Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, 12 yıllık kademeli eğitime geçiş sürecinde çifte müfredat uygulanacağını belirtti.

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, 12 yıllık kademeli eğitim ile ilgili gazetecilerin sorularını cevapladı. İlköğretime bir yaş erken başlayan çocuklara uygun olarak özel bir program uygulanmaya başlanacağını söyleyen Dinçer, "Ondan sonraki süreç içerisinde bu çocuklarımız kendilerine uyguladığımız müfredat ile eğitimlerini alacaklar. Diğerleri kendi müfredat üzerinden gidecekler. Mevcut çocuklarımız üzerinde herhangi bir eğitime yönelik program değişikliğine dair tartışmayı yapmak bu kanunun çıkardığı bir sonuç değil." dedi.

İlkokula erken başlayan çocuklar için ilk 4 yılın programını değiştireceklerinin tekrar altını çizen Dinçer, "Oraya yeni bir müfredat yapacağız." ifadesini kullandı. Geçiş sürecinde çift bir müfredat uygulanacağını kaydeden Dinçer, bu sene 1. sınıfı bitirip 2. sınıfa başlayanların alacağı müfredat ile, bu sene 1. sınıfa başlayan çocukların dört yıl boyunca alacağı müfredatın aynı olmayacağını anlattı.

"KANUNUN İÇİNİ NASIL DOLDURACAĞIMIZI YÖNETMELİKLERLE BELİRLEYECEĞİZ"

Bakan Dinçer, mevcut durumda 72 ayın alt limit olmasına rağmen, 66. aydan 84. aya kadar olan çocukların aynı sınıfta eğitim gördüğüne işaret etti. Dinçer, şöyle devam etti: "72 ay alt limit olmasına rağmen pek çok yerde ailesi istiyorsa, hukuken bu söz konusu olmasa bile, yöneticilerin inisiyatifleri ile 72 ayını doldurmamış bir çocuk ailesinin isteği ile ya da başarılı ise eğitime alınmıyorlar mıydı? Aynı sınıfta değiller miydi? Hukuken 72 ayın altındaki çocukları almıyoruz. Ben de 5 yaşını doldurdum, 6 yaşına girdiğimde ilkokula başladım. Pek çok arkadaşınız aslında 72. ayını doldurmadan eğitime başlamıştır. Üst limit 84 ay değil, 72 ay olacak, alt limit ise 60 ay. Yani 60-72 ay. Kanun aslında bize bir çerçeve oluşturuyor. O kanunun içini nasıl dolduracağımızı biz yönetmelik ile belirleyeceğiz. Pek çok ülke mesela 66 ayı daha alt limit olarak belirleyip 66 ayla 60 ay arasındaki 6 aylık dilimi, velinin isteğine bağlı kılabiliyor. Yani çocuğun fiziki durumuna, ana okulundaki eğitim alt yapısına bakarak kabul edebiliyor. Bu açıdan bakıldığında normal şartlarda zaten 68. aya kadar çocuklarımızı alabildiğimizi düşünecek olursanız... Biz bugün pedagojik olarak pek çok şeyi alt üst eden bir uygulamaya imza atmıyoruz. 72 ayı üst limit alarak çocuklara bir yıl kazandırıyoruz."

ÖĞRETMEN VE DERSLİK KONUSUNDA YETERSİZLİK OLMAYACAK

Dinçer, öğretmen ve derslik ihtiyacı konusunda da değerlendirmelerde bulundu. Okul öncesi öğretmenlerinin birinci sınıf öğretmeni olacağı yönünde bir genelleme yapmanın doğru olamayacağını vurgulayan Dinçer, "Bizim 1. sınıftaki müfredatımız belli olduğunda o müfredata uygun eğitimi verebilecek olan ana okul öğretmeni veya sınıf öğretmenini biz seçeceğiz ve 1. sınıftan itibaren eğitime alırız. İçlerinden eğitim alması gerekenler varsa önümüzde koskoca bir yazımız olacak. O insanlara yönelik programlar yapma fırsatımız var. Meseleye global bakılmalı. Biz zaten 6 yaş grubuna okul öncesi eğitim veriyorduk, öğretmenleri vardı. Zaten bunların derslikleri de vardı. Bizim ilköğretimde birinci kademede yüzde 100'e varan okullaşma oranımız vardı. Bunlar için de yeteri kadar öğretmen ve dersliğimiz vardı. Bunların kendi içinde bölünmesini sağlayacak tedbir alacağız. Bunun da hepsini il düzeyinde, ilçe düzeyinde, mahalle düzeyinde tek tek karar vererek belli bir noktaya geleceğiz. Öğretmen ve derslik konusunda bir yetersizlik olmayacaktır." dedi.

memurlar.biz