Başbakan: Yatırım, istihdam, üretim, ihracat; ekonominin rabiası da bu
Başbakan Yıldırım, "TİM İhracat Haftası 2017" etkinliğinde yaptığı konuşmada, "Yatırım, istihdam, üretim, ihracat; ekonominin rabiası da bu." dedi
Başbakan Binali Yıldırım, "TİM İhracat Haftası 2017" etkinliğinde yaptığı konuşmada, "Yatırım, istihdam, üretim, ihracat; ekonominin rabiası da bu." dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, İstanbul Kongre Merkezinde "TİM İhracat Haftası 2017" etkinliğinde yaptığı konuşmada, ihracatta emek harcayanlara teşekkür ederek, küresel krizin 2008'in sonlarında başladığını ve halen de devam ettiğini anlattı.
Bu sene biraz toparlanma olduğunu dile getiren Yıldırım, şöyle konuştu:
"Allah'a şükür. Dünya büyüme hedefleri yüzde 3,6 gibi tahmin ediliyor. İnşallah başka bir sürprizle karşılaşmayız. Başka küresel ve bölgesel krizle karşılaşmayız. 10 yıldır devam eden bu küresel daralma artık açılır. Küresel krizin azalması, ortadan kalkması ne anlama geliyor? Daha çok üretim, ticaret, taşımacılık, iğneden ipliğe her sahada, her sektörde hareketlenme anlamına geliyor. Daha uzun vadeli yatırım, üretim, işsizliğe çare anlamına geliyor. O bakımdan dünyayı yönetenler, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere gelişmiş ülkeler kısa vadeli rekabeti bir yana bırakıp, uzun vadede küresel refaha, barışa yönelik aklı selim kararları almak durumundadır. Bunu yapmak onların tarihi sorumluluğudur." diye konuştu.
"Sonuçlar hedeflerimizin üzerinde"
Türkiye'nin güçlü performansıyla sadece bölgede değil küresel anlamda da öncü ülkelerden birisi olduğunu aktaran Yıldırım, ihracatta atılım yılı olarak kabul ettikleri 2017'de gerçekleşen sonuçların, koydukları hedeflerin üzerinde gittiğini belirtti.
Başbakan Binali Yıldırım, bu başarının devam edeceğini dile getirerek, "Güya Türkiye ekonomisi için 2016'da felaket senaryoları yazanlar, o değerlendirme kuruluşları birbiriyle yarışa girdiler. 'Sen mi daha fazla indireceksin, ben mi daha fazla indireceğim?' Şimdi de tahminleri yükseltme yarışına girdiler. 6 ayda 3 sefer düzeltme yaptılar. Yıl sonuna kadar bir düzeltme daha yapacaklar merak etmeyin. Ne yaparsa yapsınlar. İster düzeltsinler, ister sırt üstü yatsınlar Türkiye büyümeye, istikrarla, güvenle devam edecek." şeklinde konuştu.
'15 yıl önceki ihracatçı sayımızın bugün iki katı ihracatçıya sahibiz'
Ekonomi ve sektör büyürse, onun ihtiyacı olan alt yapıyı yapmanın da farz olduğunu, mecburen adım atılması gerektiğini ifade eden Yıldırım, şunları kaydetti:
"15 yıl önceki ihracatçı sayımızın bugün iki katı ihracatçıya sahibiz. Göreve geldiğimizde ihracatla tanışmayan onlarca ilimiz vardı. 1973 yılında 1,4 milyar dolara ancak ulaşabilmişiz. Ama bugün 15 ilimiz 1 milyar doların üzerinde tek başına ihracat yapar seviyeye gelmiş. Bunlar güzel gelişmeler ama bunlarla biz tatmin olmamalıyız. Çünkü bizim potansiyelimiz bu değil."
"İhracatımızın büyüme hızını, ithalatın büyüme hızının üzerine çıkarmamız lazım"
Türkiye'nin genel büyümesine bakıldığında ihracatta bir büyümenin görüldüğünü anlatan Yıldırım, Türkiye'nin büyüme oranı içinde, ihracatın net yüzde 2,2 payı olduğunu ifade etti.
Geçen yıllarda bu oranın eksilerde olduğunu, ihracatın büyümeye o dönemde katkı sağlamadığını belirten Yıldırım, ama bugün ihracatın büyümeye katkı sağladığını, ihracatın kalitesinde de artışın görüldüğünü vurguladı.
Başbakan Yıldırım, ithalatın da arttığını ancak ithalattaki artışın, ihracattaki artıştan yüksek olduğunu ve bundan mutlu olmadığını aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İhracata hep vurgu yapıyoruz ama ihracat yüzde 15 büyüyor. Burada bir şey yapmak lazım. İhracatımızın mutlaka büyüme hızını, ithalatın büyüme hızının üzerine çıkarmamız lazım. Biz iki açık veren bir ülkeyiz. Petrol ve doğalgaz fışkırmıyor. Ne yapacağız? Daha çok üreteceğiz daha çok insana iş sağlayacağız. Ürettiğimizi bütün dünyaya dağıtacağız, refahı arttıracağız. Bu refahı da adil bir şekilde paylaştıracağız. Hedefimiz bu. Yatırım, üretim, istihdam, ihracat, dört, rabia. Ekonominin rabiası da bu. Türkiye'nin rabiası var biliyorsunuz. Nedir? Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bu genel, vazgeçilmezimiz. Bir de ekonominin rabiası var, onu da bugün açıklıyoruz. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat. Kafanıza koyun."
