Kahramanmaraş merkezli deprem dolayısıyla 14 Mayıs olarak planlanan seçimlerle ilgili birçok tartışma siyasetin gündemine girdi. Öncelikle seçim erteleme tartışmaları eski TBMM Başkanı Bülent Arınç tarafından başlatılmış, muhalefetin tepki göstermesi ile gittikçe alevlenmişti.

AK Parti'liler tarafından yaşanılan atmosferde seçim tartışması yapmanın doğru olmadığının belirtilmesi, seçim tarihi konusunda her ne kadar soru işaretleri oluştursa da edinilen kulis bilgilerinde seçim tarihlerinde bir değişiklik yapılmayacağı şeklindeki yorumlar, bu defa gündeme depremzedelerin nasıl oy kullanileceği konusunu getirdi.

Yaklaşık olarak 13 milyon kişiyi etkileyen depremlerde, binlerce kişi şehir dışına göç ederken, afet bölgesindeki vatandaşların barınma noktasında yaşadığı sıkıntılar, seçimlerin hangi koşullarda yapılacağı tartışılması üzerine konuya Bakan Bozdağ açıklık getirdi.

CNN TÜRK canlı yayınına konuk olan Bakan Bozdağ, seçim tartışmalarının bir parçası olmak istemediğinin altını çizerek, seçim kanunlarında her şeyin açık olduğunu belirtti: 

''Seçim tartışmasının bir parçası olmak istemiyorum. Kimin nerede nasıl oy kullanacağı bizim seçim kanunlarımızda hepsi yazıyor. Bunu herkes biliyor. Bunun için yeni bir kanun düzenlemeye gerek yok. Burada yeni bir değerlendirmeye de yeni bir kanuna da gerek yok. YSK'nın aldığı kararlar burada da geçerlidir. Herkes bulunduğu yerde oy kullanacak ve oy bulunduğu yerde sayılacak.''

Kahramanmaraş merkezli deprem dolayısıyla tekrar gündeme gelen imar affı ile ilgili de konuşan Bakan Bozdağ, yaşanılanlardan edinilen tecrübeler ışığında imar mevzuatının gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi.

Bozdağ, imar mevzuatında yapılacak düzenlemeler üzerinde çalıştıklarını belirterek, şu açıklamalarda bulundu:

''Şimdi bu konularda bizim meclislerime bakarsanız, her konuda muhalefet eden partilerin bu konuda nasıl birlikte hareket ettiklerini görme imkanı var. Belki Anayasal düzeyde böyle bir düzenleme yapıldığı takdirde kalıcı olabilir. 'İmar affı çıkarılamaz' düzenlemesini veya imarla ilgili suçlarda af kapsamını kaldıran bir düzenlemeyi tartışmakta elbette fayda var. Partiler bu konuda farklı eleştiriler yapsa da bu konuda kolaylıkla bir araya gelebiliyor. Böyle bir değişiklikte fayda var. Yaşadığımız bu tecrübeler de bu konuların Türkiye'nin artık gündemine gelmemesi gerektiğini gösteriyor.

İmar mevzuatımızın gözden geçirilmesinde fayda var daha caydırıcı neler yapılabilir biz Adalet Bakanlığı olarak bunun üzerine çalışıyoruz. Zaman aşımı olayı da çok fazla tartışılıyor. Zaman aşımı fiilin olduğu andan itibaren başlıyor. Binaların eski olması, zaman aşımı olacağı anlamına gelmiyor çünkü başlangıç olarak depremin olduğu tarih alınıyor.''