Bölünme adımı

Bölünme adımı

Özel kanallara farklı dilde 24 saat yayın yapma izni verme hazırlığını, CHP 'yerinde' ve 'geç kalınmış' bir karar, MHP ise 'Bölünmenin yolunu açacak bir adım' olarak niteledi

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) özel kanallardan 24 saat farklı dil ve lehçelerde yayın yapılabilmesi için çalışma başlatmasına, muhalefet partilerinden farklı tepkiler geldi. CHP çalışmayı “yerinde” ve “geç kalınmış” bir adım olarak niteledi. DTP, RTÜK'ün denetim yetkilerinin de gevşetilmesini istedi.
MHP ise bölünmenin yolunu açacağı iddiasıyla düzenlemeye karşı çıktı. Siyasi parti temsilcilerinin tepkileri şöyle:

Mustafa Özyürek (CHP Sözcüsü): Biz sürekli olarak, devlet televizyonu yerine özel televizyonların anadilde yayın yapması gerektiğini söyledik. Ama bu gerçekleşmedi. Sadece TRT'de böyle bir yayın başlatıldı. Yasal düzenlemelere CHP olarak o düşünceyle oy vermiştik. Özel televizyonlar RTÜK engeli nedeniyle anadilde yayını sınırlı yapıyorlardı. Şimdi bu imkânın tanınması yerinde olmuştur.
Doğru olmuştur. Lazca, Gürcüce gibi diğer farklı dil ve lehçelerde, isteyen televizyonlar yayın yapabilir. RTÜK'ün geç kalmış bir kararı. Ancak bu televizyonlarda ana dil eğitimi verilmesini benimsemiyoruz.

Cihan Paçacı (MHP Genel Sekreteri): Hükümetin üç aşamalı yol haritası var. Birinci aşama gerçekleştirilmeye başlamıştır. Karşılıklı bir ateşkes sağlanması yönünde gizli bir anlaşma, özel televizyonların denetimsiz bir şekilde yayını, İmralı canisinin tecrit koşullarının iyileştirilmesi, yerleşim bölgelerinin isimlerinin Kürtçeye çevrilmesi, Kürtçe'nin seçmeli ders olmasının önünün açılması gibi hususlar. Bugün bunlar gündemdedir ve yerine getirilmeye çalışılmaktadır. Tüm bu yapılanlar adım adım yeni bir devlet kurmaya doğru götürmektedir. İktidar da dış güçlerin bu projesine taşeronluk yapmaktadır.

Mehmet Şandır (MHP Grup Başkan Vekili): Bunu siyasi bir kimliğe dönüştürürseniz, bunu bir siyasi talebe dönüştürüp siyasi özgürlük alanı olarak tanımlarsanız, bu toplumu ayrıştırırsınız, çatıştırırsınız. Bölünmenin, parçalanmanın yolunu açar bu tür adımlar. Bu RTÜK'ün kararı değildir. Bu siyasi iktidarın kararı ve siyasi karardır. Bu karar toplumu ayrıştırmaya, dil üzerinden bir millet yaratıp ülkeyi bölmeyi amaçlayan bir projedir.

'Denetime tabi olmamalı'
Selahattin Demirtaş (DTP Grup Başkan Vekili): Bir dil üzerinden yeni bir halk, yeni bir topluluk yaratılmıyor. Var olan, binlerce yıldır bu topraklarda kendi anavatanında yaşayan Kürtlerin dili kabul edilmiş olacak.
Yoksa Kürtler sanki Kürtçe konuşmuyorlar da, hükümetin atacağı bu adımdan sonra Kürtçeyi kullanacaklarmış ve Türkiye tehlikeye girecekmiş havasını yaratmak, bu ülkede yaşayan 20 milyon Kürt'e hakarettir.
Eğer siz bir dili, bir halkı, bir kültürü, bir inancı yasaklayarak, hakaret ederek, yok ederek asimile etmeye çalışarak bu ülkede birliği sağlayacağınızı düşünüyorsanız, bunun olmayacağı son 30 yıllık acı deneyimle de maalesef ortadadır. Bu nedenle Kürtçe dışında, yapılacak yayınlar RTÜK'ün ulusal kanallara uyguladığı denetim dışında hiçbir denetime tabi olmaksızın özgürce kullanılmalıdır.

Yerel yayıncılar umutlandı
Özel kanallardan 24 saat farklı dil ve lehçelerle yayın yapılabilmesi için çalışma başlatılması, Diyarbakır'da günde sadece 45 dakika Kürtçe yayın yapan kanalların yöneticilerini umutlandırdı. Gün TV Genel Yayın Yönetmeni Diren Keser, “Kararı, geç kalınmış ama anlamlı bir adım” diye değerlendirdiklerini söyledi.

Milliyet

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.