Bunun için ne lazım? Yatırım için siz hazırsanız, biz dünden hazırız. Ne istiyorsanız, teşvik ise teşvik, kaynaksa kaynak. Bütün bunlar var. İstihdam derseniz, dünyada olmadığı kadar genç dinamik insan kaynağımız var, gençlerimiz var, yerinde duramıyor. Bunlara iş, aş, alt yapıyı siz hazırlayacaksınız. Üreteceksiniz. Üretmeniz için, üretim maliyetlerini düşürmeniz için gereken ne ise biz o desteği vereceğiz, veriyoruz, vermeye devam edeceğiz. Satmanız için ihracatçıların TİM'i de var. TİM öncülük yapacak. İhracatın TİM'i de var, bakanı da var, başbakanı da var, cumhurbaşkanı da var. Dolayısıyla önümüzdeki 10 yılda en büyük gücümüz ihracatta ve yatırımda kaydettiğimiz gelişme olacak. Bunu niye söylüyorum? Çünkü az önce de ifade ettim, yılın ilk yarısındaki büyümenin yüzde 3,9'u yatırımlardan ve ihracattan geldi. 2017 yılını ihracatta seferberlik yılı ilan etmiştik, hedefleri gözden geçirmiştik, bugün de İhracatçılar Haftası'nda geldiğimiz noktayı enine boyuna değerlendiriyoruz."
"Zorlukları dayanışmayla aşacağız"
Başbakan Binali Yıldırım, ülkenin üretim ve yatırım altyapısını daha da güçlendireceklerini ifade ederek, "Bütün zorlukları, birlik içinde beraberlikle dayanışmayla, evelallah bugüne kadar aştık, bundan sonra da aşmaya devam edeceğiz. Uluslararası camiada yapacağınız her faaliyette, her çalışmada daima yanınızda olduk, olmaya devam edeceğiz. Türkiye'yi yalnız bölgede değil, dünyada da daha büyük bir ticari merkez haline getirmek konusundaki kararlılığımız sürüyor. Öncelikle hedefimiz daha rekabetçi, daha fazla katma değer üreten, araştırma geliştirmeyi, yenilikçiliği, markalaşmayı odak noktası haline getiren bir ekonomik altyapıyı tesis etmektir." diye konuştu.
İhracatçılardan büyük düşünmelerini isteyen Yıldırım, "Bir sene iki sene sonrasını değil 10 sene, 15 sene sonrasını düşünün. Çünkü dünyada yükselen ekonomiler, hangi ekonomiler olacağı belli. İnişte olan ekonomiler de belli. Yükselen ekonomiler batıdan doğuya giden ülkelerde olacak. Bu her yönüyle artık belli olmuştur. Dolayısıyla bu anlamda Türkiye, uzun vadeli yatırım yapılacak ülkelerin başında yer almaktadır. O halde ne yapacağız? Durmak yok; üretime, ihracata, büyümeye devam. Türkiye'nin önü açık, geleceği aydınlık. Allah yolumuzu açık etsin." diyerek konuşmasını tamamladı.
Yıldırım, ekim ayı ihracat rakamlarını açıkladı
Başbakan Yıldırım, "Türkiye İhracat Haftası" etkinliğinde, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ve TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi ile ekim ayı ihracat rakamlarını açıkladı.
İhracat rakamlarının yazılı olduğu zarfı Büyükekşi'den alan Yıldırım, zarfı salondakilere göstererek, "Büyük ikramiye" diye espri yaptı.
Daha sonra rakamları okuyan Yıldırım, "İhracatımız bu yılın ekim ayında yüzde 15,6 oranında artmıştır. 13,5 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Bu rakam, bütün zamanların ekim ayı itibarıyla en yüksek rakamıdır. Son 10 yılın en yüksek rakamıdır. Artış oranı itibarıyla 2017'nin 10 ayına baktığımızda ortalama artış yüzde 11, rakam olarak da yaklaşık 129 milyar dolardır." dedi.
Yıldırım'ın, bu şekilde devam ederse yıl sonu gerçekleşmenin 154 milyar doların üzerinde olacağını söylemesi üzerine yanında bulunan Bakan Nihat Zeybekci, bu rakama zaten ulaşıldığı yönünde uyarıda bulundu.
Yıldırım'ın, "Sen açıkla, ben teferruatları anlamam" diyerek söz verdiği Zeybekci, "Son 12 aylık ihracatımız yüzde 10,7'lik artışla 154,2 milyar dolara halihazırda ulaşmış oldu. Yani orta vadeli programı 2 ay öncesinden yakalamış olduk. Önümüzdeki iki aydaki sağlayacağımız artışları da bunun üzerine ekledik mi ikinci orta vadeli revizyon 156,5'i de böylelikle aşmış olacağız. Yani 12 aylığı şimdiden tutturmuş olacağız." ifadelerini kullandı.
Muhabir: Halil İbrahim Başer, Sefa Mutlu, Çiğdem Alyanak, Hanife Sevinç, Etem Geylan, Güç Gönel,
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.