10 Eylül 2014’de Bursa'da yapılan eyeleme katılan 27 eğitimci hakkında açılan davada mahkeme eylemciler için 1 yıl 3 ay hapis cezasına hükmetti.

İşte Eğitim-İş tarafından yapılan açıklama;

Bursa Şubemizin, yönetici tasfiye sürecinde 4 sendika ile birlikte İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde yaptığı eylemlerden dolayı açılan davada, aralarında Eğitim-İş Bursa Şube Başkanımız Özkan Rona, Şube Örgütlenme Sekreterimiz Etem Aykaç ve Genel Merkez Delegemiz Veli Özkan’ın da bulunduğu 27 kişi hakkında 1 yıl 3 ay hapis cezası kararı verildi.

10 Eylül 2014’de eğitim hakkına ve eğitim emekçilerine sahip çıkmak amacıyla Bursa Şubemizin de katılımıyla düzenlenen “Büyük eğitimci yürüyüşü”ne katılan eğitimciler Şehreküstü Meydanı'nda toplanıp Milli Eğitim Müdürlüğü önüne yürümüş yaptıkları basın açıklaması ile müdür kıyımına tepki göstermişti.  Basın açıklamasının ardından toplu olarak içeri girerek Milli Eğitim Müdürü ile yaşanan hukuksuzluğu görüşmek istemişler ancak emniyet güçlerinin müdahalesi ile karşılaşmışlardı.

Eyleme katılan 27 eğitim emekçisi hakkında, “2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na muhalefet, kamu malına zarar vermek ve basit yaralama" iddiasıyla dava açılmıştı.

Açılan davanın 4. duruşmasında aralarında Eğitim-İş Bursa Şube Başkanımız Özkan Rona, Şube Örgütlenme Sekreterimiz Etem Aykaç ve Genel Merkez Delegemiz Veli Özkan’ın da bulunduğu 27 kişi hakkında 1 yıl 3 ay hapis cezası kararı verildi. Bu karar 5 yıl hükmün açıklanmasının geri bırakılması şeklinde uygulanacak.

Sendikalar, demokratik kitle örgütleri, yasaların kendilerine tanıdığı temel haklar gereği ülkemizi, mesleğimizi ilgilendiren konularda düşüncelerini açıklar, karşı olduğu konularda da demokratik tepkilerini gösterirler. Sendikal eylemlere katılmaları gerekçe gösterilerek haklarında hapis cezası verilen arkadaşlarımızın aslında ne amaçla cezalandırıldıkları herkes tarafından bilinmektedir.

Ancak unutulmamalıdır ki, gün demokrasi, hukuk ve özgürlük mücadelesi yürütenlerin günüdür. Bugün baskıyla, tehditle, yalanla iktidarda kalmaya çalışanların ayakları altındaki zemin her geçen gün biraz daha kaymaktadır. Bu polis devleti anlayışı bizi bir dakika bile duraksatamaz; tam tersine, ülkemiz için, geleceğimiz için, tam bağımsız demokratik bir Türkiye için, emek için, çocuklarımız için, bilimsel, laik,  demokratik, parasız eğitim için, Atatürk ve Cumhuriyet için demokratik ve meşru zeminlerde mücadelemiz devam edecektir.

Eğitim-İş olarak sendika yöneticilerini ve toplumsal muhalefeti baskı altına alma amacı taşıyan bu hapis kararını öncelikle Anayasa Mahkemesi’ne oradan sonuç alınamaması durumunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıyacağız. Atatürk ilke ve devrimlerini, ulusal değerleri, demokratik, laik, bilimsel ve parasız eğitimi savunan Eğitim-İş, eğitim emekçilerinin cezalarla baskı altına alınmasına izin vermeyecektir.

           MERKEZ YÖNETİM KURULU