Ülkelerindeki iç savaştan kaçarak Gaziantep'e gelen Suriyeli sığınmacı ailelere mensup eğitim çağındaki 107 bin çocuktan 70 bini, sosyal projeler sayesinde okula devam etme imkanı yakaladı.

Beşşar Esed rejiminin baskılarını protesto etmek amacıyla 2011 yılında barışçıl gösterilerle başlayan ancak şiddetin tırmanması nedeniyle kısa sürede tüm ülkeyi saran iç savaş, en çok kadınları ve çocukları etkiledi. Milyonlarca kişinin ülke içinde göç etmek zorunda kaldığı ya da komşu ülkelere sığınarak mülteci konumuna düştüğü iç savaş nedeniyle çocukların ve gençlerin eğitim yaşamı da aksadı.

Türkiye'de bulunan sığınmacılar ise diğerlerine oranla daha avantajlıydı. Sınır kentlerine kurulan çadır ve konteyner kentlerde barınma, eğitim ve sağlık hizmetlerinden yararlanan sığınmacılar, buradaki okullarda öğrenim imkanına kavuşurken, Gaziantep, Şanlıurfa ve Kilis gibi kentlerde çocukların akranlarıyla okullarda öğrenim görmesine olanak sağlandı.

En çok sığınmacıya ev sahipliği yapan kentlerden Gaziantep'te, özellikle kadın ve çocukların sosyalleşmesi için bir dizi proje uygulamaya sokuldu. Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kurulan Sosyal Araştırmalar Merkezi'nde yapılan çalışmalarla kentteki sığınmacıların profilini çıkarılıp özellikle kadın ve çocukları geleceğe hazırlamak amacıyla projeler hayata geçirildi.

Bu sayede çocuklar eğitim yaşamını sürdürürken, kadınlar da gelir getirici mesleki projelerle yaşama bağlandı.

Bu bir başarı hikayesi

Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Türkiye'de mülteci çocukların okullaşma oranı yüzde 30'lardayken biz Gaziantep'te bu rakamı yüzde 60'lara çıkardık. Şu anda 70 bin çocuk eğitim hayatının içerisine girmiş oldu, bu büyük bir başarı hikayesidir." dedi.

Sığınmacıların sosyalleşmesi için "Gaziantep modeli" oluşturduklarını ve bu kapsamda iyi dünya örneklerini inceleyerek, doğru modeller bulduklarını anlatan Şahin, ardından bir çalıştay düzenleyerek sorunları tespit ettiklerini bildirdi.

Şahin, İkili öğretimde özellikle birlikte okuma modelini, onları ayırmadan Türkçe öğrenmelerini sağlayarak ve beraberinde ailelerin birbirlerini tanımalarını sağlayarak kutuplaştırmadan, ırkçılığı artırmadan, ayrıştırmadan birlikte yaşamın en önemli altyapısının oluştuğunu gördük. Türkiye'de mülteci çocukların okullaşma oranı yüzde 30'lardayken biz Gaziantep'te bu rakamı yüzde 60'lara çıkardık. Şu anda 70 bin çocuk eğitim hayatının içerisine girmiş oldu, bu büyük bir başarı hikayesidir." diye konuştu.

Aradan geçen sürede Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin insan yaşamına dokunan bütün projelerine sığınmacıları da dahil ettiklerini vurgulayan Şahin, "Belediyemizin Sanat ve Mesleki Eğitim Merkezinin ücretsiz meslek kurslarında mülteci kadınların eğitim almasını sağladık. Onlar için Türkçe kursları açtık, kendi çocuklarımıza verdiğimiz desteği onlara da sağladık. Eğitimdeki, sağlıktaki sosyal politikalar konusunda ne yapılıyorsa mülteci hanım ve çocuklar için de bunu yaptık. Bir kaynaşma, entegrasyon ve adaptasyona dönüştü ve şehirdeki bu doku dalga dalga tüm bölgeye yayıldı. Çok kuvvetli projeler ürettik, yaklaşık 200 milyon lira hibe projelerden istifade ettirdik." şeklinde konuştu.

Şahin, "Gaziantep modeli"nin doğru konumlandırılması halinde nasıl iyi işlediğinin uygulamalarla tüm dünyaya gösterildiğini sözlerine ekledi.