besinler önemli rol oynuyor. A, C, E vitamini içeren besinler vücudun direncini artırıyor" diye konuştu.

 

2 dakikalık test bir ömür rahat nefes

 

Görülme sıklığı giderek artan astım hastalığında birçok hasta, hastalıklarını kontrol altına alamadığı için yaşam kalitelerinden ödün vermek zorunda kalıyor. Bu nedenle, 2006 yılında Astım Kontrol Testi (AKT) hastaların kullanımına sunuldu. Astım hastaları Astım Kontrol Testi'ni uygulayarak astım düzeylerini sürekli olarak değerlendirebilir ve astımlarının kontrol altında olup olmadığını öğrenebilirler. Astım ülke ekonomilerinde de büyük bir yük oluşturuyor. Sadece Avrupa'da her yıl astım nedeniyle tahmini 17.7 milyar euro harcanıyor. Bu maliyetin büyük bir kısmı üretkenlik kaybından ve hastane harcamalarından kaynaklanıyor. Astım tedavisinde kontrol ancak sürekli izlemeyle sürdürülebilir

yeni şafak

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.