Eğitim-Bir-Sen, Terör Mağduru Ailelerle İftarda Buluştu
Eğitim-Bir-Sen genel başkan yardımcıları Ramazan Çakırcı, Hasan Yalçın Yayla ve Atilla Olçum, İHH ve Eğitim-Bir-Sen’in terör mağdurlarına yönelik başlattığı yardım kampanyası kapsamında Hakkâri Yüksekova’da 75. Yıl Yatılı İlköğretim Bölge Okulu’nda terör
Eğitim-Bir-Sen genel başkan yardımcıları Ramazan Çakırcı, Hasan Yalçın Yayla ve Atilla Olçum, İHH ve Eğitim-Bir-Sen’in terör mağdurlarına yönelik başlattığı yardım kampanyası kapsamında Hakkâri Yüksekova’da 75. Yıl Yatılı İlköğretim Bölge Okulu’nda terör mağduru ailelere gıda yardımında bulunduktan sonra iftarda bir araya geldi.
Eğitim-Bir-Sen Yüksekova Temsilciliği’nin düzenlediği iftar programında konuşan Ramazan Çakırcı, “Çukur siyasetinin maalesef hem ülkemizde hem de şehrimizde ciddi yaralar açtığının farkındayız. Biz Türk’ü, Kürt’ü, Arap’ı, Laz’ı ve Çerkez’i ile bir bütünüz. Biz inanıyoruz ki Selahaddin-i Eyyübi’nin torunları, Fatih Sultan Mehmet’in torunlarıyla, Ahmed-i Hani’nin torunları, Yunus Emre’nin torunlarıyla kucaklaşırsa bölgemize barış gelir, huzur gelir, kardeşlik gelir. Huzurun, barışın, kardeşliğin yolu kucaklaşmadan geçer” dedi.
Emperyalist güçlerin oyunlarına karşı ‘bir’ olmalıyız
Türkiye’nin farklı illerinden Yüksekova’daki ailelere selam getirdiklerini belirten Çakırcı, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Büyük bir medeniyetin temsilcileriyiz ve bu medeniyetimizin yeniden şaha kaldırılması için buradaki harcın iyi yoğrulması lazım. Anadolu’daki harç iyi yoğrulursa inanıyorum ki İslam dünyasına da barış gelir, huzur gelir. İslam dünyasının herhangi bir ülkesine gittiğimiz zaman hep şunu söylerler, ‘Türkiye’de siz hapşırırsanız, biz burada zatürre olur, nezle oluruz.’ Burada birbirimizle kucaklaşırsak, bir bütünlük oluşturursak, emperyalist güçlerin oyunlarına karşı bir durabilirsek inanın bu coğrafyaya huzur gelir, barış gelir ve kardeşliğimiz daim olur. Kardeşliğimizin daim olabilmesi için burada her birimize çok ciddi sorumluluklar düşüyor. Burada bir annenin gözyaşı varsa, batıda Türk kardeşi de bunu hissediyor. Biz burada annelerin ağlamasını istemiyoruz.”
Acılarımızı kavga ederek değil, kardeşlik içinde kalarak paylaşabiliriz
Memur-Sen olarak Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da mağdur ve masum olan insanlara merhamet eli uzattıklarını, bu hafta itibarıyla yeni yardımların devam edeceğini belirten Çakırcı, “Burada insanlar terörün cenderesinden bunaldı ve çok çekti. Bu ortamın ılımanlaşması, burada iklimin düzgünleşmesi, halkın temel hak ve hürriyetlerini çok rahatça kullanabildiği zeminlerin oluşabilmesi bizim temel amacımız. Terörü hep birlikte yenebiliriz. El ele vererek terörü tarihin çöp sepetine atabiliriz, terörle mücadeleyi amansız bir şekilde sürdürürken, eşit vatandaşlık zemininde demokratik, sivil ve özgürlükçü bir anayasayı mutlaka hayata geçirmeliyiz. Sivil toplum kuruluşları başta olmak üzere Türkiye’nin yumuşak güç unsurlarından bölgesel barışın ve dünya barışının oluşturulmasında etkin bir şekilde yararlanılmalıdır. Eğitim sistemimiz değerler odaklı olarak yeniden yapılandırılmalı, gençlerimiz milli, manevi ve ahlaki değerlerle donatılmalıdır. Kutuplaştırıcı ve ayrıştırıcı dil yerine birleştirici ve bütünleştirici dile önem verilmelidir. Her kurum ve kuruluş sorunun değil, çözümün parçası olmayı hedef olarak belirlemelidir. Teröre karşı ortak söylem ve eylem birlikteliği sağlanmalıdır. Çünkü suçlamalar anaların gözyaşını dindirmiyor, yüreklere düşen ateşi söndürmüyor, şehit tabutlarının gelişini engellemiyor. Şunu iyi bilelim ki, yaralarımızı ayrışarak değil, bütünleşerek sarabiliriz. Acılarımızı kavga ederek değil, kardeşlik içinde kalarak paylaşabiliriz” şeklinde konuştu.
Programda, Eğitim-Bir-Sen Hakkâri Şube Başkanı Nihat Gür ve Yüksekova Kaymakamı İbrahim Çenet’te birer konuşma yaptı. Programa kurum müdürleri, öğretmen, idareci, yönetici ve terör mağduru aileler katıldı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.