YeniŞafak Gazetesi Yazarı Bülent Orakoğlu'nun yazısını alıntılıyoruz.

28 Şubat'ın 20 sene-i devriyesinde, Ankara, Kocaeli ve Kayseri illerinde verdiğim konferansların ana teması 28 Şubat'tan 15 Temmuz'a uzanan darbeler ve kalkışma sürecinin kesiştiği noktalarda FETÖ' nün rolü iç ve dış bağlantıları olmuştu. Bilhassa Kayseri'de konferans sonrası ikinci el olarak aldıkları telefonlarda ByLock çıktığı için mağdur olduklarını iddia eden bazı öğretmen ve kamu görevlileri FETÖ'cü olmadıklarını nasıl ispat edebilecekleri sorusuna cevap arıyorlardı. 15 Temmuz Kalkışması ardından 10 binlerce FETÖ mensubunun gözaltına alınması ve devlet kurumlarından ihraç edilmesi çok sayıda FETÖ militanının 'itirafçı' olmasına yol açmıştı. İtiraf'çılardan aşırı rahatsız olan FETÖ'nün kripto elemanlarının örgütün deşifre edilmesini önlemek amacıyla farklı yöntemlere başvurduğu güvenlik ve istihbarat birimlerimizce tespit edilmişti. Bilhassa cezaevinde tutuklu bulunan örgüt mensuplarının ByLock'u kabul etmemeleri konusunda uyarıldığı duruşmalarda yapılan savunmalardan anlaşılmıştı.

FETÖ'nün gizli mesaj ve yazışma programı ByLock'u kullanan ve telefonlarında bu program tespit edilen zanlıların mahkemelerde yaptığı 'inkar 'savunmaları millet devlet işbirliğini hedef alan açık algı operasyonlarına işaret ediyor. FETÖ militanlarının alçakça ve kalleşçe masum vatandaşların yapılan operasyonlarda mağdur olması için ByLock yüklü cihazları ikinci el olarak yurt dışından ve internet üzerinden piyasaya sürdüğüne yönelik önemli delillervar. MİT tarafından Bylock yazışmaları ve e-Mailleri deşifre edilmeden önce ikinci el telefon almış FETÖ ile ilgisi olmayan bu kişiler haksız yere suçlanmış olabilir. Çünkü günümüzde ikinci el telefonlarda ByLock programı çıkma ihtimaline karşı gerek satıcılar gerekse alıcılar tarafından kendilerini sağlama alacak birçok prosedür uygulanıyor. Satıcılar, öncelikle telefonu aldıkları kişiden varsa telefonun faturasını istiyor yoksa müşterinin kimlik fotokopisi ve cihazı sattığına yönelik satış belgesi düzenliyor. Bu belgeye cihazın seri numarası da yazılıyor. Daha sonra satın aldıkları cihazı sıfırladıklarını zira bu işlemin yapılmaması halinde cihazın ByLock programını saklayabileceği ihtimalinin hem kendilerini hem de alıcıyı hukuki açıdan sıkıntıya sokabileceğinin altını özellikle çiziyorlar. Konu ile ilgili olarak istihbarat birimlerinin önlem alarak şüpheli FETÖ'cülerin eski telefonlarını incelemeye alması masum vatandaşların aklanması açısından önemli görünüyor. IP numarası üzerinden hareket edecek istihbarat birimleri kaybedilen veya satılan telefonları bularak inceleyebilecek. Söz konusu cihazlara başka bir sim kartı takılarak daha önce hangi işlemler yapılmış hangi programlar indirilmiş hepsi tek tek tespit edilebilecek.

MİT tarafından büyük bir başarı ve siber operasyonla Litvanya'da ByLock ana servis sağlayıcısının şifresinin kırılması sonrasında, Server'in ele geçirilmesiyle yeni bilgilere ulaşan Türk İstihbaratı, bugüne kadar deşifre olmamış isimleri tek tek belirlemişti. Tam listede 215 bin 92 ByLock kullanıcı yaklaşık 18 milyon mesaj veya yazışma 3 milyon 160 bin e-posta tespit edilmişti. Bu başarı sonrasında FETÖ militanlarının hızlı bir şekilde tespit edilip derdest edilmelerini sağlamak amacıyla EGM Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Başkanlığı bünyesinde 'ByLock özel arama motoru' gerçekleştirildi. Ve 81 İl Emniyet Müdürlüklerinin kullanımına açıldı. Arama motoruna ismi yazılanFETÖ'cülerin By-Lock kullanıcısı olup olmadığı, sistem sayesinde anında öğrenilebiliyor. Bunun için her ilde 3 kişilik polis ekibi özel olarak görevlendirildi. Yaklaşık 18 milyon Bylock yazışması ve 3 milyon 160 bin e-postanın da deşifre edilerek Türkiye genelinde Cumhuriyet Savcıları ve Emniyet Müdürlüklerine gönderilmesi sonrasında FETÖ'nün 'Mağduriyet algısına' son verilecek. Aynı zamanda FETÖ ile yakından uzaktan ilgisi olmayan Wi-Fi şifresi, ikinci el telefonu veya başka bir nedenle ByLock üzerinden haksız yere suçlanan vatandaşlarımız kısa sürede aklanabileceklerdir. ByLock'çu FETÖ militanlarının yazışma ve e-mailleri de kısa bir zaman dilimi içinde savcılıklarda suç delilleri arasında yer alacak. ByLock'ta bu olumlu son gelişmeler sonrasında ByLock üzerinden itham edilen suçsuz kişilere il savcılarınca talepleri halinde ''FETÖ kaydı''yoktur belgeleri verilebilecektir.

Yazarın Yenişafak'ta konuyla ilgili yazdığı yazı için TIKLAYINIZ