Emlak fiyatları ne olacak?

Emlak fiyatları ne olacak?

Ekonomistler emlak fiyatları konusunda beklentilerini açıkladı.

İstanbul'da düzenlenen, 9.Gayrimenkul Zirvesi'nde, Ekonomik ve Stratejik Danışmanlık Hizmetleri tarafından hazırlanan, "Gayrimenkul sektörü için öngörüler" başlıklı raporu açıklayan Dr. Can Fuat Gürlesel, yeni dönemde gayrimenkul fiyatlarının artışında sınırlanma ve gayrimenkul sektörüne aktarılacak finansman olanaklarında sınırlama beklendiğini açıkladı.

Gürlesel, Türkiye'de krize karşı alınan tüm önlemlere rağmen 2009'un küçülme yılı olacağını, 2010'da ise tüm ekonomik aktivitelerde ve tüm piyasalarda yeni dengelerin kurulacağını ve ekonomilerin yeniden normalleşmeye başladığı bir dönem yaşanacağını kaydetti.

Gürlesel, "İyileşme ancak 2011'den sonra başlayacak ve 2010-2014'de göreceli büyüme olacak" dedi.

2011-2014 yılları arasında dünyada göreceli daha yavaş büyüme öngördüklerini ifade eden Gürlesel, dünyadaki büyümenin yüzde 5 yerine yüzde 3 olacağını, Türkiye ekonomisinde de yüzde 7 yerine yüzde 4 büyüme yaşanacağını söyledi. Can Fuat Gürlesel, "Özel tüketim harcamalarında dünyada yüzde 2, Türkiye'de yüzde 4'lük artış öngörüyoruz. Dış ticarette de Türkiye yüzde 15 büyümüştü, yüzde 8 büyümesi öngörülüyor" şeklinde konuştu.

'Gayrimenkulde büyüme yavaş ve sınırlı olacak'

Sermaye akımlarında da yine hızlı genişlemenin yerini daha yavaş sermaye akımlarının alacağına işaret eden Gürlesel, şunları belirtti:

"Gayrimenkul sektöründe yeni dönemde daha yavaş ve sınırlı büyüme olacak. Talep boyutu önceki döneme göre daha sınırlı kalacak. Sürecin arz yönünde de daha sınırlı büyüme olacağı öngörümüz var. Sermaye getirileri tarafında da daha sınırlı artış olacak. Kira ve benzeri artışların da önceki döneme göre daha sınırlı olacağını düşünüyoruz.

Banka kredileri daha ağırlıklı olacak."

'Fiyat artışları sınırlı kalacak'

Yine yeni dönemde, gayrimenkul fiyatlarının artışında sınırlanma ve gayrimenkul sektörüne aktarılacak finansman olanaklarında sınırlama beklendiğini dile getiren Gürlesel, "Gayrimenkul finansman olanaklarında yavaşlama, sınıriçi ve sınırötesi doğrudan yatırımlarda yavaşlama, gayrimenkul arz ve talebinde sınırlanma, gayrimenkul fiyatlarına aşağı yönlü baskı oluşabilecek" şeklinde konuştu.

Raporda, Türkiye ve İstanbul'un avantajlarına da değinen Gürlesel, buna göre ekonomik faaliyetlerde göreceli olarak daha hızlı büyüme beklendiğini dile getirdi. Orta vadeli ekonomik temellerde istikrar oluşabileceğini dile getiren Gürlesel, ihtiyaç ve taleplerde artış, konut ve ticari gayrimenkul pazarında geniş büyeme potansiyel ile birlikte göreceli olarak daha sağlıklı finansman sistemi ve daha az borçlu hane halkı olabileceği değerlendirmesinde bulundu.

Yeni dönemde Türkiye'nin birçok ülkenin üzerinde büyüme göstereceğini öngördüklerini ifade eden Gürlesel, konut ve ticari gayrimenkul pazarında önemli potansiyel bulunduğunu, hane halkının daha az borçluluk oranı olmasının da Türkiye için avantaj teşkil ettiğini kaydetti.

Gürlesel, "İstanbul'un göreceli olarak henüz çok büyük potansiyele sahip olması nedeniyle daha yüksek getiri potansiyelinin olduğunu söylemek mümkün" dedi.

'Kampanyalar tehlikeli olabilir!'

Şikago'daki Northwestern Üniversitesi'nde Öğretim Görevlisi olan Prof. Dr. Vefa Tarhan da zirvede yaptığı konuşmada Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bankalara yönelik "Reel sektöre kredi sağlayın" çağrısına işaret ederek, "Kredi kararlarını kömür dağıtmakla karıştırmayın" dedi.

Gayrimenkul sektöründe bir yıl öncesinin çeyreğine göre yüzde 3 azalsa da satışlarda bir artış olduğunu, sektörde fiyat düşüşlerinin sürdüğünü belirten Tarhan, bankaların görevinin uzun vadeli kredi vermek değil, döner sermaye kredisi vermek olduğunu, piyasayı ancak bir tutsat (mortgage) sisteminin kurtaracağını kaydetti.

Tarhan, Türkiye'de gayrimenkul sektöründe 5 yıllık sıfır faizli satış ve ödemelerin ileri atılması gibi ABD'deki tutsat köpüğünü yaratan satış taktiklerinden rahatsız olduğunu, bunun geçici olmasını umduğunu belirtti. Tarhan, "Çok tehlikeli davranışlar. O konularda ihtisasları olmasına rağmen bankalar bile hata yapıyor. Bunları yapmamanızı tavsiye ederim. Motorola, NT ve Lucent'i, Motorola'nın Uzan'a verdiği krediyi unutmayın. Bu krediler de tehlikeli. Krizde slogan kampanyaları yerine tedbir paketlerini devreye sokmalıyız" dedi.

Türkiye'nin arazi potansiyeli ile dünyanın ekmek sepeti olabileceğini söyleyen Tarhan, gıda fiyatlarının artmaya devam edeceğini, bunun büyük bir fırsat olduğunu vurguladı.


haber3

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.