Eğitimde Sancı Artıyor! LGS ve YKS öğrencileri bir karar bekliyor
18 yıllık AKP iktidarı döneminde hiçbir öğrenci, başladığı sistemle okulunu btiremedi! Yapboz tahtasına dönen eğitim sistemin bir de pandemi süreci eklendi. LGS ve YKS öğrencileri bir karar bekliyor
Koronavirüs pandemisi ile birlikte evlerine kapanan milyonlarca öğrenci, verimsiz dersler ve belirsiz sınav takvimiyle birlikte eğitim hayatını sürdürüyor. Uzaktan eğitimden faydalı bir eğitim alamayan öğrenciler, ne zaman yapılacağı bilinmeyen sınavlara da çalışmaya devam ediyor. Liseye Geçiş Sınavı, Yükseköğretim Kurumları Sınavı gibi öğrencilerin geleceği söz konusu olan sınavlara dair net bir takvim bulunmuyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın eğitim konusunda sorumluluk almaması ve yaptığı “müfredat” açıklamaları öğrenci ve velilerde büyük bir endişe oluşturdu. Öte yandan öğretmenler de oldukça yorucu bir tempoda çalışıyor. Gün boyu uzaktan eğitimde ders anlatan öğretmenler, öğrencilerin derse katılımını da takip ediyor. Şuurlu Öğretmenler Derneği (ÖĞ-DER) Genel Başkanı Hamdi Sürücü, Millî Gazete’ye konuşarak, eğitimdeki sancılı süreci değerlendirdi.
MEB, SÜREÇTE İNİSİYATİF ALMADI
ÖĞ-DER Genel Başkanı Hamdi Sürücü, “ Türkiye’de virüs salgınının başladığından beri Milli Eğitim Bakanlığı, eğitimi durdurmadan yürütmek için bazı çalışmalar yaptı. Asıl olan, bu yapılan çalışmaların ne kadar doğru ve başarılı olduğudur. MEB’in konuda çok başarılı olduğu söylenemez. Geçen dönem salgına hazırlıksız yakalandıkları için yapılan uygulamalarda eksikliklerin olması çok dikkat çekmedi ve eleştiri konusu olmadı. Belki de doğrusu buydu. 2020 yılı LGS sınavlarının tarihlerinde iki defa değişiklik yapılması bir plansızlık ve uygulamada karasızlığın ifadesiydi. 2020-2021 eğitim yılı başlarken aynı kararsızlıkların ve plansızlıkların devam ettiğini müşahede ettik. Eğitimle ilgili MEB inisiyatif almak yerine işi tamamen Bilim Kurulu’na havale etti. Karar noktasının kendisi olmasına sahip çıkmadı. Eğitimi uzaktan ve kademeli olarak başlatması sonra yüz yüze eğitimi de aynı şekilde kademelendirmesi en sonunda tamamen uzaktan eğitime dönmesi öğrenci, veli ve öğretmenlerde bir güvensizlik ortamı oluşturmuştur. Halen yüz yüze eğitimle ilgili bir kararı yoktur. Her seferinde Bilim Kurulu’nu adres göstermektedir. Bizim MEB’den beklediğimiz, kuralları kendisinin koyması, şartları belirlemesiydi” ifadelerini kullandı.
BELİRSİZLİKTEN ÖĞRENCİ VE VELİLER TELAŞLI
Uzaktan eğitimde öğrencilerin zorlandığının altını çizen Sürücü, “Evinde televizyon olmadığı için EBA’dan dersi takip edemeyenler, bilgisayarı, tableti olmadığı için veya internet olmadığı için canlı derse bağlanamayan öğrenciler var. Tüm bunlar halen aşılamamış sorunlar olarak mevcuttur. Her ne kadar öğrencilere tablet dağıtımı yapılıyor olsa da tablet, yaşanan sorunların sadece birisidir ve tüm sorunu çözmede yeterli değildir. Şimdi ise yarıyıl tatilinin öne alınması alınmaması meselesi konuşulmakta, bu ise geçen dönem yaşanan sınavların tarihinde yaşanan gelgitleri hatırlatmaktadır. Öğrenci ve veliler için ‘yine mi belirsizlikler içinde kalacağız’ telaşına neden olmaktadır. Eğitimde sınavsız çözüm için çare aramak hiç düşünülmemekte, her mesele sınava endeksi düşünülmekte. 8’inci sınıf için LGS’de tüm müfredattan sorumlu olacakları ilan edildi. Fakat bu gidişle tüm müfredat nasıl işlenecek, işlense ne kadar verimli olacak, bu konuda hiçbir değerlendirme yapılmamaktadır. Bu ise bir eksikliktir. Tüm bunlara bakınca MEB’de bir kafa karışıklığının olduğu intibaı oluşmaktadır. Bu söylediklerimiz MEB’de bir şeylerin yapılmadığı düşüncesi değildir. Yapılanların plansız ve önceliksiz yapıldığı kanaati oluşturmasıdır” diye konuştu.
“ÖĞRETMENLERİN DE YÜKÜ ÇOK FAZLA”
Sürücü, “Salgının yayılma hızının bilimsel olarak tespitinin yapılması, çocuklar ve gençler arasında yayılmasının tespit edilmesi ve bunlara göre şartlarını belirlemesini MEB’den bekledik. Fakat göremedik. Salgın şu seviyede olursa uzaktan eğitim, şu seviyede olursa yüz yüze eğitim olacak şeklinde kurallar tespit edilseydi insanlar tereddüt yaşamayacaktı. Halen aynı kararsızlık devam etmektedir. Uzaktan eğitimde yaşanan eksiklik ve olumsuzluklar da halen giderilebilmiş değil. Öğretmenlerin ders yükleri nasıl olacak karara bağlanmamış ve müdürlerin insafına bırakılmış durumdadır. Öğretmenin canlı ders saatleri dağınık olmakta ve günde sabahın sekizinden gecenin dokuzuna kadar çalışmak mecburiyetinde kalanlar olmaktadır. Ayrıca canlı derslere katılmayan veya katılamayan öğrencilerin takibi öğretmene kalmakta bu ise öğretmenleri yormaktadır” diyerek, öğretmenlerin iş yükünün hafifletilmesini tavsiye etti.
Furkan Erten - Milli Gazete
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.