Düşük faiz ekonomiyi korumasız bıraktı
Merkez Bankası hızlı bir faiz indirimi sarmalına devam ederken ekonomi korumasız kalıyor. Son 3 aylık dönemde özellikle enflasyon insin diye düşürülen faizler karşısında canavar yeniden harekete geçti. Üç toplantıda faizler 275 baz puan gerilerken enflasy
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) faiz indirimlerine vites düşürerek devam ediyor. Daha önce Para Politikası Kurulu (PPK), bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını (politika faizi) 0,75 puan indirirken bu sefer Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal başkanlığında toplanan PPK, politika faizinin yüzde 11,25'ten yüzde 10,75'e indirilmesine karar verdi. PPK kararını değerlendiren analistler, cari dengenin son 3 aydır kötüleştiğine vurgu yaptı. Bunun karşısında yapılan duyuru da 'Son dönemde belirgin bir iyileşme kaydeden cari işlemler dengesi' diye ifadesi eleştirildi. PPK verilerinin uyuşmadığını ifade eden analistler şu örneği de verdi: "Merkez raporu şunu söylüyor; 'Dezenflasyon süreci, enflasyondaki düşüş sürecinin devamlılığı.' Fakat, enflasyon son 3 aydır yükseliyor."
İktisatçı Yalçın Karatepe ise PPK kararının Türkiye ekonomisine ilişkin iyi şeyler söylemediğine değindi. Kartepe "Raporu okuyunca benim anladıklarım; Yatırımlarda ve istihdamda pek bir iyileşme yok. İhracat zayıflıyor. Kredi hacmindeki artış enflasyon açısından olumsuz. Böyle giderse cari açık büyüyecek" dedi. Karatepe, Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun 'Kredi büyümesi ve kompozisyonundaki gelişmelerin dış denge ve enflasyona etkileri yakından takip edilmektedir' açıklamasını alıntılayarak "Böyle endişesi varsa faizleri indirmemesi gerekmez mi?" paylaşımını gerçekleştirdi.
Ekonomist Mahfi Eğilmez "Merkez Bankasının faizi düşürerek enflasyonu düşürme yaklaşımı aynen devam ediyor. Oysa 'faizi düşürmekle enflasyon düşmez.' Bunu defalarca yaşayarak görmüş olsak da ya bu sefer tutarsa' diyerek tekrar tekrar denemeye devam ediyoruz" diye konuştu.
Ekonomist Özgür Demirtaş sosyal medya hesabından eleştirdi. Demirtaş "Aynı filmi tekrar tekrar seyretmek" paylaşımını yaparak şunları söyledi: "Başla. Faizi emirle indir. Piyasaları çoştur. Cari açığı patlat. Enflasyonu durdurmak, sermaye çekmek, için emirle inen faizi yine fırlat. Başa dön. 1994'ten beri tekrar tuşunda takılı kaldık. Kimse de demiyor bu yol yol değil" ifadelerini kullandı.
YATIRIM VE İSTİHDAMDA ZAYIF SEYİR
Son döneme ilişkin verilerin iktisadi faaliyetteki toparlanma eğiliminin devam ettiğini gösterdiği belirtilirken, iktisadi faaliyetin sektörel yayılımındaki iyileşmenin sürdüğü duyuruldu. Fakat, yatırımlarda ve istihdamda toparlanma sinyallerinin alınmakla birlikte zayıf seyrin sürdüğü bildirildi. Duyuruda, rekabet gücündeki gelişmelerin olumlu etkisinin sürerken, küresel büyüme görünümündeki zayıflamanın dış talebi kısmen yavaşlattığı ifade edildi.
'İNDİRİME KAPI KAPANMADI'
Ekonomist Haluk Bürümcekçi, yaptığı değerlendirmede TCMB'nin, faiz indirimini piyasa beklentilerinin üst sınırına yakın gerçekleştirirken, swap para piyasasının ise bu indirimi fiyatlamadığını söyledi. TCMB'nin çekirdek göstergelerin ılımlı seyrine dayanarak 'daha ölçülü' indirime gittiğini belirten Bürümcekçi, bankanın "Gelinen noktada, mevcut para politikası duruşunun hedeflenen dezenflasyon patikasıyla uyumunu koruduğu değerlendirilmektedir" şeklindeki mesaj cümlesini tekrarlamasını, ilave faiz indirimlerine kapının kapanmadığı anlamında yorumladığını kaydetti. Politika faizinin düşürülmesi ile gelecek dönemde ortalama fonlama maliyetinin haftalık repo faizi ile yakın seyredeceğini ifade eden Bürümcekçi, şunları kaydetti: "Para ve repo piyasasında gecelik faiz ise ortalama olarak piyasa yapıcı oranına daha yakın olmak üzere yüzde 9,25-10,50 aralığında bankaların likidite durumuna bağlı olarak dar bir alanda dalgalanacaktır."
KREDİ BÜYÜMESİNE VURGU YAPILDI
Net ihracatın büyümeye katkısının gerilerken, dezenflasyon süreci ve finansal koşullardaki iyileşmeyle birlikte ekonomideki toparlanmanın devam edeceğinin öngörüldüğü kaydedilen duyuruda, şu değerlendirmelere yer verildi: "Bununla birlikte kredi büyümesi ve kompozisyonundaki gelişmelerin dış denge ve enflasyon üzerindeki etkileri yakından takip edilmektedir. Son dönemde belirgin bir iyileşme kaydeden cari işlemler dengesinin önümüzdeki dönemde ılımlı bir seyir izlemesi makro politika bileşimi açısından önem arz etmektedir. Küresel iktisadi faaliyetteki zayıf seyir ve küresel enflasyonun düşük düzeyi gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikalarını genişleyici yönde sürdüreceklerine dair beklentileri güçlendirmektedir. Öte yandan, son dönemde küresel büyümeye ilişkin artan belirsizlikler gelişen ülke finansal varlıklarına yönelik talebin ve risk iştahının dalgalı seyretmesine neden olmaktadır. Korumacılık önlemlerinin, küresel ekonomi politikalarına dair diğer belirsizliklerin ve jeopolitik gelişmelerin yanı sıra son dönemde ortaya çıkan salgın hastalığın sermaye akımları, dış ticaret ve emtia fiyatları kanalıyla oluşturabileceği etkiler yakından takip edilmektedir."
ENFLASYON UNSURLARI DİKKATE ALINDI
Duyuruda, enflasyon beklentilerinin, iç talep koşulları ve üretici fiyatlarındaki gelişmelere bağlı olarak çekirdek enflasyon göstergelerinin eğilimlerinin ılımlı seyrettiği belirtildi. Enflasyon başta olmak üzere makroekonomik göstergelerdeki iyileşmenin ülke risk primindeki düşüşü desteklediği ve maliyet unsurları üzerindeki baskıların sınırlanmasına katkıda bulunduğu ifade edilen duyuruda, enflasyondaki seyrin yıl sonu tahminiyle büyük ölçüde uyumlu olduğu değerlendirildi. Duyuruda, bu çerçevede Kurul'un, enflasyon görünümünü etkileyen tüm unsurları dikkate alarak, politika faizinde daha ölçülü bir indirim yapılmasına karar verdiği bildirildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.