Genç yaşta kanseri yenen öğretmen öğrencilerini geleceğe hazırlıyor
Kanseri yendiği 2010'da KPSS'yi de kazanıp öğretmen olarak atanan Yasin Örer, hayata tutunma azmiyle öğrencilerine örnek oluyor
Hayatının dönüm noktası olarak nitelediği akciğer metastazını 10 yıl önce yenen ve kanser tedavisi sürerken Kamu Personel Seçme Sınavına (KPSS) hazırlanıp, felsefe öğretmeni olarak atanan 36 yaşındaki Yasin Örer, öğrencilerini geleceğe hazırlamanın mutluluğunu yaşıyor.
Kayseri'de 10 yıl önce rahatsızlanıp gittiği hastanede akciğer metastazı tanısı konulan Yasin Örer, bu süreçte ailesini üzmemek için ameliyat edilene kadar durumunu kimseyle paylaşmamaya karar verdi.
Ablasının 15 yaşında hayatını kaybetmesi ile ailesinin üzüldüğü günleri hatırladığı için böyle bir karar alan Örer, daha sonra uzun bir tedavi sürecine girdi.
Örer, AA muhabirine, kemoterapi nedeniyle saçlarının dökülmeye başladığını, kendisindeki değişiklik nedeniyle ailesine durumu anlatmak zorunda kaldığını söyledi.
O dönemde şimdiki eşi ile arkadaşlık aşamasında olduğunu anlatan Örer, "Kanser olduğumu kendisine anlattım, biraz ayrı kalabileceğimizi söyledim. O da bu durumu kabul etmedi, girdiğimiz yolda sonuna kadar birlikte olacağımızı söyledi." dedi.
Örer, 10 yıldır evli olduğunu, kendisini zor zamanlarında terk etmeyen eşi ve 2 kızı ile mutlu bir hayat sürdüğünü dile getirdi.
- "2010 yılı hayatımın senesi oldu"
Örer, 2010'da birçok olay yaşadığını, bunların hayatına yön verdiğini vurguladı.
Özvatan ilçesinde Çok Programlı Anadolu Lisesinde felsefe grubu öğretmenliği yapan Örer, tedavi süreci ile ilgili, "24 Kasım Öğretmenler Günü'nde tümörüm alındı. Bu yıl içinde kanser tedavisini görünür şekilde atlattım. Kanser olunca dershanede çalışmayı bırakmıştım, KPSS'ye hazırlanıyordum. Daha sonra sınavı kazanıp öğretmen olarak atandım. 2010 yılı benim hem kanserden kurtulduğum hem evlendiğim hem de atandığım yıl oldu. O sene benim hayatımın yılı diyebiliriz." ifadelerini kullandı.
- "Öğrencilere yardımcı olmaya çalışıyoruz"
Öğretmenliğin birçok kişinin hayalini süsleyen meslek olduğuna işaret eden Örer, şunları kaydetti:
"Atanmama rağmen içimde bir boşluk oluştu. Her şey tamam olmasına rağmen insanlara, öğrencilere yardımcı olmaya çalışıyoruz. Eğitimle alakalı çocukları sınavlara hazırlamaya çalıştık. Maddi durumu kötü olan öğrencilerim var. Onlar için MEB kazanım testlerinin bütün ders ve şubelerini fasiküller haline getirip ödev veriyorum. Ders çalışma yönünden kaliteli işler yapıyoruz. Kayseri'den uzakta olmamıza rağmen hukuk, psikolojik danışmanlık ve rehberlik gibi bölümlere öğrenciler gönderiyoruz. Öğretmen birçok şeyi değiştirebilir."
Kanser tedavisi gördüğü dönemde vücudunun direncinin çok düştüğünü aktaran Örer, bu dönemde kan ihtiyacının arttığını ve kan bağışının önemli hale geldiğini belirtti.
Kansere Karşı Birlikte Derneği (KANKA) ile son yıllarda kanser hastalarının kan ihtiyacını karşılamak için ortak çalışma yaptığını anlatan Örer, bazen sabah 05.00'e kadar kan aradıklarını, bulunan kan ile hastalara umut olduklarını vurguladı.
Haftanın her günü telefonunun açık olduğunu aktaran Örer, sosyal ağ platformlarından kan ihtiyacı olan kişilerle irtibat kurduklarını sözlerine ekledi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.