Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba ve Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan ile birlikte Mersin’de düzenlenen İl Milli Eğitim Müdürleri Toplantısı´na katıldı.

Gelişen ekonomi ve desteklerle birlikte özel sektörün Türkiye´deki eğitim yatırımlarının artığını belirten Yılmaz, "2002´de özel okullardaki öğrenci sayısı 233 bin iken bu yıl 1 milyon 327 bin. Bu yıl 75 bin yeni öğrenciye destek verdik. Toplam 305 bin öğrenciye eğitim, öğretim desteği veriyoruz. Bugüne kadar 520 binin üzerindeki öğrenciye destek vermiş olduk. Bu yıl bin 777 yeni özel okul açıldı. Son 2 yılda açılan özel okul sayısı 2 bin 799. Özel okulun açılışlarına katılıyorum, şu anda da özel okullardaki öğrenci oranı toplam öğrenci oranında yüzde 8 civarında." dedi. Yılmaz, kaliteli eğitim için mutlaka teknolojinin eğitimle buluşturulması gerektiğini aktardı.

Türkiye genelinde 952 bin bilgisayarın okullara ulaştığını, 41 bin 405 okula internet bağlantısı sağladıklarını vurgulayan Yılmaz, 30 bine yakın bilişim teknolojileri sınıfı açıldığını bildirdi. Cumhuriyet tarihinin en büyük eğitim yatırımlarından birisi olan Fatih Projesi´ni başlattıklarını anımsatan Yılmaz, şöyle devam etti: "Bu proje kapsamında 1 milyon 400 binin üzerindeki tablet bilgisayarları öğrencilerimize ve öğretmenlerimize dağıttık. 432 binin üzerindeki akıllı tahtaları hizmete sunduk. Mevzuat eksiklikleri vardı onları giderdik. İhaleye çıktık, teknik bölüm tamamlandı. Önümüzdeki dönemde de inşallah en kısa zamanda ihaleyi tamamlarsak 10 yıllık süre içerisinde daha da genişletilmiş olarak ilkokulları, meslek okullarını da içine alarak özel eğitim okulları da dahil olmak üzere bu projemizi geliştireceğiz. Biliyorsunuz tablet bilgisayar dağıtıyorduk. Kodlama dersini koyduk. 4 ve 5. sınıflardaki teknoloji ve tasarım dersinin içerisinde var. Öğretmenlerimizin ve öğrencilerimizin kodlama dersini pratik olarak da yapabilmeleri için tablet bilgisayar yerine klavyeli bilgisayar verilmesini planlıyoruz. İnşallah gerçekleştiririz."

Yılmaz, eğitimde yapılan başarılı çalışmaların en somut çıktılarından birisinin de okullaşma oranının artması olduğunu belirtti. Zorunluğu eğitimin 12 yıl olarak uygulandığı 2012-2013 yılında net okullaşma yüzde 70 iken bugün yüzde 82´nin üzerine çıkıldığını aktaran Yılmaz, 15 yaş üzeri okuryazar oranının 2002´de yüzde 85.1 iken bugün bu oranın yüzde 96 olduğunu, kalan kısmı da ortadan kaldırmak için okuma yazma seferberliğinin başlatıldığını vurguladı.

Genel okullaşma oranının 2002´de yüzde 62 olduğunu, şimdi yüzde 82´nin üzerine çıkıldığını söyleyen Yılmaz, "Yüksek öğretimde 2002´de kızların okullaşma oranı yüzde 12 iken şimdi yüzde 44. Erkeklerin yüzde 40 ve erkeklerden daha iyi okullaşma oranını kızlarda yakaladık. Önümüzdeki dönemde yatırımlarımıza devam edeceğiz. Okul öncesi eğitimden üniversite dahil olmak üzere... Millî eğitim hizmetleri her vatandaşımızı ilgilendirmektedir. Her hizmet önemlidir ama eğitim geleceğimizi şekillendiren hizmet alanı olduğu için diğerlerinden çok daha önemlidir. Geleceğimiz, huzurumuz eğitim hizmetlerindeki başarıyla mümkündür." diye konuştu.

"Bakanlıkta benim dışımda hiç kimsenin siyaset yapma hakkı yok"

Eğitimin kalitesini yükseltmede en önemli hususun okul yöneticileri, öğretmenler ve il müdürleri olduğunu belirten Yılmaz, şunları kaydetti: "Çalışanlarımıza her fırsatta yakın olmaya özen gösterin. Bu anlamda sık sık okul ve öğretmen odalarını ziyaret edin. Başta öğretmenlerimiz olmak üzere tüm çalışanların kendisine ulaşılan ve görüşülen yöneticileri olmasını özellikle istiyorum. Bu tutum sizlere sorunları yerinde görme ve çözüm üretme fırsatı sağlayacaktır. Öğretmenlerin Türkiye´de dengeli dağılımını çok önemsiyoruz. Yatırımlarımızı günü gününe takip etmenizi istiyorum. Haftalık ilerleme çizelgeleri yapmanızı ve bu konuyla ilgili bakanlığa bilgi vermenizi istiyorum. Değerlerimizi yaşatmada gelenekçi, teknoloji kullanımında da yenilikçi olun. Komşu illerimizin il müdürleriyle bir araya gelin ve iyi uygulamalarınızı paylaşın. Okulların güvenliği önemlidir. Çocuklarımızın her türlü kötü alışkanlıklardan korunması önceliğimizdir. Bu yıl istismar ve madde bağımlılığıyla mücadele öncelik gündemimiz."

Yılmaz, bir bakanlıkta bakan dışında hiç kimsenin siyaset yapmasının doğru olmadığına vurgu yaparak, "Eğer birisi siyaset yapacaksa o da bakandır. Çünkü bir siyasi parti tarafından kurulmuş hükumetin temsilcidir. Millî Eğitim Bakanlığında benim dışımda hiç kimsenin siyaset yapma hakkı yok. Herkes ayrılıp siyaset yapabilir ama bu kamu görevinde olduğunuz sürece siyaset yapmanız kesinlikle doğru değil. Bize emanet edilen geleceğimiz olan evlatlarımızın hiçbirini dışlamadan, ötekileştirmeden hepsini kucaklayacağız. Hükümetimizin ve bakanınız olarak benim anlayışım budur. 81 milyonu kucaklamak zorundayız. Hepsi bizim kardeşimiz, arkadaşımız."