Çanakkale, Vatanından Vazgeçmeyenlerin Topraklarını “Geçilmez” Yaptığı Emsalsiz Mukavemettir
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan’ın, Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü dolayısıyla yaptığı basın açıklamasıdır.
Sadece Türk tarihi değil, dünya tarihi açısından da mühim sonuçları olan, olay ve olguları değiştiren, milli mücadelenin fitilini ateşleyen, Mustafa Kemal Atatürk’ü hem seçkin bir lider hem de askeri deha olarak bizlere kazandıran Çanakkale Zaferi’ni büyük bir kıvançla kutlamanın milletçe onurunu yaşıyoruz.
Çanakkale Zaferi;
Görkemli mazimizin en kıymetli, ecdadımızın da bize bıraktığı en kutlu miraslardan biridir. Şehitlerimizin kanlarıyla yoğrulduğu topraklarımızda kalbi sadece tam bağımsızlık için atan Türk milletinin, emperyal güçlere boyun eğmediği, cesaret timsali ruhuyla adeta devleştiği, aynı ideal etrafında birleşerek ebedileştiği mücadelemizdir.
Vatanından vazgeçmeyenlerin topraklarını “geçilmez” yaptığı emsalsiz mukavemettir, geri dönmeyi asla düşünmeyenlerin, “hürriyeti” söz konusu olunca tereddüte mahal vermeyenlerin, toprakları için yedi kat arşa yükselenlerin destanıdır.
Bağımsızlığı karakteri olan, milli şeref ve haysiyeti için var olan, fazilet ve kudret sahibi Türk milleti, ortak tarihi mirası etrafında sıkıca kenetlenerek, Çanakkale’de kıyama durdu. Türk’ün süngüsü, güllesi, topu Seddülbahir’de, Kabatepe’de, Kilitbahir’de, Anafartalar’da kısacası Gelibolu’da dünyanın silah, teçhizat, asker sayısı bakımından en güçlü, cephanesi en yeterli ordularını, en donanımlı donanmalarını Çanakkale’nin soğuk sularında boğdu. Güç dengelerini değiştiren Çanakkale Savaşları’nda, Bedr’in aslanları bir hilal uğruna batnın çelik zırhlı duvarlarını aşarak, medeniyet denilen tek dişi kalmış canavarı alt etti. Bunun adı; milliyetperverlikti, itikattı, yürekten gelen imandı.
Osmanlı Devleti’ne kodlanmış “hasta adam” tabirini yerle yeksan eden, tükenişten dirilişe kapı açan Çanakkale Zaferi aynı zamanda morali yükselen Türk milletinin özgüvenini artırdı. Türkler Çanakkale ile birlikte savaş gücünü ortaya koyarken; Kuvay-ı Milliye ruhu da kök salmış, bu ruh Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasını sağlamış, nihayetinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurulmasıyla aziz Türk milleti bayrağımız altında yeniden bir ve beraber olmuştur. Kısacası Türkler, Kurtuluş Savaşı’nın provasını Çanakkale’de yapmıştır.
Çanakkale Zaferi’nin 109’uncu yıldönümünü kutlarken; topraklarımızın kıymetini biliyor, devletsizliğin ne menem bir şey olduğunu bugün çok daha iyi idrak ediyoruz. Coğrafyamızda şiddetini giderek artıran çatışmaları, savaşları ve bunlardan beslenen uluslararası güç odaklarının bölgemizdeki hesaplaşmalarını çok iyi okumakla birlikte, tüm bunların milletimize vereceği zararı öngörerek, devletimizin sınırlarımızda ve sınır ötesinde gerçekleştirdiği tüm operasyonları, aldığı, alacağı tüm kararları lakinsiz, ancaksız destekliyoruz.
Çünkü; katil İsrail’in Filistin’de yaptığı katliama, sözde demokratik devletlerin yanı başımızdaki Suriye ve Irak’ta gerçekleştirdiği yok etme operasyonlarına, yurtlarından edilmiş, ocağı sönmüş, ateş parçası olan insanlara, istikrarsızlık ve belirsizlikle örülmüş hayatlara tanıklık ettikçe, millet olma yetisinin, vatan ülküsünün, aidiyet arzusunun, istiklale duyduğumuz bağlılığın önemini bir kez daha kavrıyoruz.
Geleceğimiz mümtaz ve asil geçmişimizin üzerine bina edilmiştir. Dolayısıyla ne yıkılırız ne de özgürlüğümüze dokunanlara teslim oluruz. Bir ve beraber yaşama arzumuz en büyük güvencemiz. Ne içteki sırtlanlar ne de onlara kaynak sağlayan, bölücü mahfilleri besleyen dıştaki emperyaller asla ve kat’a hedeflerine ulaşamayacaklardır. Biz Dandanakan’dan, Malazgirt’ten, Miryokefalon’dan, Kosova’dan, Mercidabık’tan, Mohaç’tan, Çanakkale’den, Kurtuluş Savaşı’ndan ve daha nice güzide zaferlerimizden ilham alarak bugünlerimizi var ettik, geleceğimizi var ediyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle, Çanakkale Zaferi’nin 109’uncu yıldönümünü kutluyor; devletimizin kurucusu, ölümsüz lider Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere yıldız misali vatanımız üzerinde parlayan tüm kahraman şehitlerimizi rahmetle, minnetle, şükranla anıyoruz. Bu cennet vatan bizlere şehitlerimizden yadigârdır. Şehitlerimizin ruhları şad olsun!”
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.